sen ve ben arasýnda
kuþlarýn ötebildiði þehirde
nasýl üþür ki
insan.
aðaçlarýn dudaðýnda þükretmek
türküsü
anlýyorum en güzel nimetin
kadrini.
kalýn duvarlara
raðmen
sorgusuz kitap gibi
gülmelere ekli
ruh
resmediyorum içini/
içime
dokunduðumda yüreðe
daha büyük gecelere
büyüyorum
ve kanatýnca aklýmý
avuç içlerine dolan
denizi seyrediyorum
sonra
gecede yanýma gelenleri
musluða anlatýyorum
tüm azalarým
gökyüzünü sahiplenmek gibi
iliþik yaþamak
sana
ve bütün çýplaklýðýmý giyip
ayvaz kýyýlara oturunca
elimi tut
camdaki aksim
gölgem
bir de
ben
sahi
neredeyiz biz
her mihnet kabulüm
eksilme
çocuk gibiyim
þaþýrdým kaldým halime/
halim vurunca masala
gün saklandýðý yerden
döndü
demek
geceden sonra sabah oluyor
farkýna vardým
emniyeti olan duyguda
huzur batýyor
tenime
bana bir þeyler anlat