- 563 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
ve Aşk Geldi.
O akşam biteceğini anlamıştım herşeyin. Başlangıcın sonu olacağını... Hatta düşünüyorum da yaşamın da son bulacağına inanmıştım.
Her kelimenin üstüne hüzünlü düşüyordun konuşurken. Beni kırmayan bir etki bıraktı kelimelerin, uyuşturucu gibi. Öyle ki, "Neden?" diye soramadım. Birkaç damla gözyaşı yetişmişti imdadıma. Ağladığımı dudağım ıslanana kadar anlamamıştım. Sen de anlayamamıştın hıçkırıklara boğulana dek. Neden kaybettik ki biz bu aşkı? Neden bize şimdi armağan gibi gözyaşları sunuluyor?
Bana baktığında ne cevap vereceğimi bilmiyordum. Boğazımda her türlü dugunun birbirine çöpleşmiş düğümü vardı. Söyleyemedim...
Gözlerimde, sadece mutluluğun resminin hayalime bakışı kaldı. Bir de ateşli gecelerim de adını sayıklamalarım. Hayalim, gözlerimin içine bakıyordu. Başlangıcın sonu oluyordu: İki damla göz yaşı ya da birazcık daha fazlası...
Sonra sebebini bilmediğim yerlere sürüklüyordu aklım beni. Gece yarısı parktaki bir banka mesela. Ve şiir yazıp ağlamak geliyordu içimden, hiç olmadığı kadar. Çünkü hiç böyle olmamıştı alıştığım duygular ve aşkı tanıyacağımı zannetmiş, sana inanmıştım. Yıllar yılı tanımına inandığım aşk haksız çıkartıyordu beni. Belki de en büyük özelliği ve değişimi buydu aşkın. Aşk sendin.
Ve aşk olduğu gibi yazılmalıydı; yani sen olmadan olmuyordu ve olmamalıydı. Aşk geldi ve hıçkırıklarla gitti, gidenin ardı sıra.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.