Gel, çevir bakýþlarýný gözbebeklerime;
Hani o, onlarca kez kaybettiðim hercai gözlerini…
Paramparça bir ayrýlýk hediye etmiþtin ya
Alacakaranlýk kuþaðýnda giderken…
Her gidiþin, bakýþlarýndan izler biriktirdi tenimde.
Dalgalar serpilirken ayýn üstüne
Sabahlarý gördüm aydýnlanýrken yüzün.
Gel, çevirme bakýþlarýný benden,
Gözlerinin en koyusunu ört üzerime
Rüzgârýn üflediði bir serinlikte…
Paramparçayým, katran rengi bu akþam.
Küsme! Kim ýsýtýr, kim okþar beni sonra?
Gözyaþlarým akarken bakma öyle!
Çýlgýnlýk sýkýca sarýlmýþ düzene…
Nasýl da büyüttü masallar hepimizi?
Kaç kadýnda sevdin beni?
Kaç yangýndan çýktýn dingin?
Az sessizlik yetiyor ikimize bilirsin.
Sessizliðin gürültüsünü daðýtmaksýzýn sus!
Kumsalý yok bu yalnýzlýðýn,
Acýlarýmýz için limanýmýz yok!
Daha kaç zaman hazanda döküleceksin?
Seni bekleyen bahar yok,
Bu yolun çýkarý hiç yok…
Tutunacak dalý bulamadan uçurum bekler
Yitirdiðini sandýklarýný ve seni…
Gel küsme, içimde büyüttüðüm çilem.
Aðustos sýcaklarý biriksin yüreðine.
Saçlarýn deðerken ürpertsin çýplak omuzlarýmý.
Gel, bu katran karasý gecede ölmemeliyim.
Ýçime çizdiðim nü, dokundukça büyüyen yaram…
Süzülen yelkenlere bak enginlerde
Sarmaþýk kýrmýzý gülleri kokladýkça…
Ya çiçek açtýysa erikler?
Her bahar biraz daha aþýðým;
Güneþli sular gibi gülüyor yüzün.
Adýný söyle dudaklarýndaki tüm çiçeklerin.
Gel, küs gitme böyle.