ŞEHİTLERİMİN ŞAHİDİ
Bağımsızlık montunu giymiş, bu uçsus bucaksız özgürlükten kıt ülkenin o hayin soğuğunda
üzerine giydiği kırmızı mantosunu çıkartmak istemez. Bilir ki yazında, kışında güneş , olsada olmasada ,bağımsızlığının ve özgürlüğünün olmadığı her yerde üşüyecek üşeyecek ve hep yanlız kalacaktır. Bunun için o yaşlı gözlerle dünyada yanlız kalmak istemiyordu.
Çünkü yanlızlığın acısını çoğu kez çekmiş ve bu acının bir hançer gibi yüreğine saplandığını unutmamıştı. O acıyı her daim hatırlayacak bağımsızlığın ve özgürlüğün;mutluluğunu , serbestliğini , sonsuz güzelliğini, hayata sunduğu anlamı hiçbir zaman yok saymayacaktı.
Hayatında üç şey için yaşıyordu; uğrunda milyonların öldüğü bu Vatanın üzerinde özgürce dalgalanmak ve önünde durduğu her okulun öğrencileri , İstiklâl Marşını okurken herkesin o günlere gidip ne şartlarda hiçirşey gözetmeden vatan uğruna nasıl mücadele verildiğini hatırlaması ve şuan ki halleriyle vatana tek bir kelime bile söyletmemek için ellerinden gelenin fazlasını yapmalarını istiyor. Ve son isteği ise; Bu vatanın evladının gelip ona sarılarak
doya doya öpmesini ve ’’canım bayrağım şehitlerimin dünyadaki tek şahidi kalbimdeki vatan ve özgürlük ateşim.Vatanım uğruna gerekirse canımı feda edeceğim ,son nefesimi
yine onu savunurken vereceğim yeminim olsun ’’ demesini ister . İşte o yaşlı gözlü adamın istekleri...
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.