Hakiki aşk nedir?
Hakiki aşk, Allah’a cc. olan iman ve teslimiyetin en üst noktasıdır. Onun fevkinde bir makam yoktur...
Çok kısa ifadeyle iman, inanmak manasına gelir. Teslimiyet ise, inanmaktan gelen bir adanmışlığı ifade eder. İman edilene teslimiyet için misâl istersen; Ebubekir’in(r.a) Hz. Muhammed’e(a.s.m) olan teslimiyetini düşün. Öyle bir teslimiyettir ki; "O(a.s.m) derse
doğrudur." düsturunu, kendine şiâr edinmişliktir. Bu söz, Ebubekir’in(r.a) Efendimize(a.s.m) olan sadakatinin, inancının ve teslimiyetinin sözlerle ifade noktasında ki en güzel örneklerindendir.
Bu misal, teslimiyetin ne olduğuna dair, zihinlere kapı açması bakımından verilmiş bir örnekti. Evet, bu misâlle; Hakk’a teslimiyeti nazara vermek istiyoruz. Aslında O’na (a.s.m) teslimiyet bir noktada Hakk’a teslimiyettir.
Gelelim iman mevzusuna… Başta demiştik; iman, inanmaktır diye. Burada kastedilen inanmışlık tam manasıyla inanmışlıktır. Öyle bir inanmışlık ki, bazen akla zarar gibi görünen, mantığa aykırı durumlarda bile, o inanmışlıktan kesinlikle taviz vermemektir. Bu noktada araya teslimiyet girer. Teslimiyet, o imana bir nev’i destek mahiyetindedir. Bir şeye inanabilirsiniz. Ancak, o inanışta bazen şüpheler söz konusu olabilir. Ama teslim olmak çok ayrıdır. Onda şüpheye yer yoktur. Zaten şüphe varsa teslimiyet yok demektir.
Bilindiği gibi; taklidi ve tahkiki olmak üzere iki tür iman vardır. Taklidi iman, tıpkı bir başkasını sözünü, davranışını taklit etmeye benzer. Samimiyet ve içtenlik yoktur. Bir fiil vardır, fakat o fiilin mahiyeti, hakikati bilinmemektedir. İnsanın mütemadiyen yemek yemesi; ama neden yemek yediğini bilmemesi gibi bir şeydir. Tahkiki iman ise, bir yaşayış biçimidir. Yani, öyle bir imana sahip olmalısınız ki; hayatınızın her safhasında bu imanın
düsturlarına göre hareket etmeniz gerekir. Buna ne ölçüde riâyet ederseniz; o ölçüde bir iman derinliğine sahipsiniz demektir.İmanınız ne kadar kuvvetli olursa, hakiki aşka o kadar yakınsınız demektir... İmanı terakki ettirmek, hakiki aşka yakınlaşmak ile aynı şeydir. Kim hakiki aşka ulaşmak isterse, imanını terakki ettirsin. Bu terakki de son noktaya gelindiğinde hakiki aşka vâsıl olmuş olursunuz... Hakiki aşka vâsıl olanın hali çok başkadır. Dünya namına hiçbir şeyi gözü görmez…Görse de Aşk’ı için görür. Hatta O’nun cc. için işitir, O’nun cc. için sever, sayar ve hakeza…