Bakış Aşısı
![Bakış Aşısı](https://i.edebiyatdefteri.com/resim/resimli_yazi/buyuk/99824.jpg)
Der ki şair “ Aşk fürreti müşkül ise de ferman yekzei min alamet iskat edüşür amma kalb falasfalavayi müstesna”
Ne güzel anlatır büyük üstad “Belanî” aşk’ı;
“Hissiyati mücemmemelati keşefeşterekim lakin kücenmaniyem salavestim per mestanim ki aşk; hususen apüşü zamki cimbilüsemkervane dürrei bücüş bücüş” ,işte aşk üstadın kelimeleriyle böyle anlatılabilirdi ancak.
Belanî aşk dediğimzde “ Dâhilen permensadecani kavaş ol dem hava ol dem maya anu aşk gül destei srıyem, sem verene dem veres” anlaşılmakta olduğunu söyler.
Belanî ve Ben-i Namî aşk içün “ Aşk bir hal-ü savacübdür ne hayati cüküşüm ne kırbini züzüşüm şişei kırdalavi der ayn” anlayışının en güzel temsilcileridir.
Ben-i Namî “ Sidıkîyem gul der sap maşuku seyyare, Ol feri canseli ol aruzu okay en keşisem kümeste-i tayyare” derken hakikat aşkı ne muhteşem ifade etmektedir.
Belanî sözü alınca yine Farisi lisan ile “ Bayaz pendür bengozai der mikonet bagerem ki rengi cen ser kavunem bes nece” dedi gözleri mumdaki ışığa kilitlenmiş vaziyette.
“ Kamai küncerengi fedaisen cedestani öşüküm , vöcükjen farcaj mejiskim ez berdanai döküş mesanei köşebendengerzaman” ile devam etti söze.
Ben-i Namî Belanî’ye cevab verdi “ Ne isterem keşkeşi bayazi pendürüm ne azüğüm ol desem kavüş hem derdiyye kebeş la min ahyani süttüret “ dedi ve içini çekerek ateşin başına doğru yürüdü.
Belanî elerini havaya kaldırıp “ Ey sebebi nakküşümü zir behen talaşiyen bade masve nur döfen güt ayhane na bendeni süttürem , ki ol hamid neşettürü kalçadan” diyerek titredi ve olduğu yere yığıldı.
Ben-i Namî “ Ziine berdeş sen ahmakü dötüleş, iç bi ufak ol kerimdeşem jek”
“Zer âdemi şerbetlesek ni fayda, göm de gitsün baksun ne vardür ayda” diyen Belanî ‘ye Ben-i Namî “ Yok sebebün ise derdi cigala , çek bi nefes kim olursa helada, fekat zordur bilesun ki Yasurun,varsa bülbül kadar dötte basürün”
-Sami abi bu ikisi hakkaten Divan şairi mi abi?
- Valla kardeş ben de tüpçünün yalancısıyım. Bana da o dedi.
-Abi valla bunlar sarhoş ya!
-Yok ya
-He bak..bak abi kavga ediyolar yine.
“-Lennn seninnn belani skymmm laaaaaa
-Baa mı didin..baa mi didindü…lan senin ebenin …mi “?
-Abı ya bunlar sövüyo…
-Bi kere de yazdık abi aaaa.
-Yaktın beni Sami abim yaa.
-Oğlum sen yanmasan ben yanmasam nası çıkar bu i..neler aydınlığa.
-Kusura bakmayın burada kestirmek zorunda kalıyorum yazıyı…
-Abi yaaa
YORUMLAR
![avatar](https://i.edebiyatdefteri.com/resim/ufak/18946.gif)
cesur kalem....... her türü sevdirecek kadar güzel yazar....sağol erolabi
![erolabi](https://i.edebiyatdefteri.com/resim/ufak/55657.gif)
erolabi
valla kafama göre takılıyorum.
Ellerinden öper,saygılar sunarım.
![erolabi](https://i.edebiyatdefteri.com/resim/ufak/55657.gif)
erolabi
Sağol Selim gardaş.
![avatar](https://i.edebiyatdefteri.com/resim/ufak/85901.gif)
Sami Abi Diyor ki.
Bu divan edebiyatı değildir. Divan üstünde yapılan bir edebiyat belki olabilir ama divan-ı hümayunda böyle edebiyat yapılmaz.. Yapmaya kalkanı da oyarlar.
Bkz. Tevarih-i Müluk-u Aliosman---Müellifi: Kamil Paşazade Sami Efendi.
Selam ve sevgilerimle.
![erolabi](https://i.edebiyatdefteri.com/resim/ufak/55657.gif)
erolabi
Aynen katılıyorum hocam...
Oyma kitabı mı o tevahir-i Müluk..
Öyle çağrıştırdı da..
Saygı ile.
![sami biberoğulları](https://i.edebiyatdefteri.com/resim/ufak/85901.gif)
sami biberoğulları
Selam ve sevgilerimle.