- 1492 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Hz. İbrahim
Kuran’ı Kerim’de ilk peygamberin Hz. Adem olduğunu bildirilir. Hz. Adem’den sonra Kuran’da adı geçen ikinci peygamber Hz. Nuh’tur. Hz. İbrahim ise, Hz. Nuh’tan sonra gelen ve onun soyundan olan peygamberdir.
Hz. İbrahimin Kavmi:
Hz. İbrahim putperest bir kavim içinde yaşıyordu. Taştan, tahtadan heykeller yapan, sonra da bu heykelleri ilah edinip onlara tapan, dua eden ve onlardan yardım dileyen bu kavim, kendi elleriyle şekil verdikleri, hareket edemeyen bu cansız tahta ve taş parçalarından korkarak, onlardan medet umuyorlardı.
Hz. İbrahim böyle bir kavmin içerisinde yetişmiş,onlarla birlikte büyümüş ve onların eğitimini almıştı. Ancak çevresindeki herkes böylesine sapkın ve batıl bir yaşam sürerken o, çevresindekilerden çok farklı bir karakter ve çok üstün bir ahlak göstermiş, Allah’a olan imanı sayesinde kavminden kopup ayrılmıştı. Hz. İbrahim salih bir kul olarak, bu azgın ve saldırgan putperestlerin arasında Allah’ın Hak Dini’ni ve güzel ahlakı temsil etmişti.
Hz.İbrahim’e Peygamberlik Verilmesi:
Peygamberlik, Allah’ın seçkin kullarına nasip ettiği şerefli bir makamdır. Her zaman güçlü imanları, güzel ahlakları ve örnek tavırları ile çevrelerinin dikkatini çeken peygamberler, içinde yaşadıkları sapkın toplumdan bu özellikleriyle ayrılmışlardır. Onları diğer insanlardan ayıran en önemli vasıflardan biri de, Allah’tan vahiy almalarıdır.
Kuran’da, Hz. İbrahim’e peygamberlik görevi verilmeden önce denemeden geçirildiği şöyle bildirilir: ’’Hani Rabbi, İbrahim’i birtakım kelimelerle denemişti. O da (istenenleri) tam olarak yerine getirmişti. (O zaman Allah İbrahim’e): "Seni şüphesiz insanlara imam kılacağım" dedi. (İbrahim) "Ya soyumdan olanlar?" deyince (Allah:) "Zalimler Benim ahdime erişemez" dedi.’’ (Bakara Suresi, 124) Ayetten de anlaşılacağı gibi Hz. İbrahim Allah’ın denemesine karşılık Rabbimiz’in emirlerini tam olarak yerine getirmiştir.
Hz. İbrahimin Dini:
Tarih boyunca Hz İbrahim’in dini konusunda pek çok tartışma olmuştur. Yahudiler Hz. İbrahim’in Yahudi, Hristiyanlar ise Hristiyan olduğunu iddia etmişlerdir. Ancak bu konudaki gerçek bilgi Kuran’ı Kerim’de şu şekilde bildirilmiştir:
’’ Ey Kitap Ehli, İbrahim konusunda ne diye çekişip tartışıyorsunuz? Tevrat da, İncil de ancak ondan sonra indirilmiştir. Yine de akıl erdirmeyecek misiniz? İşte sizler böylesiniz; hakkında bilginiz olan şeyde tartıştınız, ama hiç bilginiz olmayan bir konuda ne diye tartışıp-duruyorsunuz? Oysa Allah bilir, sizler bilmezsiniz.’’ (Al-i İmran Suresi, 65-66)
İbrahim, ne Yahudi idi, ne de Hıristiyandı: ancak, O hanif (muvahhid) bir Müslümandı, müşriklerden de değildi. (Al-i İmran Suresi, 67)
Hz. İbrahim’in Dini Tebliğ Etmesi:
Rabbimiz’in, "Gerçek şu ki, İbrahim tek başına bir ümmetti." (Nahl Suresi, 120) ayetiyle övdüğü Hz. İbrahim, içinde bulunduğu putperest kavmine karşı, tek başına ’’Allah’ın tek ilah’’ olduğunu anlatmıştır. Allah’a olan güçlü imanı, tevekkülü ve teslimiyeti sayesinde cesur ve kararlı bir kişilik olan Hz. İbrahim, kavmine söylediği şu sözlerle cesur karakterini açıkça ortaya koymuştur:
’’ Kavmi onunla çekişip-tartışmaya girdi. Dedi ki: "O beni doğru yola erdirmişken, siz benimle Allah konusunda çekişip-tartışmaya mı girişiyorsunuz? Sizin O’na şirk koştuklarınızdan ben korkmuyorum, ancak Allah’ın benim hakkımda bir şey dilemesi başka. Rabbim, ilim bakımından herşeyi kuşatmıştır. Yine de öğüt alıp-düşünmeyecek misiniz? Hem siz, O’nun haklarında hiçbir delil indirmediği şeyleri Allah’a ortak koşmaktan korkmazken, ben nasıl sizin şirk koştuklarınızdan korkarım? Şu halde ’güvenlik içinde olmak bakımından’ iki taraftan hangisi daha hak sahibidir? Eğer bilebilirseniz." (Enam Suresi, 80-81)
Hz. İbrahim kavmiyle beraber, babası Azer’e de putlara tapmanın Allah’a ortak koşmak anlamına geldiğini ve insanın bir tek Allah’a kulluk etmesi gerektiğini anlatmıştır.
’’ Hani İbrahim, babası Azer’e (şöyle) demişti: "Sen putları ilahlar mı ediniyorsun? Doğrusu, ben seni ve kavmini apaçık bir sapıklık içinde görüyorum." (Enam Suresi, 74)
’’ Hani babasına demişti: "Babacığım, işitmeyen, görmeyen ve seni herhangi bir şeyden bağımsızlaştırmayan şeylere niye tapıyorsun? "Babacığım, gerçek şu ki, bana, sana gelmeyen bir ilim geldi. Artık bana tabi ol, seni düzgün bir yola ulaştırayım." (Meryem Suresi, 42-43)
Hz.İbrahim’in yaptığı bu hikmetli tebliğe rağmen babası: "İbrahim, sen benim ilahlarımdan yüz mü çeviriyorsun? Eğer bir son vermeyecek olursan, andolsun, seni taşa tutarım; uzun bir süre benden uzaklaş, git."(Meryem Suresi, 46) diyerek oğlu İbrahim’i tehdit etmiştir.
Hz. İbrahim ise "Selam üzerine olsun, senin için Rabbimden bağışlanma dileyeceğim, çünkü, O, bana pek lütufkardır" dedi. "Sizden ve Allah’tan başka taptıklarınızdan kopup-ayrılıyorum ve Rabbime dua ediyorum. Umulur ki, Rabbime dua etmekle mutsuz olmayacağım." (Meryem Suresi, 44-48) diyerek babasından uzaklaşıp Allah’a sığınmıştır.
Hz. İbrahim’in Oğluyla İlgili Sınavı:
Hz. İbrahim’in ve oğlu Hz. İsmail’in başından geçen denemeyi Rabbimiz ayetlerde şu şekilde haber verir:
Biz de onu halim bir çocukla müjdeledik. Böylece (çocuk) onun yanında koşabilecek çağa erişince (İbrahim ona): "Oğlum" dedi. "Gerçekten ben seni rüyamda boğazlıyorken gördüm. Bir bak, sen ne düşünüyorsun." (Oğlu İsmail) Dedi ki: "Babacığım, emrolunduğun şeyi yap. İnşallah, beni sabredenlerden bulacaksın." Sonunda ikisi de (Allah’ın emrine ve takdirine) teslim olup (babası, İsmail’i kurban etmek için) onu alnı üzerine yatırdı. Biz ona: "Ey İbrahim" diye seslendik. "Gerçekten sen, rüyayı doğruladın. Şüphesiz Biz, ihsanda bulunanları böyle ödüllendiririz." Doğrusu bu, apaçık bir imtihandı. Ve ona büyük bir kurbanı fidye olarak verdik. (Saffat Suresi, 101-107)
Kabenin İnşası:
Kuran’da Hz. İbrahim’in, oğlu Hz. İsmail ile birlikte Kabe’yi inşa ettiğini bildirilir.
’’İbrahim, İsmail’le birlikte Ev’in (Ka’be’nin) sütunlarını yükselttiğinde (ikisi şöyle dua etmişti): "Rabbimiz bizden (bunu) kabul et. Şüphesiz, Sen işiten ve bilensin" (Bakara Suresi, 127)
Hz. İbrahim’de diğer bütün peygamberler gibi üstün ahlaka ve imana sahip özel bir insandır. Cesur ve akılcı tebliğ yöntemleriyle dikkat çeken Hz. İbrahim, Allah’a olan imanı ve sevgisiyle Allah’ın dost edindiği bir peygamberdir.
’’ İyilik yaparak kendini Allah’a teslim eden ve hanif (tevhidi) olan İbrahim’in dinine uyandan daha güzel din’li kimdir? Allah, İbrahim’i dost edinmiştir. ’’(Nisa Suresi, 125)
Hz. İbrahim gibi Allah’ın dostu olabilmek ve Allah’a ve elçilerine itaat eden müminlerle beraber, kurtuluşa erenlerden olmak dileğiyle...
Altuğ ÖZTÜRK
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.