9
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1399
Okunma

Bir kitap, bir aşk…her ikisi de doğduktan sonra bitmeye mahkûm iki oluş.Her ikisi de farklı ömürlerde farklı yaşatılır…İkisinin de önsözünde tanıtım vardır.İçeriğe dair. Latif, övgü dolu ve geçmişten yansımalı .
Asıl benzerlikleri ömüre eşleşmelerinden gelir doğumla başlayan giriş –gelişme – sonuç çerçevesi içinde kasırgaların, baharların, beyaz ve siyahların yer aldığı ayrıntılı ruhsal çözeltiler günbe gün yaşanan ya da yaşatılan her ne ise ölüme yaklaşır…
ha el ele kanları birbirine karışarak… ha biri diğerini sırtından vurarak…
Böylesi bir denge işte kitap ve aşk benzerliğinden hayat’a yansıyan gerçek maalesef… Artık ben hiç bir şeyin olumsuzluğunu ya da olumluluğunu fazla dikkate almıyorum. Bir şey oluyor, gelişiyor ve nihayet oluyor. Önemli olan gelişim sürecine ne kadar kendinizden ne verdiğinizdir, ne kadar o sürede anı anlamlandırabildiğinizdir… İyi yahut kötü bir yere kadar değer katar ömrümüzden pay ettiğimiz o an’a.Asıl çıtayı istenilen seviyeye yükseltecek olan an içinde yürekten ve us’tan ne derece nasiplendirdiğimize dair doğru değerlendirme yapabilme yetisine sahip olan bilinç düzeyinin kalitesidir.
Asıl değer seviyesi o andan sonra ömrümüze kattığında yatmakta…en kötüsü; gelecekteki iyiliğin zeminini mutlaka içinde taşır …yoksa bu evren sağını, solunu şaşırmadan sürekli ahenkle nasıl dönerdi..dengenin sırrı bu zıtların oluşumunda saklı. unutmamalı !
Şükran AY