- 1810 Okunma
- 3 Yorum
- 0 Beğeni
Torunlarım MEHMET EFE ve ALYA ILGIN KURŞUN'a 23 Nisan mektuplarım...
Sevgili dostlarım aşağıda okuyacağınız veya okumadan şöyle bir bakıp geçeceğiniz satırları ben torunlarıma bırakılmak üzere kaleme almış bulunmaktayım. Ve bunu hep aynı tarihte yani 2007 23 Nisan tarihinden bu yana tekrarlarım. Burada ilk defa yayımlıyorum... Sizlerde görün okuyun,bende bir anı kalsın diye. E artık yaş kemali geçti... Kim bilir!!!...
-*-*--*-*--*-*--*-*--*-*--*-*--*-*--*-*--*-*--*-*--*-*--*-*--*-*--*-*-
23.04.2007 / İZMİR
Sevgili torunlarım, canlarım...
Siz; size verilmek üzere yazdığım bu metni okuduğunuzda “TÜRKİYE CUMHURİYETİ’ nin” kurucusu büyük ve dahi liderin “MUSTAFA KEMAL ATATÜRK’ÜN” çocuklara armağan ettiği, dünya uluslarının bile kabul edip kutladığı bu bayramın kaçıncısını kutluyor, kaç yaşında olacaksın bilmiyorum.
Bugün sevinçle, coşkuyla ve bir o kadar da gururla idrak ettiğimiz Ulusal Egemenlik ve Çocuk bayramı size, tüm milletimize ve milletimizin soluklarına muhtaç insanlık için iyiliklere, esenliklere, güzelliklere vesile olması adına bir kez daha kutlu olsun.
Türkiye Büyük Millet meclisinin açılış tarihi ile beraber egemenliğin milletin kalbine verildiği mutlu bir an olan bugüne gelinen süreçte, milletimizin ne gibi badireler atlattığını, ne gibi yıkılışların ve tarih sahnesinden silinmenin eşiğinden döndüğünü bugün hepimiz bilmekteyiz.
Ama daha ileriki yıllarda ne olur, bilinir mi bilinmez mi inan olsun ki tahmin edemiyorum canlarım. Ama ikinize güveniyorum, dedenizi mahcup etmez gözünü açık bırakmazsınız...
Yüzyılların geleneklerinden gelen bağlılıkla, türlü alışkanlık ve çağ dışı düşüncelerin esiri olduğumuz o yıllarda, kutsal Anadolu toprakları üzerinde esen sert rüzgârları ve bu rüzgârların bize bıraktığı hüzünlü sonuçları unutmayacağız. Unutma hatasını tekrarlamayacağımızın derin huzuru içerisinde, bugün Cumhuriyet ve onun temel ilkelerinin bekçileri olarak, muasır medeniyetler hedefindeki yolculuğumuza emniyet ve güven içerisinde devam etmekteyiz şimdilik…
Bütün şehitlerimizi, gazilerimizi, o acılı günlerin ardından, o sefaletin, o viraneliğin içinden ilelebet payidar kalacak, mevcudiyetimizin teminatı kıldığımız Türkiye Cumhuriyetini kuranları, onun aziz meclisinin gök kubbemiz altında açılışına şahit olanları şükranla ve saygıyla anıyoruz... Ve bu şükran, saygı, minnet duygularını ileride sizin de yad edeceğinizden eminim sevgili torunlarım...
23 Nisan 1920’de Anadolu’nun kalbinde yeşeren, Milli Egemenliğin sonsuzluğa kadar yaşayacak olan eşsiz sembolü Türkiye Büyük Millet Meclisinin açılışı ile birlikte ulus olarak az zamanda çok büyük işler başardık. Bugün başlangıç şartlarına ve içerisinde yer aldığımız mukaddes ülkülere baktığımızda, Mustafa Kemal Atatürk’ün büyüklüğü ve dehası göz kamaştırmaktadır. Onun batan bir imparatorluğun külleri arasından, milletinin eşsiz kabiliyetlerine güvenerek, irfanla kurduğu Türkiye Büyük Millet Meclisi sayesindedir ki, bugün ülkemizin dört bir yanında meydanlar haklı bir gururla, geleceğimizin eşsiz teminatı siz sevgili çocuklara armağan edilen bu kutsal günü, Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramını büyük bir şan ve şerefle kutlamaktadır.
19 Mayıs 1919’da Atatürk’ün Samsun’a çıkarak Milli Mücadeleyi başlatıp,23 Nisan 1923’te de “Hâkimiyet kayıtsız şartsız milletindir.”diyerek ilan ettiği bu yüce bayram, Türk milletine bırakılmış en büyük miras ve vazgeçilmez bir değerdir. Bu değerleri koruyacağınıza ve muhafaza edeceğinize olan güvencim sağlam temellere dayanmaktadır.
Bu temellerden birisi; babamın bizlere bıraktığı miras olan şerefli soyadımızdır…
Tertemiz kalplerinizde ulusumuzun vazgeçilmez değerlerinden biri olarak yaşayan Milli Egemenlik öyle bir ışıktır ki, onun karşısında zincirler erir, taç ve tahtlar yanar, yok olur.
Ve işte ben bir dede olarak bu ışığı o küçücük kalplerinizde şimdiden yaktığıma eminin. Çünkü benim babamda, dedemde sizin yaşınızdayken benim kalbimde o ışığı yakmışlardı. Hala yanıyor sönmedi. Şimdi sıra bende, görevimi yapıyor olmanın hazzını yaşıyorum sevgili torunlarım…
Biliyorum ki yaktığım bu Egemenlik ışığını sizde çocuklarınızda, torunlarınız da yakacaksınız.
Bu ışık hiç sönmesin dilerim… Eminim bundan ve mutluyum, gururluyum…
Türkiye Büyük Millet Meclisi, Türk milletinin asırlar süren aramalarının özeti ve onun bizzat kendisini idare etmek şuurunun canlı bir timsalidir. Türk milleti mukadderatını Büyük Millet Meclisinin kifayetli ve vatanperver eline verdiği günden itibaren karanlıkları sıyırıp kaldırmış ve ümitleri boğan felaketlerden milletin gözlerini kamaştıran güneşler ve zaferler çıkarmıştır Ve böylede devam edeceğine sizler sayesinde tüm kalbimle inanmaktayım…
Şunu da unutmayınız canlarım biz bu Cumhuriyetin emanetçisiyiz.
Onu sizler için emanet aldık sahipleri sizlersiniz. Günü geldiğinde emaneti gözümüz arkada kalmadan size teslim edeceğimizden eminim…
Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin kuruluş yıldönümü olan bu anlamlı gün, Türkiye Cumhuriyeti’nin en parlak sayfalarından birisi olarak tarihteki yerini almıştır. 23 Nisan 1920’de yakılan Hürriyet ve Demokrasi meşalesi ile bağımsızlığın kayıtsız şartsız Türk Milletinde olduğu tüm dünyaya duyurulmuştur. Meclisin kurulmasıyla demokrasiye geçişte büyük bir adım atılırken Gazi Mustafa Kemal’in bu anlamlı günü Dünya çocuklarına bayram olarak hediye etmesi ayrı bir kıvanç kaynağı olmuştur.
Evet, sevgili torunlarım, günü gelip bayrağı devraldığınız da bilesiniz ki;
Özgürlüğün de, eşitliğin de, adaletin de dayanağı ulusal egemenliktir.
Ulusal Egemenlik, ulusun namusudur, onurudur, şerefidir.
23 Nisan Ulusal Egemenlik Bayramı egemenliğin ulusta olduğu düşüncesinin kabul edildiği gündür. Çocuk bayramımızdır. Yarının büyükleri olan siz çocukların bayramıdır.
Siz ve sizin akranlarınız, sizler, hepiniz geleceğin bir gülü, yıldızı, bir mutluluk parıltısısınız!
Memleketi asıl aydınlığa boğacak olan sizlersiniz. Kendinizin ne kadar mühim, kıymetli olduğunu düşünerek ona göre çalışınız. Sizlerden çok şeyler bekliyoruz…
Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, öncelikle geleceğimizin teminatı olan çocuklarımıza ve tüm Ulusumuza kutlu olsun…
Sonsuz sevgilerimle canlarım,
Sizi Çok Seven Büyük Babanız
Ömer Sabri KURŞUN
Baharın mutlu günü/ Yurdumun kutlu günü/ Neşelerin düğünü/ Güzel 23 Nisan…
İnanarak yürekten/ Hız aldık Atatürk’ten/ Bizi ona yükselten/ Bir el 23 Nisan…
(23.04.2007 / İZMİR - Bu tarih bu mektupları yazmaya başladığım ilk tarihtir.)
YORUMLAR
Ömer Sabri KURŞUN
Çok memnun oldum bu mektubu okuduğunuza.. Demek ki sesimi duyura bilmişim. Tabiki torunlarım bunu daha anlayacak yaşta değiller. Fakat umuyorum benden sonra bir gün bunu görüp okuyacaklar...
Efe torunum bu yeni yasaya göre bu yıl okula başlayacak Alya torunum 5.5 ay küçük ondan.. O da seneye nasipse. Allah ömür verirse onuda göreceğim okula giderken...
Sevgim ve saygımla...
elif acar
Ömer Sabri KURŞUN
Sevgi ve ışıkla kalınız...
Davidoff
Yazınız güzeldi. Tekrar tebrik ederim.
Saygıyla.