O sâkinin iþvesi mi, mey mi bilmem, câm dolunca Ýþretin ilk kadehinde, câm içinde mey lâl olur. Sonra sâki lütfedip de, peymâne lebler olunca Serhoþ etse de buseler, lezzetleri zülâl olur.
Rayihasý mest ederken sînendeki güllerinin Müptelâyým sohbetine senin tatlý dillerinin. Sen sakýnma, ko dökülsün mey, üstüne ellerinin Dudaklarým seve seve o ellere destmâl olur.
Ve duygular birleþtikçe güzelleþir bu hoþ sohbet Bir âlemde, sâki ile hem dem olmak ne saadet... Mahmurlaþýr da bakýþlar, uzadýkça bu muhabbet Peymâneler þekerlenir, vuslat gibi bir hâl olur.
Hele, bir de, bir nihavent lütfederse hoþ sesinden, Gönül baþka ne ister ki bu ’mutluluk sâkisi’nden... Deste deste gül toplanýr, o gülistan sînesinden Gönül rahþan ve çeraðan yeri gibi mahâl olur...