Mutluluðun resmini tam yapabilmek için;
Ucundan, kenarýndan az tanýnmasý gerek…
Ne yazarsýn hakkýnda tanýnmayan bir hiçin?
Nasýl yapabilirsin, gönüllere girerek…
Kör ne kadar anlatýr gür su þelalesini?
Saðýr nasýl çýkarýr, akan suyun sesini?
Dilsiz nasýl söylesin, mutluluk bestesini?
Böyle resim mi olur, bastonla iz sürerek…
Yanlýþ olmuþ Abidin senin mutluluk resmin!
Dam dersen kevgir gibi, sanki akýyor çeþmin!
Altýna da yakýþmýþ aslýnda ressam ismin;
Görenler konuþuyor, hep görüþ serdederek…
Mutluluðun resmini düzeltmeye çalýþtým!
Ben o görüntülere çok eskiden alýþtým…
Hatta bak, birçok nazik konularda çeliþtim;
Nasýl derim çok doðru, hep o resmi görerek…
Çile çekmek ne zaman mutluluktan sayýldý?
Hazana çok var ama göðe hüzün yayýldý…
Tabloyu görenlerin hepsi düþüp bayýldý!
Fýrçaný tanýyanlar, geçti göðüs gererek…
Mutluluðun resmini, ancak yaþayan bilir!
Gönül gözü açýksa, yakýþan rengi bulur!
O resmi yapabilen, gerçekten mutlu olur;
Kelebek kanadýyla boyar gönül vererek…
Karaman-2016/08
Halil Þakir Taþçýoðlu
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.