- 2501 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
KAPAT GÖZLERİNİ
(Dinlediğim parçayı dinlemek isterseniz diye: www.youtube.com/watch?v=VsOPVCK745I)
Şimdi kapat gözlerini haydi. Gerçi kaparsan okuyamazsın değil mi ? Olsun sen yinede kapar gibi yapıver, incitmesin kirpiklerin göz bebeklerini. Haydi kapansın, kilitlesin tazecik, temizcik, minicik kalbin, kötülüklere karşı kapılarını. Yağmuru dinle, rüzgarı ve dahi beni. Beni gaipten say, bilmezden gel, huzur kaplasın içini. Başakların arasında salınsın uzun entarili bedenin, avuç içlerin yürürken her birine dokunsun. Bir kerecikte ben öpeyim avucunun içinden, sonra yüzüme süreyim, bende kapayayım gözerimi. Dizlerinde son bulsun yolculuğum, yığılıp kalayım.
Dokunmayın !!
Dokunanın ...
Ne olur bana ağzımı bozdurtmayın.
Haydi kapa sende gözlerini, dinle bir defalığına, bu defalığına, başının gözünün sadakası olsun beni kırmadığın saatler müddetince bana verdiğin mutluluk.
Dinleme dost bildiklerini, arkadaşlarını, aileni, benden gayri herkesi işte.
Hiç bilmediğim bir yabancı parça dinlerken yazmak istedim sana. Manasını hiç öğrenemeyeceğim, nedenini sorgulamayacağım ve sana ulaşamayacağım bir dünyada yaşıyorum ben. Emellerimi karşılayacak hiç bir güç yok zahirde. Sen en içimde, içim sende karma karışık yerler. Yeminler olsun hiç gitmediğim halde bir ulu çınarın altında elinden bir tas su içerim çoğu kez ve çoğu kez bir tepeden aşağıya salıyorum tüm bedenimi iki kolum ardına kadar açık, kucaklanası beline sarılmak için.
Bir sabah uyandığında aklına ilk gelen şey oldu mu hiç sevdiğin ? Her şeyden evvel. Yemeden, içmeden, işten, okuldan, kabaca yaşamdan evvel. Yaşamı çok normal zannederler çünkü, gayet basittir, uyuruz uyanırız, nefes alıp vermek çok doğal gelir. Eksiklikler karşımıza çıkmadan, eldekilerin kıymeti tam manasıyla anlaşılmayabilir. Kaybetmek gerekmiyor her zaman. Seni kaybettiğim için duyulan bir özlem değil bendeki. Seni şuan çok sevdiğim için değil. Seni kırdıkları için yada çok mutlu olduğun için değil. Seninle bir anı yaşamak istedim ortak olarak. Sade, şekersiz, katkısız minik bir fincan telvenin kapladığı kadar yer kaplıyoruz ya ikimiz şu kocaman dünyada. Sabahın ilk saatlerinde nasıl aklımdaysan şuan olduğu gibi, gece gözlerimin mesaisi bitene kadar benimlesin.
Şimdi bir defalığına, bu defalığına kapayıver gözlerini. Yada kapar gibi yapıver ama dikkat et ne olur incitme göz bebeklerini.
Karanlıktan süzülen ışığı hisset, ellerimi hisset yüzünden boynuna doğru süzülüyorken. Açma gözlerini başını hafifçe eğ, gurur uzak olsun, aşkın gücü karşısında çaresiz kalalım. Gözlerinden dökülen yaşları öpsün dudaklarım.
Sen ağlarken tebessüm et, ben seni Yaradan’a kurban olayım, sayısız kez.
Şimdi sende benimlesin, ellerimdesin , ellerim sende.
Dinliyorsan sen de benim dinlediğim parçayı, bu dansı bana lutfedermisin ?
YORUMLAR
"Bir gün beni , yüreklerine bana ait sevgi olması zorunlu olan ve bu sevgi ve titreyiş yaradılış gereği olanların dışında , yani annem babam dışında bir kimse bu kaar riyasız ve içten severse...."
Bana baktığında yüreği sevgi ile dolarsa...
İşte o biçarenin "aşık" derdinin "aşl" olduğuna inanırım.
Bu sözler bu kalbi ve riyadan uzak sözler ancak hakiki aşkın kapısını aralayan ademoğlunun kelimelerinden vücud bulabilir.
Saygı ile.
Çok hakkettiğine inandığım tebriklerimi sundum değerli kardeşim.
ferromuratti
Sen ağlarken tebessüm et, ben seni Yaradan’a kurban olayım, sayısız kez.
Şimdi sende benimlesin, ellerimdesin , ellerim sende...
çok çok güzeldi. dalıp gittim yarin hazan kokan düşlerine...
ferromuratti
Teşekkürlerimle...