- 1034 Okunma
- 3 Yorum
- 0 Beğeni
NE ZAMAN YÜZÜNE BAKSAM VİCDAN'IM SIZLIYOR
NE ZAMAN YÜZÜNE BAKSAM VİCDAN’IM SIZLIYOR .
Sefer amca,heyecandan sabaha kadar uyuyamamıştı. İki saat sonra böbrek nakli için-
ameliyat olacaktı.Gülay hemşire gelip tansiyonunu ölçtü. Gülümseyerek konuştu.
……. Maşallah turp gibisin sefer amca, ameliyattan korkuyormusun yoksa ?
……. Korkmuyorum kızım,yaşım yetmiş , işim bitmiş. Şurda ağrılarla, sızılarla geçecek kaç-
günlük ömrüm kaldı’ki. Hiç ameliyat olmasam da olur ama, oğlum Seyid çok israr ediyor-
Dayanamadım kabul ettim.
……. Oğlunuzla tanıştım sefer amca, çok iyi yetiştirmişsiniz. Allah bağışlasın, Allah herkese-
Oğlunuz gibi hayırlı evlat versin.
……. Sağolasın kızım, o kendi kendini yetiştirdi, Benim ona fazla bir katkım olmadı.
……. Bravo vallahi oğlunuza, bakın beş çocuğunuz varmış, sizinle tek ilgilenen bu oğlunuz.
Diğer çocuklarınız, fazla umursamaz görünüyorlar.
……. Ne yapsınlar kızım, her biri başka bir şehirde, iş, güç çoluk çocuk, işleri başlarından aşkın.
sağ olsunlar, telefon açıp hatırımı soruyorlar.
…….. Öyle deme sefer amca, daha iki gün önce, çocuklarımın içinde beni seven , benimle –
İlgilenen en hayırlı , en merhametli evladım ,küçük oğlum Seyid demiyormuydun?
Şimdi ötekileri savunuyorsun. Bak oğlun seni memleketten buraya istanbula getirtti-
Böbreğinin birini sana verecek, her türlü işlerinle ilgileniyor. Böyle bir evlada sahip-
olduğun için çok şanslısın Sefer amca. Neyse ben gidiyorum, birazdan doktor gelir-
bir isteğin varmı?
…….. Sağol kızım, bir haftadır buradayım, çok ilgilendin,Allah senden razı olsun.Hakını helal-
et kızım.
…….. Helal olsun sefer amca, bu bizim vazifemiz. Sen merak etme yetmiş bir yaşında-
olmana rağmen elli yaşındakiler kadar, bünyen kuvvetli. Allahın izniyle, seni buradan-
sapa sağlam taburcu edeceğiz.
…….. sağol kızım, Allah seni sevdiklerine, ailene bağışlasın. Şu güler yüzün, tatlı dilin-
moralimi yükseltiyor.
…….. Sen’de sağol Sefer amca, birazdan tekrar görüşürüz sefer amca, diğer hastalar beni-
bekliyor.
Gülay hemşire, odadan çıkıp gitti.
Sefer amca, tek kişilik oda^da yatıyordu.Sağ olsun, oğlu Seyid hastanesinden-
doktoruna, yatacağı odasına,hatta hemşiresine ,hasta bakıcısına kadar her şeyi-
en ince ayrıntısına kadar . ayarlamıştı. Sefer amca yüzünü pencereye doğru çevirdi.
sadece gökyüzünü görebiliyordu. Masmavi gök yüzünde bir tek bulut görünmüyordu.
Eski günler geldi aklına, yaşadıkları sanki bir film şeridi gibi geçiyordu gözlerinin önünden.
Çok güzel bir evliliği vardı. Ta ki, eşi beşinci çocuğu seyid’e hamile kalıncaya kadar.
İki kız.iki erkek evlatları vardı . başka çocuk istemiyorlardı ama, eşi beşinciye hamileyim--
deyince, evde her gün bir olay yaşanmıştı. Sefer amca aldıralım demişti ama, rahmetli eşi-
bir türlü razı olmamıştı. Seyid’doğana kadar hep hastalıklarla boğuşmuştu. Zaten seyid –
doğduktan üç sene sonra eşi vefat etmişti. Sefer amca ,çocukları analık elinde büyümesin-
diye evlenmemiş. Onlar evlenip yuva kurana kadar elinden geleni fazlasıyla yapmıştı.
Eşi öldüğünde ,en büyük kızı on üç yaşındaydı. Bir abla olarak kardeşlerini o büyütmüş-
evin her işiyle o ilgilenmişti.Seyid daha iki yaşındayken,bir muayene sonucu kalbinin-
delik olduğu tesbit edilmişti. Seyid doğduğunda,çok zayıf sıska bir bebekti ,her zaman ağlar-
geceleri ise ne uyur ne uyuturdu. Sefer amca zaten bu bebeğin doğmasını istememişti.
Bir keresinde, çok ağlıyor diye, seyidi tutup yatağın uzerine fırlatmıştı. Seyid’in ölmesi için çok-
defa Allah’a dua etmişti. Rahmetli eşi kendisine çok kızar , bu da senin evladın, neden bunu-
ötekilerden ayırıyorsun, böyle yapma Allah’ın gücüne gider derdi. Nedense seyid’e bir türlü kanı-
kaynamamıştı. Çok şükür, küçük lokantasının sayesinde, çocuklarını kimseye muhtaç etmeden –
büyütüp okutmuş, hepsini’de evlendirmişti. Çocuklarına yük olmamak için, huzurevine yerleşmişti.
Huzurevinde çok güzel dostluklar kurmuş, huzurevinin ortamına alışmıştı.
Kapının açılması üzerine , daldığı düşüncelerden sıyrıldı. Gelen kendisini ameliyat edecek-
prof. Dr ‘du. Doktor güler yüzle selam verdi.
……… Merhaba sefer amca, çok iyi görünüyorsun. İyimisin?
……… Sağolun doktor bey, iyiyim.
……… Bir saat sonra ameliyata gireceksin sefer amca, hazırmısın.
Sefer amca , gözlerini doktora dikti, biraz üzgün görünüyordu.
……… Doktor bey, henüz vakit varken, ameliyat olmasam olurmu?
……… Sen bilirsin sefer amca, o kadar hazırlık yapıldı, oğlun böbreğini veriyor. Bir saat sonra-
Ameliyat olup sağlığına kavuşacaksın, ameliyat olmak için böbrek bekleyen binlerce hasta sıra-
bekliyor sen vazgeçmeyi düşünüyorsun. Beni dinle sefer amca ameliyatını ol. Haftada üç defa –
diyaliz makinesine girip kanını temizletmek daha mı hoşuna gidiyor?
Sefer amca ,diyaliz makinesine her bağlandığında, ne kadar acı çektiğini biliyordu. Haftada üç –
defa diyalize bağlanmaktan bıkıp usanmıştı.
……… Şeyy! Doktor bey , oğlum daha genç sayılır, tek böbrekle ne kadar yaşar, ya tek böbreği’nede-
bir şey olursa?
……… Merak etme sefer amca, bir şey olmaz, olsa bile , ona’da bir böbrek bulunur, Allah’tan ümit –
kesilmez. Bak oğlun ,gelinin, torunun. Dışarıda seninle konuşmak için bekliyorlar, onlar seni-
böyle üzgün görmesinler. Ben şimdi gidiyorum , kendini biraz topla, ameliyathanede görüşürüz..
Doktor dışarı çıkar çıkmaz , içeriye oğlu seyid,gelini suna, torunu yavuz girdiler..
Seyid babasının yüzündeki ifadeden, bir sıkıntısı olduğunu anlamıştı. Babasının elini öptü-
………. Benimde senin gibi, gidip ameliyat için hazırlanmak gerek baba, son kez helalleşelim.
Hakkını helal et baba.
………. Helal olsun seyidim, sana gereken babalığı, layıkıyla yapamadım.
………. Daha ne yapacaksın baba. Bizi büyütüp okuttun,evlendirdin, kendini feda ettin evlenmedin.
Aslında ameliyattan sonra, helal süt emmiş biriyle seni evlendirelim baba. Sana bir hayat –
Arkadaşı lazım.
………. Bu yaştan sonra bana bir hasta bakıcı lazım oğlum.
………. Her zaman olduğu gibi, espiri yapmadan duramıyorsun baba. Biz sunayla konuşup bir-
Karara vardık, ameliyattan sonra huzur evine dönme bizimle kal.
Seyid’in eşi kocasına destek vererek sözünü tamamladı.
Çok memnun oluruz baba, evde bir büyüğümüz olursa. Daha mutlu oluruz.
Sefer amca torunu yavuza baktı.
………. Nasılsın yavuz, derslerin nasıl?
……… Çok iyi dede, bir ay sonra okul bitiyor. Sonra kısmet olursa askere gideceğim.
Seyid sorusuna karşılık alamayınca tekrar sordu.
……… Baba soruma cevap vermedin, bizde kalmak istemiyormusun?
Sefer amca seyid’in sevgi dolu güzel yüzüne baktı, birkaç defa yutkundu.
Oğlum sen daha doğmadan ben senin doğmanı istememiştim,hastalandığın dönemlerde-
ölmen için allah’a dua etmiştim, Allah’a seni bize verdiği için kaç kez isyan etmiştim nasıl-
diyebilirdi.düşündüklerini asla söyleyemezdi. Ama Allah her şeyi biliyordu..Oğlunun-
yüzüne baktıkça eski düşünceleri aklına geliyor, oğlundan utanıyordu. Allah kendisini-
oğlu seyid’le terbiye ediyordu. Allaha isyan ettiği, ağlamasından bıkıp yatağa fırlattığı-
diğer evlatlarına gösterdiği sevgi ve şevkatin onda birini seyid’e göstermesine rağmen-
seyid bir kere olsun, babasına sitem etmemişti. Göz pınarları doldu , ağlamamak için –
kendini güç tutuyor büyük çaba harcıyordu.
……….. Neyin var baba, neden üzülüyorsun. Yoksa ameliyattan’mı korkuyorsun.
Sefer amca kendini toparlamağa çalıştı.
,,,,,,,,,,,, Sen bana bakma oğlum, yaşlılık işte, insan yaşlanınca, biraz daha çekilmez oluyor işte.
………. Böyle söyleme baba, senin bize hiç ağırlığın olmadı’ki. Hadi fazla vaktimiz kalmadı, bende –
Gidip ameliyat için hazırlanayım.
Seyid ,eşi ve oğlu, sefer amcanın elini öpüp helallik alarak odadan dışarıya çıktılar.
Sefer amca daha fazla kendini tutamadı gözlerinden aşağıya doğru yaşlar, süzülmeğe-
başladı.
………. Allah’ım sen günahlarımı bağışla, senin bana bağışlamış olduğun oğlumu, seyid’imi-
Beğenmedim dünya’ya gelmesini istemedim, sana isyan ettim.Şimdi oğlumun böbreğiyle-
Yaşam mücadelesi vereceğim. Onu diğer evlatlarımdan farklı tuttum,onlara gösterdiğim-
gibi seyid’ime gerçek sevgimi göstermedim. Sever gibi görünsemde, hep yapmacık-
davrandım. Oğlumun yüzüne her bakışta vicdan azabı çekiyorum, bu vicdan azabı ölene-
kadar benimle birlikte yüreğimi hep yakacak. Sana sitem ettim, sana isyan ettim, çok –
pişmanım.Benim istemediğim evladım en hayırlısıymış meğer. Allahım, sen Seyidime ve –
ailesine, tüm sevdiklerine, sağlıklı uzun ömürler ver. Onların her türlü işlerini kolaylaştır.
Oda kapısının açılmasıyle duasını yarım bıraktı. Gelen Gülay hemşire’ydi.
………. Gitme vakti geldi sefer amca, seni bekliyorlar. Aaa!! Niye ağlıyorsun sefer amca ne oldu-
, birisi kötü bir şey mi söyledi yoksa?
………. Yok kızım, kimse bir şey söylemedi. Vicdan azabı öyle büyük bir acı ‘ki, hele oğlunun –
Yüzüne her baktığında, öyle bir acı veriyorki, dayanmak çok zor.
……… Ne oldu’ki sefer amca?
………. Senin kaç çocuğun var kızım.
………. Ellerinden öperler bir kız bir erkek iki çocuğum var.
………. Hadi gidelim kızım, sakın çocukların arasında ayırım yapma . Allah en iyi bilendir.
Allah çocuklarını sana bağışlasın.
NE ZAMAN YÜZÜNE BAKSAM VİCDAN’IM SIZLIYOR .
Sefer amca,heyecandan sabaha kadar uyuyamamıştı. İki saat sonra böbrek nakli için-
ameliyat olacaktı.Gülay hemşire gelip tansiyonunu ölçtü. Gülümseyerek konuştu.
……. Maşallah turp gibisin sefer amca, ameliyattan korkuyormusun yoksa ?
……. Korkmuyorum kızım,yaşım yetmiş , işim bitmiş. Şurda ağrılarla, sızılarla geçecek kaç-
günlük ömrüm kaldı’ki. Hiç ameliyat olmasam da olur ama, oğlum Seyid çok israr ediyor-
Dayanamadım kabul ettim.
……. Oğlunuzla tanıştım sefer amca, çok iyi yetiştirmişsiniz. Allah bağışlasın, Allah herkese-
Oğlunuz gibi hayırlı evlat versin.
……. Sağolasın kızım, o kendi kendini yetiştirdi, Benim ona fazla bir katkım olmadı.
……. Bravo vallahi oğlunuza, bakın beş çocuğunuz varmış, sizinle tek ilgilenen bu oğlunuz.
Diğer çocuklarınız, fazla umursamaz görünüyorlar.
……. Ne yapsınlar kızım, her biri başka bir şehirde, iş, güç çoluk çocuk, işleri başlarından aşkın.
sağ olsunlar, telefon açıp hatırımı soruyorlar.
…….. Öyle deme sefer amca, daha iki gün önce, çocuklarımın içinde beni seven , benimle –
İlgilenen en hayırlı , en merhametli evladım ,küçük oğlum Seyid demiyormuydun?
Şimdi ötekileri savunuyorsun. Bak oğlun seni memleketten buraya istanbula getirtti-
Böbreğinin birini sana verecek, her türlü işlerinle ilgileniyor. Böyle bir evlada sahip-
olduğun için çok şanslısın Sefer amca. Neyse ben gidiyorum, birazdan doktor gelir-
bir isteğin varmı?
…….. Sağol kızım, bir haftadır buradayım, çok ilgilendin,Allah senden razı olsun.Hakını helal-
et kızım.
…….. Helal olsun sefer amca, bu bizim vazifemiz. Sen merak etme yetmiş bir yaşında-
olmana rağmen elli yaşındakiler kadar, bünyen kuvvetli. Allahın izniyle, seni buradan-
sapa sağlam taburcu edeceğiz.
…….. sağol kızım, Allah seni sevdiklerine, ailene bağışlasın. Şu güler yüzün, tatlı dilin-
moralimi yükseltiyor.
…….. Sen’de sağol Sefer amca, birazdan tekrar görüşürüz sefer amca, diğer hastalar beni-
bekliyor.
Gülay hemşire, odadan çıkıp gitti.
Sefer amca, tek kişilik oda^da yatıyordu.Sağ olsun, oğlu Seyid hastanesinden-
doktoruna, yatacağı odasına,hatta hemşiresine ,hasta bakıcısına kadar her şeyi-
en ince ayrıntısına kadar . ayarlamıştı. Sefer amca yüzünü pencereye doğru çevirdi.
sadece gökyüzünü görebiliyordu. Masmavi gök yüzünde bir tek bulut görünmüyordu.
Eski günler geldi aklına, yaşadıkları sanki bir film şeridi gibi geçiyordu gözlerinin önünden.
Çok güzel bir evliliği vardı. Ta ki, eşi beşinci çocuğu seyid’e hamile kalıncaya kadar.
İki kız.iki erkek evlatları vardı . başka çocuk istemiyorlardı ama, eşi beşinciye hamileyim--
deyince, evde her gün bir olay yaşanmıştı. Sefer amca aldıralım demişti ama, rahmetli eşi-
bir türlü razı olmamıştı. Seyid’doğana kadar hep hastalıklarla boğuşmuştu. Zaten seyid –
doğduktan üç sene sonra eşi vefat etmişti. Sefer amca ,çocukları analık elinde büyümesin-
diye evlenmemiş. Onlar evlenip yuva kurana kadar elinden geleni fazlasıyla yapmıştı.
Eşi öldüğünde ,en büyük kızı on üç yaşındaydı. Bir abla olarak kardeşlerini o büyütmüş-
evin her işiyle o ilgilenmişti.Seyid daha iki yaşındayken,bir muayene sonucu kalbinin-
delik olduğu tesbit edilmişti. Seyid doğduğunda,çok zayıf sıska bir bebekti ,her zaman ağlar-
geceleri ise ne uyur ne uyuturdu. Sefer amca zaten bu bebeğin doğmasını istememişti.
Bir keresinde, çok ağlıyor diye, seyidi tutup yatağın uzerine fırlatmıştı. Seyid’in ölmesi için çok-
defa Allah’a dua etmişti. Rahmetli eşi kendisine çok kızar , bu da senin evladın, neden bunu-
ötekilerden ayırıyorsun, böyle yapma Allah’ın gücüne gider derdi. Nedense seyid’e bir türlü kanı-
kaynamamıştı. Çok şükür, küçük lokantasının sayesinde, çocuklarını kimseye muhtaç etmeden –
büyütüp okutmuş, hepsini’de evlendirmişti. Çocuklarına yük olmamak için, huzurevine yerleşmişti.
Huzurevinde çok güzel dostluklar kurmuş, huzurevinin ortamına alışmıştı.
Kapının açılması üzerine , daldığı düşüncelerden sıyrıldı. Gelen kendisini ameliyat edecek-
prof. Dr ‘du. Doktor güler yüzle selam verdi.
……… Merhaba sefer amca, çok iyi görünüyorsun. İyimisin?
……… Sağolun doktor bey, iyiyim.
……… Bir saat sonra ameliyata gireceksin sefer amca, hazırmısın.
Sefer amca , gözlerini doktora dikti, biraz üzgün görünüyordu.
……… Doktor bey, henüz vakit varken, ameliyat olmasam olurmu?
……… Sen bilirsin sefer amca, o kadar hazırlık yapıldı, oğlun böbreğini veriyor. Bir saat sonra-
Ameliyat olup sağlığına kavuşacaksın, ameliyat olmak için böbrek bekleyen binlerce hasta sıra-
bekliyor sen vazgeçmeyi düşünüyorsun. Beni dinle sefer amca ameliyatını ol. Haftada üç defa –
diyaliz makinesine girip kanını temizletmek daha mı hoşuna gidiyor?
Sefer amca ,diyaliz makinesine her bağlandığında, ne kadar acı çektiğini biliyordu. Haftada üç –
defa diyalize bağlanmaktan bıkıp usanmıştı.
……… Şeyy! Doktor bey , oğlum daha genç sayılır, tek böbrekle ne kadar yaşar, ya tek böbreği’nede-
bir şey olursa?
……… Merak etme sefer amca, bir şey olmaz, olsa bile , ona’da bir böbrek bulunur, Allah’tan ümit –
kesilmez. Bak oğlun ,gelinin, torunun. Dışarıda seninle konuşmak için bekliyorlar, onlar seni-
böyle üzgün görmesinler. Ben şimdi gidiyorum , kendini biraz topla, ameliyathanede görüşürüz..
Doktor dışarı çıkar çıkmaz , içeriye oğlu seyid,gelini suna, torunu yavuz girdiler..
Seyid babasının yüzündeki ifadeden, bir sıkıntısı olduğunu anlamıştı. Babasının elini öptü-
………. Benimde senin gibi, gidip ameliyat için hazırlanmak gerek baba, son kez helalleşelim.
Hakkını helal et baba.
………. Helal olsun seyidim, sana gereken babalığı, layıkıyla yapamadım.
………. Daha ne yapacaksın baba. Bizi büyütüp okuttun,evlendirdin, kendini feda ettin evlenmedin.
Aslında ameliyattan sonra, helal süt emmiş biriyle seni evlendirelim baba. Sana bir hayat –
Arkadaşı lazım.
………. Bu yaştan sonra bana bir hasta bakıcı lazım oğlum.
………. Her zaman olduğu gibi, espiri yapmadan duramıyorsun baba. Biz sunayla konuşup bir-
Karara vardık, ameliyattan sonra huzur evine dönme bizimle kal.
Seyid’in eşi kocasına destek vererek sözünü tamamladı.
Çok memnun oluruz baba, evde bir büyüğümüz olursa. Daha mutlu oluruz.
Sefer amca torunu yavuza baktı.
………. Nasılsın yavuz, derslerin nasıl?
……… Çok iyi dede, bir ay sonra okul bitiyor. Sonra kısmet olursa askere gideceğim.
Seyid sorusuna karşılık alamayınca tekrar sordu.
……… Baba soruma cevap vermedin, bizde kalmak istemiyormusun?
Sefer amca seyid’in sevgi dolu güzel yüzüne baktı, birkaç defa yutkundu.
Oğlum sen daha doğmadan ben senin doğmanı istememiştim,hastalandığın dönemlerde-
ölmen için allah’a dua etmiştim, Allah’a seni bize verdiği için kaç kez isyan etmiştim nasıl-
diyebilirdi.düşündüklerini asla söyleyemezdi. Ama Allah her şeyi biliyordu..Oğlunun-
yüzüne baktıkça eski düşünceleri aklına geliyor, oğlundan utanıyordu. Allah kendisini-
oğlu seyid’le terbiye ediyordu. Allaha isyan ettiği, ağlamasından bıkıp yatağa fırlattığı-
diğer evlatlarına gösterdiği sevgi ve şevkatin onda birini seyid’e göstermesine rağmen-
seyid bir kere olsun, babasına sitem etmemişti. Göz pınarları doldu , ağlamamak için –
kendini güç tutuyor büyük çaba harcıyordu.
……….. Neyin var baba, neden üzülüyorsun. Yoksa ameliyattan’mı korkuyorsun.
Sefer amca kendini toparlamağa çalıştı.
,,,,,,,,,,,, Sen bana bakma oğlum, yaşlılık işte, insan yaşlanınca, biraz daha çekilmez oluyor işte.
………. Böyle söyleme baba, senin bize hiç ağırlığın olmadı’ki. Hadi fazla vaktimiz kalmadı, bende –
Gidip ameliyat için hazırlanayım.
Seyid ,eşi ve oğlu, sefer amcanın elini öpüp helallik alarak odadan dışarıya çıktılar.
Sefer amca daha fazla kendini tutamadı gözlerinden aşağıya doğru yaşlar, süzülmeğe-
başladı.
………. Allah’ım sen günahlarımı bağışla, senin bana bağışlamış olduğun oğlumu, seyid’imi-
Beğenmedim dünya’ya gelmesini istemedim, sana isyan ettim.Şimdi oğlumun böbreğiyle-
Yaşam mücadelesi vereceğim. Onu diğer evlatlarımdan farklı tuttum,onlara gösterdiğim-
gibi seyid’ime gerçek sevgimi göstermedim. Sever gibi görünsemde, hep yapmacık-
davrandım. Oğlumun yüzüne her bakışta vicdan azabı çekiyorum, bu vicdan azabı ölene-
kadar benimle birlikte yüreğimi hep yakacak. Sana sitem ettim, sana isyan ettim, çok –
pişmanım.Benim istemediğim evladım en hayırlısıymış meğer. Allahım, sen Seyidime ve –
ailesine, tüm sevdiklerine, sağlıklı uzun ömürler ver. Onların her türlü işlerini kolaylaştır.
Oda kapısının açılmasıyle duasını yarım bıraktı. Gelen Gülay hemşire’ydi.
………. Gitme vakti geldi sefer amca, seni bekliyorlar. Aaa!! Niye ağlıyorsun sefer amca ne oldu-
, birisi kötü bir şey mi söyledi yoksa?
………. Yok kızım, kimse bir şey söylemedi. Vicdan azabı öyle büyük bir acı ‘ki, hele oğlunun –
Yüzüne her baktığında, öyle bir acı veriyorki, dayanmak çok zor.
……… Ne oldu’ki sefer amca?
………. Senin kaç çocuğun var kızım.
………. Ellerinden öperler bir kız bir erkek iki çocuğum var.
………. Hadi gidelim kızım, sakın çocukların arasında ayırım yapma . Allah en iyi bilendir.
Allah çocuklarını sana bağışlasın.
YORUMLAR
muzaffer_55
sevgi ve saygılar.
muzaffer_55
Aklım erdi ereli bu ayrıma şahidim.Özelliklede kız çocuklarını ayırırlar erkeği yeğ tutarlar.
Sadece cahillik diyorum buna
Erkek kız farketmez tüm çocuklarımız Allah ın vergisi bize bahşettiği hediyesidir.
Güzel bir konuyu kaleme almışsın kardeşim Tebrik ederim
Yüreğinin sesi daim olsun diliyorum.
muzaffer_55
ALLAH her şeyin olduğu gibi evlatların da hayırlısını versin. Önemli olan -
ALLAH'ın verdiğine rıza göstermek. Herşey gönlünce olsun . Sevgi ve-
saygfılar.
Not: Yazıyı yanlışlıkla iki defa kaydetmişim. silmek için bir yolu varmı?
Teşekkürler.