- 809 Okunma
- 4 Yorum
- 0 Beğeni
SÖZÜN ÖZÜ !!!
Sırtına iki çuval yüklediği devesini ,çölde sürüp giden bir bedevi,ayağı yalın,üstü başı perişan bir dervişe rastlar.Bedevi bu dervişin onun yanında yürümesini istemez ama gideceği yol o kadar uzundur ki sesini çıkarmaz.
Birlikte yola devam ederken,derviş çuvallarda ne olduğunu sorar,Çuvalların birinde buğday,diğerinde ise kum olduğunu öğrenir.Derviş kumu neden taşıdığını sorunca,bedevi;hayvanın sırtında dengeyi sağlamak için buğday çuvalına karşılık kum yüklediğini söyler.
Derviş,bedeviye, kumu boşaltıp,buğday torbasını ikiye bölmesini,böylece yükü hafifleyen devenin üzerine kendisinin de binebileceğini söyler,bedevi de aynısını yapar.
Bu işe çok sevinen bedevi;bu adam olsa olsa kılık değiştiren bir devlet adamı,yada çok zengin birisidir diye düşünür.
Dervişin bunların hiçbiri olmadığını parasız,pulsuz,malsız mülksüz bir adam olduğunu öğrenince ,devesini çöktürür, buğdayı tekrar bir çuvala doldurup,diğer çuvala yine kum koyar ,deveden iner ve dervişe :
- ben seni adam sanmıştım,oysaki sen çulsuzun tekisin,ne paran ne pulun var sen kimsin ki ben senin sözünü dinleyeyim der.
Derviş hiç oralı bile olmaz ve bedeviye :
-sen kendine bak der,her üstüne çuval geçiren adam olsa idi,senin gibi ahmaklar olmazdı der.
Bu hikayeyi bana canım babam ilk öğretmen olduğumda Rize’ ye giderken otobüste anlatmış ve bana
- kızım sakın ola ki meslek hayatın boyunca insanları küçümseme,senin bir makamın var diye insanları hor görme ,herkese sevgiyle ve saygıyla yaklaş,önemli olan makam mevki,üst ,baş değil, insan olmaktır demişti.
Evet güncel hayatımızda insanları makamlarına ,mevkilerine ve kıyafetlerine göre karşılarız…Ama biraz sohbet edip ne olduğunu anlayınca konuşma ve tavrına göre de uğurlarız.Etrafımızda şık giyimli ve insanların daha rağbet gördükleri herkes tarafından görülmektedir.Bu şık giyimli insanlara daha özen gösterilir.Oysaki üstü başı perişan nice insanlar vardır ki içinde ne cevherler yatmakta.Ama biz farkına bile varmayız.Bırakın onların sözüne değer vermeyi,onları suçlar,eleştirir,hatta yerden yere vururuz.Oysaki her insanın bir marifeti vardır.Ve ondan öğreneceğimiz bir şeyler mutlaka vardır.
İnsanın doğası gereği kendimizden başka herkesi eleştirir,yargılar,küçümser ve hatta aşağılarız.Zaman zaman herkes yapar bunu…Kırmak ,eleştirmek,incitmek bir güvercine benzer eninde sonunda o güvercin bir gün evine geri döner.Yani bir gün herkes o acımasız eleştirilere maruz kalabilir.
Değiştirmek ,geliştirmek,düzene sokmak istediğimiz birisi mi var ?Ne kadar güzel ;neden önce kendimizden başlamıyoruz?Neden önce kendi hatalarımızı,düzeltmiyoruz.Saplantı haline gelen bazı doğru bildiğimiz yanlışlarımızı düzeltmiyoruz.
Değerli insan önce kendi kendiyle savaşır bence,kendini geliştirir,Evinin önündeki çöpü görmeyen bir insanın,komşunun damındaki karı görmesi ,eleştirmesi çok komik olur bence.
Herkesin bir yaşam tarzı var.Zengin nasıl zenginliğinden dolayı sorgulanmıyorsa,fakirde bu durumundan dolayı suçlanmamalıdır.Üzerlerinde elbise var içlerinde insan yok derler ya ne kadar güzel bir sözdür.
Unutmayalım ki eleştiri,kırmak ,incitmek,çok zararlı bir kıvılcımdır.Önce için için tutuşur sonrada patlar.Makamların mevkilerin gelip geçici olduğunu unutmayalım…Düşmez kalmaz bir Allah’dır….Para pul sağlık sıhhat iç huzur vermiyorsa ,kendi malını sağlıkla yiyemiyorsan ,o mal zenginlik senin değildir zaten.Unutmayalım ki büyük İnsanların büyüklüğü,küçük insanlarla kurduğu etkileşimden belli olur.
Ve yine unutmayalım ki ALLAH-U TEALA bile insanı yaşamının son gününe kadar yargılamıyor.
Sağlıkla, huzurla, dostlukla, kalınız.
Birgül OTLU AHLAT 10 mayıs 2000
YORUMLAR
şair demişki
^^^ŞAKİR HOR BAKMA VİRANEYE,,,,DEFİNEYE MALİK VİRANELER VAR^^^^ sayın yazar o meşhur hikayede ki oglum vali olmazsın degil adam olamazsın dedim öyküsünü,,,^^^^^^Bu hikayeyi bana canım babam ilk öğretmen olduğumda Rize’ ye giderken otobüste anlatmış ve bana
- kızım sakın ola ki meslek hayatın boyunca insanları küçümseme,senin bir makamın var diye insanları hor görme ,herkese sevgiyle ve saygıyla yaklaş,önemli olan makam mevki,üst ,baş değil, insan olmaktır demişti.^^^^^^ o yolculukta adam olan adam gibi adama ispat etmiş yazar...Ne bahtiyardır böyle adam olan evlada sahip olan babaya...ne bahtiyardır ki o baba yazdıgı paragraf ve cümlelerin satır aralarında -ADAM GİBİ ADAM - olan hanımefendi yazarımıza..
ALKIŞLIYOR VE KUTLUYORUM EFENDİM
Birgül OTLU
güzel sözlerinizle güzel yüreğinzile sayfamda ışık oldunuz
hep olun emiiiiiiii