- 1074 Okunma
- 8 Yorum
- 0 Beğeni
Benim Değilsin
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
Benim değilsin, başkasını seviyorsun diye küsmedim asla sana. Sırt çevirmedim ara sıra açıp baktığım resimlerdeki gülüşlerine. Hâlâ bir insan nasıl bu kadar güzel olabilir diye düşünüyorum, bir o kadar mağrur ve masum.. Nasıl olur ?
Böyle olması gerekiyormuş diyorum sonra, ha bire tekrara aldığım iç sesimle. Dinledikçe acıtan, içimi burkan gözü kör olasıca şarkılar gibi. Sustuklarım, kuduz bir fare gibi kemiriyor içimi. Kulaklarımın duymasından korkuyorum bu gerçeği, çünkü inanmazlar! İnanmıyorum. Sakinleşmeye çalışıyorum, yarı yalanlarla avutuyorum kendimi; ’Sana güveniyorum, çünkü; sen çok tecrübelisin, nice adamlar eskittin, bu yüzden her şeyi benden daha iyi bilirsin..’
Ama mazur gör, imkanı olmadığı hâlde hâlâ hayalini kuruyorum bir araya geldiğimizin, mutlu bir çift gibi görüyorum bizi.. Bembeyaz bir masaya oturuyoruz, memur var, gülümsüyor karşımızda. Evet’i ve alkışları duyuyorum bi ara. Sizinkiler, en çok da kardeşin tatlı tatlı bağırıyor sana ’abla ayağına bas’ diye. Basıyorsun ve ayağımı eskisinden daha iyi hissediyorum.Ayakkabılarım hiç toz olmuyor, kirlenmiyor. Daha da parlıyor; yabancısı olduğum mutluluğun şatafatlı rengiyle boyuyorsun sanki. Duvağını kaldırıyorum, ilk defa öpeceğimden seni; kalbim çarpıyor, kırılıyor göğüs kafesim çünkü göz göze geliyoruz mesafeler en aza iniyor. Ama, ama o adam giriyor sonra araya, tüylü kollarıyla elinden tutup, zorla alıp götürüyor seni rüyalarımdan da. Kendimi tarifi imkansız bi şekilde yalnız hissediyorum, ağlıyorum. Köşeye sıkıştırılıyorum, tecavüz ediyorlar herkesten sakladığım masum düşlerime. Düşlerim kanıyor, bakire bir hayal bile kalmıyor bilinçaltımda. Bi linç altındayım. Utanıyorum, en çok da ölmek istiyorum. Kan ter içinde açıyorum birden gözümü, biliyorum çapaklar yine acıtıyor ve zorluyor uykularımda ağlıyorsam. Yastığım ıslak, gözlerimse kan çanağı. Kızarıyor, çok acıyor, kabus sonrası uyku tutmayınca, sabahlayınca; bir kez daha ölüyorum uğruna..
Kendimi suçlu gibi hissediyorum, o artık başkasının, sevmemeliyim diyorum kendime. Hiç dinlemiyor beni, kendim bile.. Bağırıyorum, çağırıyorum, küfürler bile ediyorum isyanlarla. İntihara kalkışıyorum sonra, günahlarıma günah ekleniyor.. Yani sonu cehennem olacak ömrümün. Meleğim, cehennemde de görüşemeyiz ki..
Toparlamaya çalışıyorum kendimi dağıldığım yerden, yerlerden. Mutluluklar diliyorum çokca, avuçlarım ağrıyana kadar dualar ediyorum sana. Ayrılmayın diye ya da beni ayırın ortadan ikiye. Çünkü böyle yaşamak çok acı, çünkü böyle yaşamak ölmekten beter. Ölüme alışamıyorum. Bir müddet sonra Azrail de konuşmuyor benimle, oturduğum banklar ısıtmıyor bedenimi. Herkes yabancı, her şey soğuk. Kendime en yakın paslı, ucuz bir jileti görüyorum bir milyoncudan aldığım. Bileğime değiyor, kanımı akıtıyor. Öyle ısınıyorum ki, öyle ısıtıyorki beni. Rahatlıyorum, gözlerim kapanıyor sana daha çok yaklaşıyorum. Dokunuyorum sana ve ruhlarımız bile sevişiyor hatta. Son sözlerin ne diyorlar, önce susuyorum, ruhum çıkıyor; seni seviyorum..
Ahmet Kastancı
YORUMLAR
Tebrikler genç kalem harika bir deneme örneğiydi.Farklı yerde de okudum selamlar
Ahmet Kastancı
Emeginize ve yüreginize saglık akıcı bir kalemle anlatılmış yürek sesiniz başarılarınız daim olsun tebrik ediyorum saygılarımla...