Dağların Nûru
Dağların Nûru
Bir ateş yak... Işığınla aydınlansın
Yak ki ısınsın bu garip…
Ey! dağların nûru!
Beni yapayalnız bırakıp gitme
Işığınla aydınlatmıştın karanlıkları
Yine yansın ışığın.
Yapayalnız kaldığım mağaramda huzmelerin saçılsın…
Çok soğuk çıktı bugün. Bugün çok sert esti rüzgar.
Çok üşüdüm nûrum. Beyaz tülbentiyle odama gelen anam gibi,
gelseydin... Bir battaniye olsaydı ellerinde, örtseydin üzerime.
Sonra, bak; bugün hep gözlerime bir bulut çöktü.
"Yanmadan, pişmeden yazılmaz" derdin ya.. Yine dinlemedim seni. Kilitledim o mağaraya kendimi… Mum ışığında, elimde fakir kalemim, o garip hallerimi yazmadan edemedim.
---
Üç şey vardır, bunlar gösteriş için olmaz:
İnsan gösteriş için dağların zirvelerine çıkamaz. Zirvelere tırmanırken bunu anladım.
İnsan gösteriş için yazamaz. Yazarken de buna inandım.
İnsan desinler diye ölemez. Yaşarken de bunu öğrendim.
"İçine kapan...Önce yan...
Yan ateşlerde...
Kuş gibi kursağa çiğ kus...
Koyun gibi kay süt ver..." dedi Nûr.
…
Fikret Şimşek
*****
Gösterişin hükmü geçmez o ülkelerde!...
Çünkü dağ, yazı ve ölüm; üçü de çağırır insanı... zamanı onlar belirler...
Özellikle "şairler" diyor Nietzsche, "...ince duygulara kapıldıklarında, inanırlar bizzat doğanın kendilerine aşık olduğuna..." Çoğu kez de çağıran ve tutsak eden "dağ"dır...
Şiir ise, cennetten kovulup yazarının kollarına düşen...O ki şairi öldürüp kendini yaşatmakla yükümlüdür!...
Üstelik bilir ve bildirir ölmenin anlamını; doğmak için yeniden ve doğurmak için tabii ki....
Hiçbir yerde olmadığı kadar "son"suzluk hükmeder bu üç alemde...
Naime Erlaçin , Hanımın yaptığı bir yorumdur.
**** ****
Dağların Nûru/ II
Nasıl güzelsiniz
Gözlerimde şimdi sağanak
Mektubunuz ıslandı
Kaç kez; ’hakkını helal et’ dediniz bu fakire
Kaç kez yüreğimi titrettiniz o melek hallerinizle
Eyvallah
Ümmiliğinde anın içim hoş oldu
Karanlık gecelerimde vuslatım hayalinizle
Girdim o mağaraya
Hep orayı arıyordum
Orayı
Mum ışığında okudum mektubunuzu
Küt küt attı yüreğim....
Kaf Dağın’da bir pınar varmış. İçenler başka alemlere dalarmış...
Billûr dereler akarmış. Akasyalar, manolyalar... Çeşit çeşit, daha nice çiçekler...
Ah! her yer anber kokarmış. Bülbüller ötermiş. Ceylanlar koşarmış özgürce ormanlarında.
Orda hiç gam olmazmış. Orda yalnız aşkı yaşarmış sevgililer. Orda nûrlar saçılırmış gecelerde. İsterse çıkarmış ayyuka aşıklar. En parlak yıldızın altında öpüşürler, koklaşırlarmış. Rüzgâr alır uçururmuş bulutlarda. Muhabbetleri hiç bitmezmiş.
Onlar karanlıkta da olsa, hep görürlermiş birbirini.
Hani; "Çağır beni... Çağır gelirim " derdin ya...
Ah be yâr!... Ah...
Ne derindi...
Figan yırtıldı sesim...
Duymadın... Duymadın...
Koklayamadım saçlarını...
Kanayan yerlerini saramadım...
Öpemedim doya doya....
Duyuyor musun Gül yüzlüm! yine cenneti solu… Gel gayrı... Gel...
Hakkını helâl et... İçirdiklerine... Verdiklerine Yaradan’ım bir yerine bin versin.
Fikret Şimşek
YORUMLAR
Üç şey vardır, bunlar gösteriş için olmaz:
İnsan gösteriş için dağların zirvelerine çıkamaz. Zirvelere tırmanırken bunu anladım.
İnsan gösteriş için yazamaz. Yazarken de buna inandım.
İnsan desinler diye ölemez. Yaşarken de bunu öğrendim.
"İçine kapan...Önce yan...
Yan ateşlerde...
Kuş gibi kursağa çiğ kus...
Koyun gibi kay süt ver..." dedi Nûr.
bu kadar güzel bir yazıya nasıl yorum yapılabilir ki.. harikaydı..kutlarım..dağların nuru hep aydınlatmaya devam etsin...güzel yüreğinizi..saygılar selamlar..
üç şey vardır. bunlar gösteriş için olmaz;
insan gösteriş için dağların yücelerine çıkamaz. dağlara tırmanırken buna inandım.
insan gösteriş için yazamaz. yazarken de bunu anladım.
bir insan desinler diye ölemez. yaşarken de bunu öğrendim.
"içine kapan
önce yan
yan ateşlerde...
kuş gibi kursağa çiğ kusma
koyun gibi kay süt ver" dedi nur.
BUNUN ÜSTÜNE NE SÖLENİRKİ BİLEMİYORUM. İYİKİ VARSİN
özümüzde yapayalnız kalmışken her kim sevgisini nebze nebze akıtmış da sindirmişse içimize ...an be an onun nuru bizden dağılır dışarı ...bazen ses, bazen davranış..bazen şiir olarak...taşacak ki gönlün dağılacaksan zerre zerre toprağa..yanacaksın ki yandığını bileceksin...ellerinden fışkıracak sen oluşu sevilenin...ve bileceksin ki ışığının şavkı vurur dağlara..ışır o mağara...gönül selinde yıkanan ruhlar, susmazmış..susma şair. yaz ki savrulalım rüzgarınla ...
üç şey vardır. bunlar gösteriş için olmaz;
insan gösteriş için dağların yücelerine çıkamaz. dağlara tırmanırken buna inandım.
insan gösteriş için yazamaz. yazarken de bunu anladım.
bir insan desinler diye ölemez. yaşarken de bunu öğrendim.
Keşke bu sözü herkes benimsese...
Dağların nuru seni hiö bırakmasın sevgili dostum
''üç şey vardır. bunlar gösteriş için olmaz;
insan gösteriş için dağların yücelerine çıkamaz. dağlara tırmanırken buna inandım.
insan gösteriş için yazamaz. yazarken de bunu anladım.
bir insan desinler diye ölemez. yaşarken de bunu öğrendim.''
Harika üç şey öğrendim...