- 455 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Gaziosmanpaşa Üniversitesi Edebiyat 1. sınıf öğrencilerinin sorularını cevaplarken..
GAZİOSMANPAŞA ÜNİVERSİTESİ EDEBİYAT BÖLÜMÜ 1. SINIF ÖĞRENCİLERİNİN SORULARINI CEVAPLARKEN
27.Nisan.2012 tarihinde Gaziosmanpaşa Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesinde Edebiyat Bölümü Öğretim Üyesi Yardımcı Doçent Osman Yıldız’ı ziyaretimde Osman Hoca beni derse davet ederek Edebiyat sevdalısı bir yazar olarak öğrencilere bir konuşma yapmamı istemişti. Konuşmadan sonra birkaç öğrencinin sorusunu cevapladım ve burada da sizlerle paylaşmak istedim.
SORU- Şu andaki başarınızın sırrının sabretmek olduğunu söylediniz. Bu kadar sabretmenizin sırrı neydi? (Mustafa Kapusuz-Tokat )
CEVAP- Allah’ın ilk emri oku, sonraki emirlerinden çoğu sabretmek ve şükretmek üzerine kurulu olup, sabreden ve şükredenlerin hep bunun karşılığını göreceğinin üzerinde durulur. Bu emir ve tavsiyeler sabretmem, şükretmem, okumam, yazmam, boş konuşmamak gibi emirleri yerine getirince hem ibadet hazzını yaşadım hem de başkalarını etkileyerek onların gelişimine destek olduğum için mutlu olmamı sağladı.
Başarılı insanların, yazarların ve edebiyatçıların hayatını incelediğim zaman gördüm ki, çocuğunun başarısının sırrı yazmaktan çok sabretmek ve sabırla yazmaya devam etmek olduğunu fark ettim. Bugün genç yazarlar hemen ilk kitaplarının çıkar çıkmaz milyonlarca satmasını bekliyorlar. Bunu ben değil yayınevleri söylüyor. Bu kadar çok beklentisi olan ve sabretmeyenler de beklentileri gerçekleşmediği zaman hemen pes ettikleri için belki de sabrederlerse başarıyı yakalayacak halde iken sabredemeyerek kendilerinin önünü gene kendileri kesiyorlar.
Bu yüzden siz genç edebiyatçılara sabırlı olmanızı ve çalışmalarınızı sabırla devam ettirmenizi ve hayatta başarıyı yakalayacağınıza dair inançlarınızı hiç kaybetmemenizi tavsiye ediyorum. Bu sabırlar mutlaka ödül olarak er yada geç sizlere dönecek mutlaka.
Ben şahsen kitaplarımızın bugünlerde ilgi görmese de zamanla ilgi göreceğine daha çok insanın faydalanacağına olan inancımı halen korumaktayım. Bu inanç ve umut bana hayata daha çok bağlanmama sebep oluyor. Sizlere de sabırlı olarak anlamadıklarınızı hocalarınıza sorarak ve onlardan yadım isteyerek hem derslerinizde hem de yazı çalışmalarınızda başarıya ulaşana kadar sabır etmeyi prensip edinmenizi tavsiye edeceğim.
Siz genç edebiyatçıların yerel yazar ve şairler ile de dostluklar kurarak onlardan faydalanmaya bakmaları her zaman onların edebiyat ve kişisel gelişim alanında gelişmelerine sebep olacaktır. Buna candan inanmaktayım.
SORU- Nitelikli bir kitap yazmak için kendimizi hangi konularda geliştirmeliyiz? (Mustafa Betmen-Kayseri)
CEVAP- Nitelikli bir kitap yazmak isteyen insan önce yazacağı konuyu ve branşı tespit etmeli.Mesela Tarih, Edebiyat, Kişisel Gelişim gibi. Sonra bu alanda yazılmış en azından birkaç kitabı okuyarak orijinal benzeri daha önce yazılmamış bir kitabı Türkçemizin kurallarına uyarak yazarak okuyucunun, yayınevlerinin görüşüne sunabilir.
Güzel Türkçe ile yazılmış, orijinal ve güzle kitaplara her zaman talep olacak ve okuyan faydalanacaktır.
Siz Edebiyat öğrencilerine derslerini çok ciddiye alarak, zaman zaman şiir, hikaye ve benzeri edebi çalışmalar yazıyorlarsa yazdıklarını hocaları ile, çevrelerindeki yazarlar ile paylaşarak , yerel basında yayınlatarak gelişmenizi tavsiye ederim. Ne yazık ki günümüzde Edebiyat öğrencileri yazmayı sevmedikleri gibi yazanlarda çevrelerinde bulunan yazarlardan yeterince faydalanamıyor ve onlara önyargı ile yaklaşıyorlar. Bu önyargıları yıktıkları zaman da başarı onlar ile beraber olacaktır muhakkak.
SORU- Herkesi edebiyata yönlendiren , hayatında bir olay yada şahıs vardır. Sizi edebiyata ve okumaya yönlendiren kişi ve olay nedir? (Züleyha PAMAÇ)
CEVAP-Yazmaya başladığım zaman, bir engellinin üstelik 12 yaşında yazmaya başlaması çok kişinin alay konusu olmuştu. Bunun yanında bizleri teşvik eden ve yüreklendiren az sayıda insanın teşviki ile yerel basınla tanışmam ve kaynaşmam ve beni yüreklendiren insanları ciddiye almam beni edebiyata yönlendirdi. Bu tutum etkili olsa da beni edebiyata ve okumaya yönlendiren kendimin okumayı ve yazmayı sevmem, Allah’ın ilk emri oku emrini sevmem olmuştur.
Kimse hayatta başkalarının kendisine ilham vermesini, yardım etmesini beklemeden kendi kendinin öğretmeni olarak okumayı yazmayı sevmeli. Kendisine yardımcı olmak isteyen öğretmenlerine, çevresinde bulunan yazarlara sık sık ziyaretlerde bulunarak onların görüşlerini alarak faydalanabilir. Ben de yazmaya başladığım zaman hem çevremde bulunan yazarlar ile hem de ünlü yazarlar ile mektuplaşma yoluyla onların destekleri ile yazarlığımda ilerleme kaydettim. İnsan isterse ve azmederse büyük yazarlar bile kendisine destek olur.
Ama bugün yazmak isteyen gençler nedense .bırakın yazarları ziyaret etmeyi, onları görünce dedikodusunu yapmak, onların hata ve ayıplarını aramak ile zaman öldürmekteler. Yani faydalanacakları insanları taşlamaya gayret etmekteler. Geliştirecek insanları “kötü adam” olarak tanımaktalar. Bu ön yargıları yıkan insanların yazarları severek, onlardan faydalanarak ama en çok da kendi gayretleri ile iyi, etkili yazarlar olacağına inanıyorum.
SORU- Engelli olmanızdan ve toplumun bakış açısından dolayı, hiç pes etmeyi düşündünüz mü? (Gökhan Çakır- Mersin)
CEVAP- Belki zaman zaman farkında olmadan vazgeçtiğimiz zaman olmuştur ama bu gelip geçici vazgeçmelerden hemen vazgeçerek azimle yazmaya ve okumaya devam ettim. Arkadaş bulamadığım zaman bana kitaplar ve dergiler arkadaş oldu. Onları hep okuyarak bilgi sahibi oldum. En iyi arkadaşın kitap olduğuna ve insanın okudukça gelişeceğine ve hep ileri gideceğine dair inancım her zaman içinde besleyerek büyüttüğüm gerçekler oldular. Doğan Cüceloğlu’ nun kitapları sayesinde Başkalarının ne dediğinden çok bizim ne dediğimizin önemini kavradıktan sonra başkalarının yıldırma politikaları bana vız geldi tırıs gitti. Sizlerde başkalarının ne dediklerine aldırmadan hayatta başarılı olmaya bakın ve sizi destekleyen ve seven insanlardan başkalarının dedikodularına ve yanlış sözlerine bakarak uzaklaşmayın.
Hepinize selamlarımı iletiyorum. Başarılar diliyorum.
TURAN YALÇIN-TOKAT
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.