KİTAP
MÜZİK
ATÖLYE
- 1842 Okunma
- 7 Yorum
- 0 Beğeni
BULANIK SULAR...
Dibi görünmeyen sular tehlikelidir derler. Öylemidir gerçekten?
Her bilinmeyen insanda merak uyandırmaz mı? Aşk bir muamma siyah ile beyaz arasında ama hiç gri olmayan. Kimine göre bin bir çiçeğin açtığı bir cennet bahçesi. Kimine göre de cehennemin karanlıklarında harlanan bir ateş. Peki duygularım nerede?
Düşünüyorum seven nerede? Sevdiğinde olduğunu söylediğinde ne kadar onda olabiliyor? İki aşk arasında bir gezgin mi olmuş kararsızlığının karmaşasında kayıp olmak üzere ilerleyen. Yoksa kendi korkularını gizlemek için mi bulanık derin sulardayım der? Her karanlığın bir aydınlığı her bulanıklığın bir duruluğu vardır. Konu aşk olunca iş biraz karışıyor, sanırım en çok yalan söylene en çok gizemi içinde barındıran ve aleni yaşanmaktan korkulan duygu bu olsa gerek.
Bir de korkular var kim ne anlar ya da kim ne der işte bunu ben anlamadım seviyor isem neden gizleneyim ki? Bu sevgi değil mi beni bulanık sulardan çekip alan? Yaş ilerledikçe daha iyi anlıyorum biz millet olarak sevmesini sevilmesini bilmiyoruz ve de asla öğrenemeyeceğiz ...
Belki biliyoruz da kendimize dahi itiraf edemiyoruz ....
YORUMLAR
Değerli üstad bizler millet olarak medeni cesareti kırılmış bir toplumuz,o nedenle sindirilmiş ve korkutulmuş bir toplum olarak uyanma zamanı geldi diyorum.güzeldi kaleminiz daim olsun.
saygı ve selamlarımla
Sevmeyi bilmiyoruz canım insan olarak. Bir gün öğrenirsek eğer her şey çok daha güzel olacak.
Yüreğine sağlık papatyam çok güzeldi. Sevgilerimle...
Seher_Yeli S.ZerrinAktaş
Hoş geldin abim. Okudum çok haklısın.Öğreneceğiz zamanla inşallah. Zaman da ne kadar kaldıysa artık:))))
Çok anlamlı ve düşündüren bir yazı, yüreğine sağlık kendi adıma söylüyorum, ne sevmeyi becere bildim ne de gerçek anlamda sevildim, belkide insanlara olan güvenimi yitirmişliğimden, sevgiye ve aşka inancım kalmadığı içindir, kutlarım canım...
UMUT ve DOSTCA
güzel ve manidar bir yazı.
aşk üzerine ne söylense sanırım az gelmekte.
Milletin bir özelliği güzel vurgulanmış.
İşin özü toplum olrak henüz insanı bütün olarak kabul edemiyoruz.Kendi düşüncelerimizle başkalarının düşünmesini ve davranışını bekliyoruz.Bireylerin her anlamda özgür düşünmelerinin önü açık değil.
topum baskıları,töreler din, maalesef Acaba KİM NE DER sorusunu akılda tutarak beynin düşünce kısmının önüne geçmekte.
Orta doğu ve Asya toplumları henüz bireyin hür düşünce kavramına ulaşmasına engel olan kültür yapılarından kurtulamadı.
Batı toplumlarında bu konu çoktan aşıldı.Kalkınmışlık sanırım buradan başlamakta.Bireyin insan olarak değer bulması sorunların çoğunu aşmakta.
Kaleminizi kutlarım.
Sevgili dost aslında biz millet olarak medeni cesarete sahip değiliz,o ulvi olgu olan sevmeyi bazen beceremiyor,çoğu kezde yaşasak bile dile getiremiyoruz,dile getirilmeyen sevginin ise hiç bir değeri yok demektir.Çok yerinde tesbitler vardı güzel yazınızda,kutluyorum yüreğinizi ve kaleminizi.Saygılar,selamlar.
