Güncelleniyor Çevrimdışı Kalan Sevda Programların Vislina
23.23.2011
hayrettin taylan
Ezbersiz özlemlerin sayhalarında yüreğimin sayfaları yırtık.
-Eşliğinde eş olmak, eşliğinde bir ömre yavru umutları beslemek için yaşanırlığın iz düşümünde düşlerim arttı.
-Meçhul hayalde ele ele tutulmuşluğun filmi çekilse. Sevinçten akan damlaların senaryonun akışını değiştirse, bir de benim için ağlayışın gişe rekorları kıran filmi çekilse. Bitmese seni izlemem, hep seninle kalsa bu hayali film. Sonu hiçbir filme benzemesin.
-Filmin sonunda herkes kavuşuyor ya .Bizim ki öyle olmasın.Film kavuşmamızla başlasın, ayrılmamızla devam etsin. Ben ayrılmaları çok seviyorum .Sonra hiçbir araya gelmesek ;ama öyle bir tesadüf ve mecburiyet bizi yeniden bir araya getirse.
-Rehin bıraktım ben kavuşmaları. Irkı yoktu bu acının. Kitapsızdı pişmanlığım.Yeniden bir kitap yazacak mecalim yoktu.
Gitmelerin emanetçisinde sevgin hazinen kalmış. Gittiğin her gün hesabıma yazılmış.
-Almaya gittim senden habersiz olmaz dedi kaderin cilvesi. Cilveni orada da gördüm.
Bir gün içinde bir gün, bir gün için bir gül türetiyorum .Kokunu alıştırmak için.Kokunla sensizliğin havasızlığını yaşamak için.
güle kokunu bırakıp gittin
özledikçe keskin kokun yayılıyor yüreğime
sen koktukça yaramın dikenleri batıyor sineme
iki damla
bir söz
gittiğin eylülün sonu dizeleniyor bahtımın sayfasında
ağlamaklı gidişin sıralanıyor sızılarımın dibinde
yusuf olup ağlıyorum
anla be züleyha ’nın aşk kızı!
içten içe, aşktan aşka,dünyandan dünyaya yayılıyor kokun
vazgeçilmezlerin üstüne
bir gün gelmelerin yoluna
bir ben üstüne siniyorsun
Ucu ucuna yetiştiğim amansızlığın amasıyım. Görüyoru görüyorum ;ama sen yoksan göremiyorum seninle görülmemişliği.
Hayaller beni senle görmüşler.Şaşırdım.Oysa hayalimden çıkmıştın, başka ideaların sanrılarındaydı.
-Delirmişliğin belleğini dolduruyordu içimde güncellenen aşk programlarını.
-Virüslerini varislerine bırakıyor çevrimdışı kaldığım zamanlarda.
Sevmek duvarında neler yazıyorsun diye soruyorsun.
Oysa içsel sancıyı kaldırmıyor başka sevgililer. Başka sevgili değil meramlarımda koynunu yayan koyunlar.
-Dönüşsüz bir yolculuğun sonunda , sonumun yolunu kendi sonuyla çizen bir sevda yolculuğunun yolsuz, sensiz, aşksız, istemsiz, izmsiz, isimsiz, kemiksiz , özün seyri başlıyor.
Bir gidişin akustiğinde yitip giden gidemeyenlerim var. Gidemeyenlerin kokusunu taşır gülüm. Gülümü büyüten gülümdür.
Kokladıkça kendimi buldum, kendimi kokladım.Misk- amberlere gerek yok. Gül kokun kalmış, kalmışların hayrıyla yaşıyorum.
yalnızların türküsünü çalışıyorsun sevda frekansından
seni göremeyişimin yamyamları yiyor yaralarımı
yokluğuna ve sonsuzluğa yayılıyor kokun
gül koklayacak günlerimiz sayıklanıyor vuslat sayacından
çetelesini uunutuyor bekleyiş
ya bugünsün
ya yarın
ya da yârim
veyahut ölümsüz kokacağız gülüm
-Gitmek ölümden önce geldiği için yetim aylığı bağladı uğurların.
Kâbuslarını mebus yaptı gecelerin. Hecelere gerek yok.
Karanlığın arasında araların var.
Ben gelmek istedim yaralarımın arasındaki mezarlıklardan.
-Senin uğruna öldürdüğüm güzellerin kabirlerini görünce irkildim, korktum.
-Türküler söyledim, Sunalar uyandı. Evvelin ezeline ecel olmasın şair.
-Gidenin gözü ecrinde. Sen mahşerini bu dünyada kurmuşsun deyiverdi.
Yaşamı sana ne kadar benzetmişim. Bir dünya kurdum birin üstüne
Bütün birimleri senin üstünde kurulu, bütün iklimleri senin esintilerine bağlı.
-Balkanlar’dan gelen soğuk hava kütlen ciğerime yerleşik ısılar bıraktı.
-Sibirya’dan gelen soğuk hava kütlen , kütlesini gelişine saklamış olmalı. Bütün hıncı Ankara’ya kadar uzanıyor.
-Ankara’yı sevmek isterdim ;ama soğuklarından nasıl severim bilemedim.
İçinde özlerimin yakıldığı kentlerin var. Çok uzakları küle çeviren demleri kalmadı. Yakılmış yakılışlarım var yıkılmışların üstüne.Üstüne alamadığın istencil yanılgılarım var.
-Morarmış morlarım var allı pullu yaşadığın zamanlarda. Kanatlarını meçhule taşıyan geç kalınmışlıklarımız var.Şimdi sendeyim, senden sonra bende kalanların yaşanmışlıklarda sessiz kaldığım kalışlar var.
*Temyiz edilmiş hislerin arasına duygularını isteyen bir “ben “ var.
-Gülüne alışmış, gülünden kalana alışmış, alışamadıklarıma alışmış özel ve özerk bir kokunun sonundayım.
Anla beni gül okulum.
çetelesini uunutuyor bekleyiş
ya bugünsün
ya yarın
ya da yârim
veyahut ölümsüz kokacağız gülüm
YORUMLAR
Bu sevgi ne kadar yormuş şairi, içini harman yeri eylemiş.Kuvvetli bir kalem, kelimeleri raks ettiriyor.
Gel gitler yaşıyor lakin mutsuzluğu kanıksamış.Öğle olmasa idi bu şahaser nasıl oluşur du ?
Yüreği kaleme döktürüp, tablo yapan azizim çoook beğendim.
Kutlarım en kocamanından.Sevgi ile kalın.