- 755 Okunma
- 1 Yorum
- 1 Beğeni
GÂVUR OLSUN BU EVDE DURAN!
Yakışıklı genç Sofi Yusuf, güzel bir kız olan Elif’i sever ve ona âşık olur. Elif de güzel mi desem güzeldir. Sofi Yusuf, gönlünün sultanı bu hanım kızla evlenir. İkisi de birbirlerini çok sevmektedirler. Çifte kumru gibidirler.
Sofi Yusuf, Kur’an aşığıdır. Kur’an hafızlığı için çalışmaktadır. Yeni evlilerin günleri su gibi akıp gitmektedir. Sofi Yusuf Kur’an’dan icazet alabilmek için gece gündüz demeden Kur’an okumaktadır. Teze gelinle damat efendi bu aralar pek ilgilenememektedir.
Sofi Yusuf, sabah akşam Kur’an okumaktadır, çünkü hafızlık icazetini almak zorundadır. Tabi ki yeni gelinin de his ve arzuları vardır. Eşiyle konuşmak şakalaşmak ve zaman geçirmek ister. Gelin Hanım Elif, eşinin yanına her vardığında adeta eşi ondan kaçmaktadır. Damat Yusuf Efendi sabah akşam Kur’an okumaktadır. Bu durum gelinin canına tak demiştir artık. Sofi Yusuf, harıl harıl Kur’an okumaktadır.
Teze Gelin Elif, eşinin yanına varır; şakalaşıp cilve yapmak ister, ancak Sofi Yusuf; “hafızlık icazetini bitireceğim” diye gelin hanımın yüzüne bile bakmaz adeta gelinden kaçmaktadır.
Gelin Hanım dayanamaz artık; kocası Sofi Yusuf’a:
“Sabah Kur’an, akşam Kur’an; gâvur olsun bu evde duran. Yetti artık. Teze gelin oldum, benimle ilgilendiğin hiç yok” der ve babasının evine çekip gider.
Günler sonra Sofi Yusuf, üstün bir başarıyla hafızlık icazetini alır. Onun için bundan sonra sırada eşinin gönlünü almak vardır.
Eşinin yanına gider, dil döker, yalvarır bir türlü gelin hanımı ikna edemez. Elif Hanım inattır, Nuh der peygamber demez. Sofi Yusuf nerdeyse gelin hanımın evin önüne çadır kurar…
İki ailenin büyükleri araya girerek damatla gelin hanımı barıştırırlar. Aslın da gelin de sofi de bir birlerini delicesine sevmektedirler.
Gelin eve döndükten sonra Sofi Yusuf rahat bir nefes alır ve:
“Eşimin gönlünü almam, hafızlık icazet belgemi almamdan daha zor oldu. Eşiyle durumu zorda olanlara Allah yardım etsin.” der.
18. 02. 2010
Akdağmadeni