gün geldi bizimde üç evlek yerimiz oldu Çamýrlýkta üç metrelik bir kuyu kazdýk, tarlanýn bir köþesine su çekerdik ipli, dibi delik kovayla karýklardaki bübere, bostana, firenge, pýransa, badýlcan, bamya ve termiyeye
karafatma, danaburnu kýrkardý olmadý hasanböcük yumurtlardý, ya kýrmýzý böcekler, ya picamalý ya da yavsýk sarardý olmadý basýra, þire basardý
bi seneler de kýlkurt yedi bitirdi daðý taþý çalýlarýn dalýný-budaðýný komadý teyyareyinen ilaþladýlar da havadan çok önceleride sýrt pompalarýyla korunduk sýtmadan
“-yýlýn-yýlý sebzelikte; marýllar yaz sýcaðýnda acýr, sütlenirdi bostanlarýn, keleklerin þekli-þemali bozuk pelesenkten kelle baðlayan sovanlarý köstü çekerdi hele hele çaysovanýna aman vermezdi
üç boðumuna kadak toprak hüðdüðümüz mekkeler porsuðun nasibi kelemlerimiz hiç dürülmedi susuzluktan gurudu ðetdi harýmlardaki göðeri
börtü-böcüðe hoyuk da kar etmedi üzümleri guþ diderdi , koruk -moruk demezdi zaten salkýmlar bi-iki çitimli ”
“-narasýn payamlar-erikler çiçeklendi kedi guyruðu gibi bi dolu, bi gabayel ne var ne yoðusa aldý ðetdi
omca birbirine keyip galýyo emme azdýmý nedir bu yýl gene ma(h)sýl vermedi heba oldu emekler evdekinner ne yeycekler gakar-dutar aþýn yanna ordan bi hoþaf ederdik de(ðil)mi”
arpalýkda erken gelir ekinler kara arpa baþþaðýný kuþ dider arpalýktan ovaya taþýrdýk hoyuðu aðaçlar arasýna gerilirdi, kestel ipi nayet kestel ipinde laylomlar da uçuþdu
saksaðaný, alafalaðý , serçesi, sýðýrcýðý, takgalýðuþu görmezden gelirler bunca oyunu aðzýmýzýn önünde tavsýdýrdý gözümüzden sakýndýðýmýz günyaðsalayaný, elmayý, eriði, göðarmudu
DÝPNOTLAR
göðeri : biber, salatalýk, domates termiye : akgilik de denilen kýþlýk-eðlencelik, nohuta benzer, suda uzun süre bekletilerek çið yenir. termiye danaburnu: karafatma, danaburnu: zararlý böcekler hasanböcük: uðurböceði yavsýk: kene, sakýrga.................... yavsýk sarmak: hertarafýný kene kaplamak teyyare: uçak pompa: pulvarizatör yýlýn-yýlý: yýllardýr pelesenk: arpacýk, göver, soðan tohumundan elde edilen soðancýk, pelesenk ekilerek ertesi yýl soðan olur, o da dikilince ertesi yýl acýsýz sofralýk soðan olur, ertesi yýl tohuma durur. köstü: köstebek (köstü köpeði de denirdi) soðan (tohumundan ekilir o yýl pelesenk olur, ikinci yýl pelesenkten soðan olur, acýdýr, yemeklik olarak kullanýlýr) ertesi yýl soðan tekrar dikilerek elde edilen çaysoðaný sulu ve acýsýz olur, yemeklerin yanýnda çið (sövüþ) olarak yenir. mekke: mýsýr kelem: lahana göðeri: göver, göðerti, yeþillik, sebzelik börtü-böcek: kuþlar ve böcekler ditmek /didaklamak : gagalamak yün ditmek: kabartmak didiklemek: baþýnýn etini yemek, et ditmek: küçük parçalara ayýrmak, lime lime etmek, inceltmek koruk: ham, olgunlaþmamýþ, tatlanmamýþ çitim: salkýmýn birkaç taneli böümü narasýn: nerde, hayýflanma belirtir. Hayýflanma: horsasýný, öcünü alamamaýþlýk Omca/omça: bað/asma kütüðü/aðacý birbirine giymek: özellikle aðaçlarýn birbirlerinin içine kadar sokulmasý azmak: bitkilerin olanca gücünü büyümeye vererek meyveye durmamasý alalamak : ordan-burdan alarak ahengi bozmak hoyuk: korkuluk kestel: halý direzisinden artan pamuk ipliði direzi: çözgü, dokunacak halý için tezgaha gerilen pamuk iplik. alafalak: ibibik
Sosyal Medyada Paylaşın:
İbrahim Çelikli. Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.