BABAMA
Bugün tam 20 gün oldu ve ben kimseye bir şey diyemedim daha.Sana dair güzel hatıralarım yok 10 yaşımda birahanelerden eve sırtımda taşıyordum seni evinin bodrumu tepeleme yüzlerce içki şişesi ile doluydu annemle ayrıldığınızda ise çok küçüktüm daha lakin bir küçücük çocukcuk içi dolu adamcık, bu hep böyle olmak durumundaydı.Daha 7 yaşımda kocaman bir adamdım ben. 9 yaşımda kaçtım evden İstanbuldan İzmit e yolculuk, aklım sendeydi sana geldim, yoktun tuvalet penceresinden girdim içeri bekledim, çok kızmıştın babaanneme yolladın, götürmedin yolladın ve ben 9 yaşında koca bir adamdım baba.
Sana anlatmadıklarım var;
O küçük adam yıllarca tek bir kabusla fırladı uykusundan, evindeki tüm yorgan ve battaniyelerde sigara yanıkları vardı, içerdin, sızardın, elindeki sigara düşer yorganını yakardı ve o küçük çocuk ama içinde büyük adam yıllarca seni o elinden düşen sigara yüzünden yanarken gördü kabuslarında ve hergece, her gece babam yanıyor babam yanıyor. Ve allaha yalvardım ben bir gün dedim ki bana rüya gösterme,30 yaşımdayım baba,rüya görmüyorum hala.
Bir keresinde sormuştum sana neden içiyorsun? Neden bukadar çok?
Dedin ki "unutuyorum" kabul unutuyordun fakat neden beni de koymuştun unuttuklarının içerisine, unutman gerekenleri unutsaydınya.
20 gün oldu baba tam 20 gün, ben bugüne kadar kimseyi kaybbetmemiştim, kimsenin cenazaesine gitmedim, gerek olmadı, kimse ölmedi hayatımda, babaannemi bekliyordum yaşlı artık vakti geliyor diye, sen nerden çıktın şimdi vakit vardı, ben hazır değildim, kızmıyorum sana baba kızmıyorum, yokluğuna alışıktım zaten ben.
Bugüne kadar bana verdiğin tek şey, emekli ikramiyenle aldığın bir çift spor ayakkabıydı, giymeye kıyamamıştım onları, onları sen vermiştin çünkü,bir gün çalındılar deli gibi ağlamıştım.Ben hiç bir şeyimi çaldırmadım bu güne kadar baba, senin bana aldığın bir çift spor ayakkabı ve senin benden çaldığın çocukluğumdan başka, ama kızmıyorum sana.
İlk okul çantamda bıçak delikleri vardı benim senden uzakta İstanbul da hep savaştım, çünkü ben daha 10 yaşımda kocaman bir adamdım kavga etmeden eve geldiğim gün yoktu benim,ben yıl içinde tüm derslerimden kalır bütünlemede tümü birden verirdim hep, allahtan akıllıydım.İlk sevgilimi bile anlatamadım sana, ilk sevişmemi, ilk içkimi, ilk sigaramı, ilk yediğim dayağın acısını yada ilk attığımın. Sokakta kavagalara karışır eve gelir şiir yazardım ben her ettiğim kavgada seni çıkarırdım içimden.Sonra yaşadıklarımdan siyah beyaz tuşlara sığındım, böyle avuttum kendimi her notada bir şeyleri attım dışarıya ya da her yazdığımda ve ben sana hiç bir şey çalmamıştım daha seni çimden dışarı nasıl vurduğumu hiç gösteremedim sana yazdıklarımı da bilmedin hiç ama inan kızmıyorum sana.
Bugün tam 20 gün oldu baba, ve ben hiç hazır değildim buna, aynen çocukluğumda yaşadığım koca adam olma zorunluluğum gibi ve sen unutmak istediklerini unuttun mu şimdi?Ben unutmak istediklerine yenileri eklenmesin diye bunları ömrümce sustum hep, susmak bana senden kaldı baba, susarsam kimseyi acıtmam diye düşündüm hep.
Şimdi ne evinin bodrumunu doldurduğun yüzlerce içki şişesi, ne yıllarca kendini kaptırdığın unutmak hevesi,
Ve bil ki babam, her daim seninle kalacak yüreğimin bir köşesi.
Bugün tam 20 gün oldu ve ben allahın kuluna tek söz edemedim gidişine dair, hiç bir şeyine alışık olmadığım gibi gidişinde alıştırmadan oldu.
Canım babam, kızmıyorum sana, seviyorum seni ve bu her daim böyle.hoşçakal.
Canım babam Bedri Cansever’e.
N.O.C-2008