Gecenin Seyri
Gündüzleri rüya görmemizden kaynaklanıyordu belki de hayatı gece yaşadığımızı hissetmemiz. Belki de karanlığın aydınlıktan artan pisliklerini nasıl temizlediğini görmemiz ve rüzgarın ağaçlarla yaptığı besteyi dinlerken yıldızlara aşık oluşumuzdu. Mamafih, bizim için güneş battıktan sonra ışık vermeye başlıyordu. Gecemizin başlangıcı herkes uyurken penceresi hafif aralanmış ve saatin fısıldamasının duvarlarda yaptığı içindeki ışığı gökyüzündeki inci tanelerinden alan bir odada yalnız kalmamızdı.
Biz çoğu zaman bazı duyguları hissedemiyoruz. Karanlıkla yalnız kaldığımızda hissetmeye başlıyoruz. İçimizdeki bizden daha yalnız kalmış çocuğun sesi damarlarımızda dolaşıyor. Gündüzleri sesini duyamadığımız o duygu gecenin ortasında esir alıyor. Hayal kurmaya zorluyor bizi ve dört duvar arasından alıp dolunayın tepesine taşıyor.
Bir akvaryumu hayranlıkla seyreder gibi dünyayı da öyle seyre dalıyoruz. Birden aklımıza kendimizden sonra yalnız kalmak istediğimiz geldiğinde içimizdeki o çocuk üç harfi ahenkle söylemeye başlamıştı.
Bu sırada güneş yüzünü karanlığa çeviriyordu. Gece sustu, çocuk kaçtı. Bizde hayatımıza bir sonraki gün batımına kadar ara verip aydınlıkla beraber rüyaya daldık..
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.