- 473 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Hipnoz
Hipnoz
“Hipnoz Psikoloji’ye göre, telkine yatkınlık gösteren bir tür yapay uyku veya uyku-uyanıklık arası haldir. Terimi ilk kullanan, Yunan mitolojisindeki uyku ilahının adından (Χυπνος) esinlenen İskoç hekim S. James Braid’dir (1795-1860).” Vikipedi
Hipnoz altındaki insanların esnemediğini duymuştum; Öyle ise esneyebilenlerin hipnoz altında olmadığını düşünebiliriz! Esnemeyi hoş görmemek de hipnoz altında olmamayı hoş görmek gibi düşünülebilir. Yani tesir altında olarak, yapay bir huzur için hipnozu seçmek gibi…
Bazen şöyle düşünürüm; insanlar arasında tekamülünü tamamlayıp üst boyutlara yerleşenler derecelerine göre “İlah” gibi mi oluyorlar? Alt boyutlardakileri (bir kişiden başlayıp büyük kitleleri) hipnoz ederek onlara bildiriler yollayıp ilahlığının tadını mı çıkarıyorlar? Alt boyutu tarla gibi ekip mahsul mü alıyorlar? Alt boyuta verdikleri emirlerle o boyutun potansiyelini de kullanarak yükselmeyi mi amaçlıyorlar? Bunlar sadece düşüncelerim…
Kumandanın askerlerine manevra yaptırması ve askerlerin potansiyelini tek elden kullanması itaate bağlıdır. Askerlikte ilk ders emre itaattir, yoksa başarı mümkün değil! Kontrolsüz güç, güç değildir! Bu nedenle anarşistler hiçbir konuda başarılı olamaz. İtaat denen şeyi bilmezler! Bunun kişisel gelişime faydası olabilir ama toplumsal sıkıntısı da olur. Denge önemlidir. Sadece slogan üreterek, bozup, tahrip ederek maksatlarına ulaşacaklarını sanırlar ve asla başaramazlar. Bu nedenle iç itaati sağlamış olan kapitalist ve dinciler karşısında asla tutunamazlar!
Yükselmiş ruhların alt boyutu hipnotize ederek kullandıklarını düşünüyorum. Kullanılan araçlar çok çeşitli burç tesirinden tutun dinsel tesire kadar, hatta dinsiz olan bir çok öğretiyi de aynı yükselmişler yaptırıyor diye düşünüyorum! Yükselmiş ruhların tamamının cici olmama ihtimalini de düşünürüm!
Eski Roma da “Tanrılar kan , kurban istiyor” bahanesiyle gladyatörleri dövüştürenlerin kutsal kılıfına dikkat edin. Hala günümüzde uzantısı devam ediyor. Güya kana susamış ilahlarına kan, kurban rüşvet veriyorlar! Bu “Kurban” konusunu siyasiler de kullanabilir. Toplumun sevmediği, tiksindiği kişileri kurban ederek sempati toplarlar, hatta putları yıkmak da öyle tesir eder, sanat eserlerini bile yıkarak bu amaç sağlanır. Bu bir nevi “Hipnoz” kullanmak gibidir. Yüzyıllarca hazırlanmış düşüncelere ayna olmak…
Hipnoz için çok kapsamlı öğretiler ( dinsel, ideolojik, felsefi, geleneksel) ve yüzyıllarca akıllara kazınmış inançlar kullanılabilir! Görünmeyen ilahların tesirini ve onlara itaati bu yolla sağlamak mümkün.
Son tahlilde; hipnoz ile insanları yöneten, potansiyellerini kullananlar bir çeşit “İlah” oluyorlar! Potansiyellerini kullandıranlar ise o ilahları daha fazla yüceltip, kendileri zelil kullar olarak küçük menfaatlerini kovalayan zavallıları oynar! Kendileri “İlah” olacaklarına başkasını “İlah” kabul eder! Şirk yaparken dahi kolayına kaçarlar! Ben mi? Ben hiçbir “İlah” kabul etmem. “La ilahe illallah” (ilah yok Allah var) derim.
Selametle;
Ahmet Bektaş
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.