- 515 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
DAĞLARIN YIKIM HİKAYESİ
Gelmş camımın önüne konmuş,küçücük gagasıyla tık tıklıyor,önce küçücük gözleriyle etrafını gözlüyor, ürkek,korkak ama aç,bir yemine bir bana bakıyor, gözlüyor, kaçıyor ve yine gözlüyor. Perdenin arkasındada olsam görüyor ben. Çabalarım boş ne yapsam görüyor beni, en iyiysi ben çekileyim. Evet küçüğüm yemini yiyor. İki tahta arasındaki tanelere ulaşıyor uzun gagasıyla. TAŞ BÜLBÜL’üm benim.Bakarsın serçeye benzer ama Taş Bülbülü. Taşı gagasıyla tıklatır.Sanırsın kapı çalar. Çaldığı kapıdan TAŞ KURDU çıkar. Taş Bülbülü Taş Kurdunu yer.
Taş Kurdunun suçu çalan kapısını açmak,Taş Bülbülü hemen kapar onu.
Taş Kurtları taşları içten içe yiyerek parçalar, doğadaki görevini yerine yetirir.
İşte Dağların yıkım hikayesi.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.