1
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
993
Okunma

Biz insanlar ne kadar yalnızız değil mi?
Bazen kendimi işe yaramaz bir soytarı gibi hissediyorum. Sokaklarda serseri gibi dolaşıp yine aynı kapıya çıkıyor ve bir türlü şu saçma sapan huylarımdan vazgeçemiyorum. Acaba arılar sürekli bal yapmaktan sıkılmıyorlar mı? Sıkılmasalar da olur. Sonuçta biz insanların ömrü onlardan çok daha uzun.Ve hayatımız boyunca aynı şeyleri yapıyor, aynı şeyleri düşünüyoruz (Tabi bazılarımız hariç).
İlerleme ya da daha iyisini isteme yeteneğine sahip değiliz. Ve bu yeteneksizliğimizle ömrümüzün yarısını boş geçiriyor, ondan faydalanamıyoruz. Ve de tembelliğimiz de bunda çok etkili. Halbuki hayatlarını en anlamlı şekilde yaşayıp; en iyisini, her zaman en iyisini isteyen ne kadar çalışkan insanlar var. Onlar insansa biz neyiz diye düşünüyorum bazen. Çalışmak çok daha fazla çalışmak en iyi şekilde yaşamak isteyenlerin yaptığı bir şeydir.Şu görüp, ismini duyduğumuz zenginler in işleri güçleri yoktur, biz çalışıp onlara hizmet ederiz diye düşünürüz değil mi? Halbuki onlar bu haldeyse bizden çok daha çalıştıkları, tembellik yapmadıkları ve daha çok istedikleri, daha çok düşündükleri için zenginlikleri var.Oscar Wilde:’ Dünyayı, akıllılar yaşasın diye budalalar kurmuştur’ sözünde bunu açıkça ifade etmektedir.Bizim onlardan herhangi bir eksiğimiz yok.Sadece Yüce yaratcının bir tek biz insanlara verdiği düşünme yeteneğini kullanamıyoruz.Halbuki bunu yapamadığımız için eziliyor, hor görülüyoruz.
Biliyoruz ki hayat herkese eşit davranmıyor.Bu eşitsizliği önlemenin yolu düşünmektir. Sonra da uygulamaktır. Ve başarılı olanlar plan yapanlar değil; yaptığı planı uygulayanlardır. Bundan sonra en iyisini istemek gelir.Daha iyisi arzusu bizi tembellikten kurtarır.Çalışkanlığa ve ardından en güzeline hatta zenginliğe götürür.