'kanlar ve kanlar'

Seni Roma mezarýna gömsünler.
Ey çile! Yüzünde maraz alameti, benimsin artýk, benimle geliyorsun,
aklýndan çýkmýyorum.
En bitkin oluþunu bana sal
Gecelerini gündüz yapacaðým
Kýþýný yaz

Doðruluðun adaletinde ikilem olmaz, sýðýn kollarýma
Sýmsýký düþelim biz
Göðün doðusu batýsý olmaz
Ben bir adam seviyorum düþtü mü ayaða kalkan
Ve bir kadýn, Zeynep gibi dürüst, sesi ney olan
Bir kadýn, sarýldý mý gönlü huzura kavuþturabilen
Ey sevgili arkadaþým, çilem, merhabam
Aynalarý kýrýp özüne iþleyen demir pas tutmaz aðlarsak
Kalbimiz yangýnlarla yeþerecek
Sen avuçlarýný sakýnma rabbinden
Dileðin Trablusgarp sýzýsý gibi diriltsin incecik bileklerini
Korkuyla bakma geleceðin düþlerine


Pejmürdedir tanklar, paletler Ömer tahtýnda
Kelam edelim, eteklerini sal
Adamsýn, bir vatan daha karanlýklardan geçer de adýna tarih yazarlar
Kadýnsýn, gözlerin öyle ürkek durmasýn, yüzün cennet sedasý
Çýkýn topraðýnýzdan
Aziz babýn dehþetli girdaplarýnda
Tutunun göðe, göðe elleriniz sýðmayabilir
Yemin ederken, çekirgelerin zikrinde rüzgar ulaktýr duyana
Su’ya
Lema’ya
Kâinat’ta zerre kula.

Tahribatýna yüzün süreyim
Ayaklarýndan, garbýna muhabbetli mesaj
Reçetelerin sevminde tahrik ederlerse,
Dön öz acýna

Seni acýnla sarsýn toprak
Koþsun, susamaz o deli kýrat
Sosyal Medyada Paylaşın: