- 719 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Sosyal Medya Yalakaları
Sosyal Medya Yalakaları
Öncelikle sosyal medyada güzel, faydalı şeyler paylaşan çok temiz ve bilgili insan var; onlara teşekkür ederim ve onları tenzih ederim.
İnternetin yaygınlaşması ile hemen her kesimden insanların görüşlerini aktarması ve bu görüşlerden başkalarının da yararlanması kolaylaştı. Özellikle edebiyat ve şiir alanında pek çok kişinin! “Şair” adıyla anılmasına ve kendini ifade etmesine sebebiyet verdi. Emekli olanların veya evinde canı sıkılanların, işyerlerinde bilgisayarı başında işinden vakit bulanların, yolda, parkta hemen her yerde tablet ve cep telefonlarının da yardımıyla fikir alışverişi kolaylaştı.
Mesela ben hiç aklımda yokken bir şiir sitesinde fikir paylaşımı yaparken şiir yazmaya başladım. İnternette paylaştığım şiirlerimi eleştirenler sayesinde kendimi geliştirme fırsatım oldu. Şiire kırk yaşımda 2002 yıllarında başladım. On yıllık süreci anlatabilirim. İlk şiir yazmaya başladığım yıllarda şiir sitelerinin nerdeyse tamamında siyasi eğilimler arka plandaydı. Bildik yolla siyasi görüş propagandası yapılırdı. Birileri Nazım Hikmet överken diğerleri Necip Fazıl üzerinden görüşlerini kotarırdı!
Benim ilk şiire başladığım sitede dindarlar sevilmezdi ve beni dindar olarak fişleyip atmak istediler, ben kendim ayrıldım. Sonraları dindarların sitelerine çağırıldım, oralarda yazdım ama onlar da diğerlerinden daha farklı değildi. Bir şair hanım arkadaşımla beraber bizi davet edip fikirlerimizi değerli bulup yöneticilik teklif edenler; şiirlerimiz ve serbest tavrımıza dayanamadı, bizi yasaklayıp siteden attılar ve arkamızdan da dedikodu etmeyi maharet saydılar.
Şimdilerde sosyal medya direk siyasi akımların kontrolünde değil. En azından öyle görünüyor. Ama siyasi ve dini gruplar kendi aralarında kayıtlı-kayıtsız örgütlenerek fikirlerini yayma peşindeler, hedef aldıkları kişilere “Sosyal medya yalakaları” aracılığıyla saldırıyorlar! Özellikle Twitter ve Facebook izlenimlerim şöyle; siyasi ya da dini örgütlerin baş militanları bir paylaşım yapıyor, bu paylaşım adeta diğer “Sosyal medya yalakaları” için emir niteliği taşıyor. Başlıyorlar verilen fikir doğrultusunda ezbere yayın yapmaya! Gösterilen hedefe rast gele atış yapanların çoğu ne yaptığının farkında bile değil. Sorunca cevap bile veremiyor! Sadece verilen emir doğrultusunda vazifesini yapıyor. “Bunu şikayet edin”, “Bunu okumayan, paylaşmayan haindir”, “İnsan olan paylaşır”, “Paylaşmayan utansın” şeklinde emir cümleleri ile sunulan pek çok paylaşım gördüm. Çoğu haklı iken, bu şekilde yaparak kendilerini haksız konuma düşürmüş!
Çünkü özgün değil yayılan fikir, birileri üflemiş diğerleri yaymaya çalışıyor!
Ben sevmiyorum bu şekilde hitap etmeyi. Emir vermek başka argo başka; yazar gerektiğinde argo kelime kullanabilir, bu okuyucuya o konudaki çıplak gerçeği göstermek maksadıyla olur.
Bazı “Sosyal medya yalakaları” interneti sevgili bulmak ya da ilişki için partner aramak maksatlı kullanır! Bunların çoğu maksadına ulaşmak için siyasi söylemler, kutsal inanç söylemleri, vatan sevgisi, ırkçılık, dinsizlik, dincilik, insan sevgisi, bilimsel konular, kutsal öğretiler, sosyal mesaj ve kadın hakları gibi konularda birilerine taraf olarak görünerek asıl maksadına ulaşır. Bunun ne zararı var, bırakın tanışma bahanesi yapsınlar bu konuları diye düşünülebilir ama kraldan çok kralcı kesilip yalan yanlış her şeye taraf veya karşı olanlar çok özel ve değerli konuların içine ediverirler. Yoksa zaten kendi aralarında oynaşsalar sorun olmaz.
Son tahlilde; sosyal medyada kendi bilgilerini, özgün bilgilerini ya da nakli bilgileri gerçekten topluma ve kendine fayda sağlayacak şekilde paylaşanlara teşekkür edilmeli.
Saygılarımla;
Ahmet Bektaş
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.