11
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
3627
Okunma

Sürekli kendini öven ve hayatında ki kötü olarak yaşadıklarını anlatırken, bunları yaşamak benim hakkım değildi diyerek isyan eden insanlardan uzak durmaya çalıştım hayatım boyunca. Ben merkezli ve çok bencil oluyorlar. Her yaptıkları hataya kılıf uydurmayı öğle güzel beceriyorlar ki… Bir o kadar da sizin iyi niyetinizi o kadar güzel kullanıyorlar ki…Şaşırıp kalıyor insan. Ama sadece kendilerini kandırdıklarının ne yazık ki farkında değiller. Bir insanın fiziki güzelliği olacağına önce yüreği güzel olsun. Fizik olarak dünya güzeli lakin yüreği o kadar çirkin ki… Ve o çirkinliği tarif edecek bir kelime bile yok.
Bir örnek vermek gerekirse, bir bayan düşünün. Çok güzel, orta yaşta ve bekâr. Evli bir erkeğe gönlü düşmüş. Adamın evli olduğunu, çocuklarının olduğunu biliyor üstelik. Hadi diyelim âşık oldu. Aşk bu nerede, nasıl geleceği belli olmaz. Bazen örf ve adetlerimize ters düşse de engel olamaz insan duygularına. Yenik düşer. Aşkın gözü kördür derler ya. O durumda işte. Her şey çok güzel giderken iki sevgili kavga eder. Kadın adamı tehdit eder. Evini arayacağım, eşine her şeyi anlatacağım diyerek erkeği elinde tutmaya çalışır. Buna benzer bir sürü tehdit. Hadi şimdi buyurun bakalım. Nerde kaldı kadının dış güzelliği. Demezler mi kadın sevgiliyken iyiydi de şimdi ne oldu. Nedir o masum eşin ve çocukların günahı. Ne halt ettiysen ettiniz. Senin ne hakkın var hiçbir şeyden haberi olmayan eşin ve çocukların psikolojisini bozmaya. Birçok yuva bu yüzden yıkılmıyor mu? İmam nikâhını da geçtim şimdi gönül nikâhı çıkmış ortaya. Tutundukları dala bakar mısınız? Birde bu işlevlerini sürdürürken namus abidesi kesilirler. Bu tür kişiler için iftira atmak çok kolaydır.
Kendilerinin yaptığını aklamak için her yol mubahtır onlara. Allah korkuları yoktur dur.
Burada erkeğin suçu yok mu? Var tabi ki…Ama en büyük suç kadında. Ne zannediyorsun be kadın gül gibi eşini boşayıp, evlatlarını inkâr edip seni mi nikâhına alacak. Ha bu tür yollarla amaçlarına ulaşanlar çok. Fakat ilahi adalet her daim peşlerindedir. Bir gün mutlaka ilahı adaletin pençesinde hesap verecekler. Bu tür insanları teşvik eden, yanlışı devam ettirmesine sebep olanlar, sözde yardımcı olmaya çalışan yandaşlarda cabası tabi. Onları nasıl bir akıbet bekler bilmiyorum.
Birde şu tür insanlar vardır. Tanışırsın dost olursun. Zamanla sohbetleriniz özellerinizi anlatacak kadar yoğunlaşır. O sana anlatır, sen ona. Bir gün gelir yollarınız ayrılır. İçi fesatlık dolu olan verdiğiniz sırları paylaşır başkalarıyla. Ve hiç çekinmeden bin bir türlü yalanlar ekleyerek döker ortaya. Kendi verdiği sırlarında yalan olduğunu iddia eder utanmazca. Oysa bilirsiniz hepsinin doğru olduğunu. Çünkü kulağınızla şahit olmuşsunuzdur. Ve ya bir konuda kendini ispatlamak için sizden yardım almıştır. Unutur bunları ve devam eder deşifre etmeye aklınca. Diğer tarafın düşüncesi ise sır sırdır ve ölene kadar ne olursa olsun sır olarak kalmalıdır. İşte buyurun iki insanın kişiliği ortada. İçimizden örnekler bunlar. Daha anlatılacak çok insan türü varda bu günlük bu kadar yeter.
Bu tür insanlar aynaya bakarken fiziki güzelliklerini görmesinler sadece. Yüreklerine baksınlar, görmeye çalışsınlar içlerinde ki pisliği. Belki görürlerse, azıcık vicdanları varsa temizlemeye çalışsınlar. Allaha yakın bizlerden uzak olsunlar. Ne kadar uzak olmaya çalışsakta bir şekilde çamurlarını sıçratırlar. Beddua etmeye bile değmezler. Beddua ederek evreni kirletmeye kimsenin hakkı yoktur. Onları Allah’ havale edip, Allah’ımın bir an önce ıslah etmesini dilemekten başka çare gelmez elimizden. Bir an önce insanlığa yararlı insan olmalarını dilemeliyiz.
Bir kadının en büyük düşmanı yine bir kadındır...
Saygılarımla…
04.06.2012_____________Seher_Yeli