- 991 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
İlk Televizyon
Yıl 1976 eve yeni bir Televizyon almış keyfini sürüyor, her akşam karşısından kalkmıyor, istiyorduk ki hiç kapanmasın ama gece 24.00 de İstiklal Marşı ile kapanıyordu.
Bazı günlerde Tv.de köy hayatını anlatan biraz drama biraz komedi ve fazlaca acıklı olan filmler izleniyor,günlerce bu film hakkında konuşuluyor,yorumlar yapılıyordu.Mutluyduk çünkü hemen her akşam aile toplanıp Televizyon karşısında bile olunsa bir arada oluyorduk.Bu o zamanların küçük yerleşim yerlerinde en önde gelen zevkler arasındaydı.Mutluyduk çünkü o zamanlar komşuluk ve aile ilişkileri çok yoğun oluyordu.Öyle Uzaktan kumanda falan da yoktu. Yoktu kanal tekti.Her ne yayınlanıyorsa onu izlerdik.
Bu Televizyon günlerinden bir gün Televizyonun karşısında sıra ile dizilmiş Sinema filmi izliyorduk.Evde bayağı kalabalık bir izleyici vardı.Sayarsam; Annem,Teyzem,Teyzemin üç kızı,Teyzemin büyük kızının oğlu,Ağabeyim,ben ve benden başka üç kardeşim daha var.Film de öyle bir sahne vardı ki benim haricimde herkes ağlıyordu.Ben ise onlara bakarak ağladıkları için gülüyordum.Hatta onlara biraz sitem birazda alaycı bir tavırla ’Yahu bu bir film,o sahne de yapmacık bir hikaye siz neden ağlıyorsunuz’dedim ama keşke demeseydim.Orada bir tek küçüklerimden fırça yemedim! Bini bir para olan fırçadan sonra bende duygu olmadığını,benim kalpsiz ve Ruhsuz olduğumu dahi söylediler.Evet bu gibi filmlerde her nedense duygulanmazdım.
Duygulanamazdım.Halbuki ben duygusal bir insan olduğumu sanıyordum.O zamanlar her nedense demek ki beni duygulandıracak pek önemli bir gelişmeler yaşamamıştım.
Şimdi Yıl 2012 zaman zaman Televizyon karşısına geçer hoşuma giden filmler varsa seyrederim.Şair demiş ya’ her telden çalarım’ bende Film konusunda ve elimde kumandayla seçerim.Seyrettiğim Film de eğer duygulu bir sahne varsa o zaman kendimi tutamam,hatta ağlayacak dereceye gelirim.Film de birisi acıklı bir şekilde Anne,Baba veya evladım dese hüzünlenir gözlerim yaşlanır açıkcası zaman zaman ağlarım.
Yoksa 1976 yılındaki filimlermi benim için çok basit geliyordu! Ya da şimdiki filmlermi çok hüzün dolu çevriliyor!
Haydi oradan sende,diyemiyorsun ki ben artık yaşlanmaya başladım.Birisi gelse ’Gözünün üzerinde kaşın var’dese bile ağlayacaksın.
YORUMLAR
Yıl 1987...
Diyarbaır/ Çınar ilçenin bir köyünde ikamet etmekteydim; vizontele ile tanışmam 1978 yılında yatılı okulun lokalinde kaçak olarak (dışarda pencerelere tırmanarak) izlemiştim.
70 hanelik köyde sadece bir evde siyah-beyaz televizyon vardı. Tvisi olan evin sahibinin oğluyla arkadaş olduğum için her gün Tv izleme şansım vardı fakat Cumartesi akşamı "YERLİ SİNEMA" kuşağı olduğunda köyün yarısı o gece saat 11 lere kadar bekler filmi izlerdik. odada bazen 50 bazen 70 kişi olurduk. Tabi bu kalabalıklaşma bazen ev sahibini kızdırıyor gece 12 e sarkan filmi yarıdan bırakmak zorunda kalıyorduk.
Mahrumiyet vardı fakat huzurumuz da her zaman vardı.
1987 yılında köye elektrikler gelmesi bir bayram havası olarak yaklaşık bir ay sürmüştü. Şimdi her evde 2-3 plazma Tv ler, bilgisayarlar yerini almıştır.
O günleri özlememek elden değil...
Teşekkürler, geçmişe bir yolculuk oldu.
Sezai KAYA DeliGarip
Sayfama sefalar getirdiniz.Sağolun.