- 1598 Okunma
- 11 Yorum
- 0 Beğeni
Leyla’nın Dramı (3)
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
Genç kadının hayatında fırtınalar dinmek bilmiyordu, tüm zor şartlara rağmen çocukları için direniyordu.
Yapması gereken en önemli şey, boşanma konusunu kavgasız ve sükûnet içinde eşine anlatıp onu ikna etmekti, bunu nasıl yapacağını bilmiyordu. Genç kadın çok karalıydı kimseler onu bu kararından vazgeçiremeyecekti. Yorgun ve yaralıydı bir an önce tüm olumsuzluklardan kurtulup sakin bir hayat sürdürmek istiyordu…
Uzun bir süre; her şeyi en ince detayına kadar düşündü ve bu kararını çok sevdiği anne bildiği ablasına anlatıp onayını aldı.
Leyla’ya düşen en önemli şey; almış olduğu bu zor kararın arkasında dimdik durup, boşanma konusunu eşine açmak olacaktı. Endişeli ve tedirgindi, bunu eşine nasıl anlatacağını bilmiyordu. Sonunda uygun bir anına denk getirip eşine ayrılmak istediğini söyledi. Adam çok şaşkındı önce afalladı ve bir süre suskun kaldı. Belki de hayatında, aklından geçiremediği tek şey, günün birinde eşinin karşısına dikilip boşanmak istediğini söylemekti.
Bu durumu öğrenen adam; birkaç gün içmeden eve erken saatlerde geldi, ama beraber takıldığı arkadaşları rahat vermiyorlardı. Hiç bir şey olmamış gibi davranıyor, bazı olumsuzlukları düzeltmeye çalışıyordu, artık faydasızdı bu saatten sonra Leyla için dönüş yoktu kırılıp, incinmiş yerle yeksan olmuştu.
Genç kadın çok düşündü nasıl yapacağım derken; aklına okuldan arkadaşı avukat Seher geldi. Hemen telefona sarıldı bir hal hatırdan sonra, olup biteni en ince ayrıntısına kadar arkadaşına anlattı. Seher’in varlığı Leyla’ya güç vermişti, arkadaşı elinden gelen her şeyi yapacağına söz verip davayı üstüne aldı, hemen dilekçeler yazılıp savcılığa verildi…
Bu süreç içerisinde adam, her şeyi unutmuş gibiydi, yine eski hayatına dönmüş, üstünde duramayacak kadar alkol alıp sorun çıkarmak için elinden geleni yapıyordu. Genç kadın artık eşinin yaptıklarını görmezden geliyor, umursamamaya çalışıyordu. Kimse artık onu yolundan caydıramazdı, vermiş olduğu doğru karar sonuçunda bir nebze de olsada rahatlamıştı. Artık düşünmesi gerektiği, onu bekleyen yeni bir hayat vardı. Endişeli ama bir o kadar da kendine güveni tamdı.
Onca olumsuzluklar yaşadım, bununda üstesinden gelirim diye düşündü, tam güçlü olma zamanı, başarmalıyım dedi kendi kendine! Bu cehennemden bir an önce kurtulmalıyım yoksa kötü şeyler olacak ya; o beni öldürecek ya da, ben elimi kana bulayacam!
Sancılı bir bekleyişten sonra nihayetinde beklenen gün gelip çattı. Sabah mahkemeye çıkacaklardı. Leyla’nın yüreği sanki yerinden çıkıp boğazına oturmuştu. Ya eşim gelmezse, dava ertelenirse diye endişelenip, kaygılanıyordu!
Düşündüğü gibi olmadı adam da, artık bu işin olmayacağını, evliliğinin çoktan bittiğini idrak etmiş olacak ki, hiç sorun çıkarmadan mahkeme salonunda yerini almıştı. Boşanma kararından sonra hâkimden söz istedi; eşine ve çocuklarına yapmış olduğu haksızlıklar için pişmanlık duyduğunu, bunun için çok geç kaldığını ifade ederek herkesin önünde eşinden özür dileyip, onu çok sevdiğini söyledi. Genç kadın hüzün ve mutluluğu aynı anda yaşıyor, karmaşık duygularda savruluyordu.
Leyla eşini son kez mahkemede gördü, bir daha onu görmek ve görüşmek istemediği için ani bir kararla, boşanmadan on beş gün sonra, başka bir şehre taşındı. Uzun yıllar yaşadığı yeri ve dostlarını terk etmek zor olsa da, bunu çocukları ve kendi huzuru için yaptı.
Şimdi iki yavrusuyla huzur dolu bir hayat sürüyor, sessiz ve sakin bir ilçede hayatını idame ediyor. Büyük kızı iyi bir işe girip çalıştı, küçüğü ise üniversiteyi kazandı uzak bir şehirde okuyor.
Zor günler geçirmesine rağmen inancı ve güçlü iradesiyle kendi yaralarını sarmayı öğrendi, tüm varlılğıyla kendini yavrularına adadı. Kızlarıyla çok mutlu, çevresi tarafından hemen benimsendi, sevgi dolu yüreğiyle çarçabuk güzel dostlar ve komşular edindi. İnsanlarla çabuk kaynaştı, sıcaklığı ve güler yüzüyle yürekleri kazandı.
Leyla; her gün el açıp Allah’a dualar ediyor, beni kurtaran yüce Rabbim benim gibi zor durumda olan bayanlarıda kurtur diyordu. Çünkü o bütün yaşanmamış düşlerini alkol denen zaafa kurban vermişti. Şimdi hayatın en kıyısından, ortalarına emin adımlarla yol alıyordu.
Bir gün; umudun tekrar gecenin koynundan çıkacağını biliyor ve sabırsızlıkla o anı bekliyordu...
ASMEROZ-62
GÜLŞEN POLAT//
____________ Yaşanmış bir hayat hikayesinden aldığım bazı kesitlerle yola çıkarak, yazmış olduğum hikaye’yi günün yazısı olarak seçen seçki kuruluna, okuyup, yorum bırakan tüm gönül dostlarıma sonsuz teşekkürler...
YORUMLAR
Sevgili arkadaşım yazını okuyup geçemedim baktım ki bir, iki, üç serileri var en başa dönüp okudum beni af et kaçırdığım için, inan ki canım yazmış olduğun bu üzücü hikayeyi şu an da yaşayan kaç kadın vardır içler acısı.. çaresizlik içinde ne yapacağını bilemeyen ya da eşleri tarafından sürekli tehdit alıp boşanmasına dahi izin verilmeyen. Leyla'nın dramı bu tür yaşanmışlıklara örnek olmalı yürümeyen evlilikler bitmeli yoksa çocuklara zarar veriyor.. günün yazısı seçilen yazınızı en içten dileklerimle kutlarım başarılar diliyorum canım sevgimlesin..
Baştan Sona Okudum Ve Ne Garıptırkı Ben Bu Leylayı Tanıyorum.. Bazen Dıyorum Hayat Tesadüfmudur Tevafukmudur Diye.. Hıkayede Yer Alan Konuya Genel Acıdan Baklırsa Bız Insanız Ve Hersey Bızler Icın Hayatta Suretı Leyla Olupta Adı Belırsız Nıcelerıne Sabır Ve Yardım Dilerim. Devamını Merak Icınde Beklıyorum... Emeginize Ve Yüreginize Saglık.
Saygıdeğer hanımefendi, Leyla'nın dramı yazı dizinizin 3. sünü bir çırpıda okudum.Burada, ülkemin acı gerçeklerinin başta gelenini gördüm,burada alkolü adamlık sayıp adam olmamaya çalışmayı gördüm,burada milyorlarca Annem, eşim, sevgilim, kızım Leylayı gördüm.
Değerli dostum,en önemlisi; dağ gibi bir yüreğe sahip bir Leyla'yı gördüm.İnşallah ömrünün geriye kalan sürecinde hep mutlu yaşasın hikayeninizin kahramanı, kahraman yürekli hanımefendi.
Yüreğinizin sesi kaleminiz, şiirlerinizde olduğu gibi makalede de harika yazıyor, iyiki varsınız, iyi ki, yazıyorsunuz.Hep var olunuz değerli kaleminizle beraber.Sevgi, saygı, selamlarımla.