Ankara Yağmurda da Cinayeti Sever 3 Bölüm.

• 23 Mayıs 2012 Çarşamba 12:10:40

Hakan Beyhan ile birlikte Tanfer ve Ali nin bulunduğu yere doğru hızlıca yola çıkarlarken. Nihat ta gerekli araştırmaları yapabilmek için müdürlerle görüşüp yazışmaları yapmaya başladı tabi birde saat farkı konusu işi zora sokuyordu ama bunuda aşacaktı mecburen.
Bu arada Olay yeri ikinci parmakla ilgili bilgileride Nihata iletmişti.
Nihat bunun araştırması ile uğraşıyordu aynı zamanda .
Tanfer ve Ali ise olay yeri işi bitiriripte parmakla ilgili araştırma için ordan ayrıldığında Hakan ve Beyhanın bahsettiği yere geldiler Hakan çoktan içeri girmiş Beyhan ise ağızını tutarak ve koşarak dışarı çıkarken Tanfer ve Ali de içeri girdiler.
İçerisi berbat görünmekte idi her yer kan ve ortada kızın ölü vucudu bir masa üstünde yatıyordu Hakan kızın cansız gözlerini eli ile kapattı ve lanet olsun bu adı pislik herife diyerek dışarı yöneldi.
Tanfer Olay yerini tekrar aramak zorunda kalmanın neticesi iyice gerilmiş aynı zamanda hem savcıyı hemde müdürü araması gerektiğinden ve Hakanın cağırdığından onlara haber vermediğinden de canı sıkılmış vaziyette idi
Ali ise kızda cok gençmiş ağabey dedi cok acı çekmiş demek bizi arattırdıklarında aslında tamda son nefesi veriyormuş adi herif ben Hakan amirin yanındayım diyerek dışarı yöneldi.
Bu esnada Nihat hem kızın kimliğini hemde bir ince noktayı daha yakalamış Hkanı cepten aramıştı
Hakan Söyle Nihat diye telefonu açtı Nihat ağabey dedi bu kızın kımlığını buldum adı Naz Yeşiltoprak Ayrıca agabey bişey daha var oda öldürülen ve sabah bulduğumuz kızla bir ortak noktaları var ikiside aynı yurtta buyumuşler .
Hakan anladım dedi sana dediğim diğer konuda gelişme var mı peki Nihat ha dedi o konuda da telefon iznini az önce getirdiler müdür özel kaleminden Tanfer komiserimden yanlız haber bekliyorlar dı sanırım su an da da yola cıktı savcı ile mudur oraya geliyorlar .
Peki dedi Hakan telefonu ben edeyim adanalıya olur mu beni bekle dedi hakan Nihata Nihat peki ağabey dedi ve telefonu kapadı .
Hakan içini çekti arkasını döndü ve Tahsin müdürle burun buruna geldi Tahsin Ne arıyorsun sen burda be dedi Hakana Tanfer cağırdı dedi biz ona seni bulaştırmamasını soylemiştik dedi ve Tanfer gel çabuk diye bağırdı.Tanfer savcıdan da aynı tepkiyi almış olduğundan müdürün yanına ezik buzuk yaklaştı Hakan Tanferin bu yapısını hep sevmemişti ama yapabileceği birşey yoktu Tahsin Tanferi epey fırçaladıktan sonra sakinleşti ve sonuçta Hakanın katıldığı iyi olmuş diyerek sözü kapattı savcıda aynı şekilde kafa sallayarak onu onayladı.
Bu sırada ise Hakan Beyhana seslenip arabaya binmiş ve çoktan kısma yola çıkmıştı aklında iki soru vardı bir adanalı hala tutuklu mu idi iki eğer bu adanalı değilse ozaman neden adanalı gibi davranıyor ancak parmak keserek ne demek istiyordu ve neden aynı yurtta yetişen bu kızları öldürmüştü ve bunları nasıl bulmuştu.
Aklında bu düşüncelerle Beyhan nın kullandığı arabada ilerlerlerken korkunç gök gürültüsü ve peşinden deli gibi bir sağnak başladı sankı gök bu ölen kızlara ağlıyor gibi idi . Beyhana baktı bu cocuklar nekadar çok sıkıntı çekiyorlar diye düşündü Beyhan ise tüm dikkati yolda zorlukla ilerliyordu.
Bu sırada 2 km ilerdeki karşıyaka yolunda bir evde genç bir kız bağlandığı yataktan kurtulmaya çabalıyordu ve yuzu maskeli adam kıza yaklaştı selam tatalım eğlenceye başlayalım mı ama önce sana iki resim göstereceğim bak bakalım tanıyacakmısın diye kıza yaklaştı eklinde ölen iki kızın resimleri vardı kız bunları görünce ne oldu der gibi adama baktı ağızında tıkaç olduğundan konuşma şansı yoktu olsa idide sesinin pek çıkabilecegini sanmıyordu sankı kanı cekilmiş gibi idi adam sırıttı evet dedi bu bakısı seviyorum ama ölene kadar daha çok boyle bakacaksın ozamnlarda o kıza yaptıklarınızda oda sıze boyle bakmıştı değil mi ama şimdi sıra sızde ve sonra kızın üzerine eğildi ve ilk hortumu kıza yerleştirdi hortumun bir ucu kuvete uzanıyordu kan burdan yavaşça akacaktı sonra öbur kola yöneldi şimdi dedi sadece 8 saat düşünüp hissedeceğin bir süren olacak ve ışıkları kapatıp odadan çıktı.