SİZİN SOĞANLARI BUZ MU TUTTU?

• 1 Mayıs 2012 Salı 16:16:00

Sucu Tahsin Usta, Pazarcık Köyü’ne su tesisatı döşemek için gider. Tahsin Usta, öğleye kadar çırağıyla çok güzel çalışmıştır. Öğle vaktine doğru öyle acıkmışlar ki deme gitsin. İkisinin de açlıktan karınları zil çalmaktadır. Tahsin Usta şakacı biridir.
Öğle vakti olur. Ev sahibi, Tahsin Usta ve çırağına mükemmel bir sofra hazırlar. Tahsin Usta ve çırağı ellerini güzelce yıkadıktan sonra Eûzü Besmele çekerek sofraya otururlar.
Yemekler arasında kuru fasulye ve pilav vardır. Tahsin Ustanın canı, bu yemekler arasında soğan çeker. Hani bilirsiniz ya kuru fasulye yemeğinin ayrılmaz bir parçasıdır soğanlar. Tahsin Usta ev sahibi Ayşegül Hanımı çağırır:
“Ayşegül Hanım yemekleriniz mükemmel olmuş, yalnız bu kışın sizin soğanları soğuk vurmuş diyorlar doğru mu?” Der.
Ayşegül Hanım:
“Hayır, Tahsin Usta! Ne soğuğu Allah aşkına!”
Tahsin usta:
“Getir de soğanları öyleyse bir bakalım. Soğuk vurmuş mu yoksa vurmamış mı? Demiş.
Ayşegül Hanım soğanları sofraya koymuş.
Tahsin usta:
“Ayşegül Hanım, soğanları ne kadar da güzelmiş. Soğanlarınızı gerçekten de soğuk vurmamış.” Der.
Tahsin Usta ve çırağı enfes yemekleri güzelce yemişler, karınlarını doyurmuşlar. Tahsin Ustanın ve çırağının canı su içmek istemiş; sofraya bakmışlar sofrada ne sürahi, ne de bardak var.
Tahsin Usta çırağına seslenmiş.
“Ya oğlum! Su tesisatını döşerken, bütün suları kestin mi? Sofraya gelecek kadar su bıraksaydın ya!” demiş.
Ayşegül Hanım durumu fark etmiş ve:
“Tahsin Usta! Sen de her eksiğe bir laf buluyorsun hemen.” Demiş ve koşarak sürahiyi doldurmuş ve bir de bardak alarak sofraya gelmiş ve:
“Buyurun Tahsin Usta.” Demiş.
Tahsin Usta suyunu içtikten sonra:
“Çok şükür Elhamdülillâh.” demiş.
Yemekten sonra duâ yapmışlar ve Tahsin Usta Ayşegül Hanım’a:
“Ayşegül Hanım, Ellerine sağlık her şey çok güzeldi. Bakma sen benim patavatsızlığıma.” demiş.
26.04.2012
Akdağmadeni