Hepimiz Sivaslıyız...
Sivas’ta hiç akrabam, tanıdığım yok.
Gitmişliğim de yoktur. Bir tek 1982 yılında Erzincan’da askerden terhis olduktan sonra, dönüşte bir gece vakti geçtim Sivas’tan… Hayal-mayal hatırladığım her şehirdekilere benzer evler, sokaklar…
Sivas deyince aklıma Pir Sultan gelir. “Sivas ellerinde sazım çalınır” nağmeleri…
Bir de 2 Temmuz 1993… 36 aydının yakıldığı Madımak katliamı.. Edip Akbayram’ın sesiyle;
Güneşin ak yüzüne bir duman çöktü
Bir türkü çığlıkla ateşe düştü
Kuytu bir köşede bir çiçek küstü
Döktü yaprağını boynunu büktü
Şu Sivas’ın elinde sazım çalınmaz
Güllerim yandı yüreğim dayanmaz
Kararmış yüreğin hiç ışığı olmaz
Bilmez misin ki türküler yanmaz
Günü gelir sanma hesap sorulmaz
Dayanır kapına pir sultan ölmez
Şu Sivas’ın elinde sazım çalınmaz
Güllerim yandı yüreğim dayanmaz
Pir Sultan “Sazım çalınır” der de, Edip Akbayram “Sivas ellerinde sazım çalınmaz” diye ağıtlar okur, katledilen aydınların ardından…
X X X
Sivas’ın adı bugünlerde futbolla anılıyor.
Katliam gibi bir maç sonrası da yıllar yılı futbolda anılmıştı Sivas’ın adı. 17 Eylül 1967’de Kayseri’de Kayserispor ile Sivasspor maç yapıyor. Her iki takım da Birinci Lig’e çıkmakta iddialı. Stada 15 bin Kayserili, 3 bin Sivaslı taraftar var. O gün sabahtan itibaren şehir gergin… O gerginlik stada da yansıyor. Maçın Malatyalı hakemine Sivaslılar güvenmiyor. Nitekim maçın başlarında Sivas’ın attığı bir golü saymıyor hakem. Ardından Oktay’la 1-0 öne geçiyor Kayseri. Devre arasında olaylar başlıyor. Sivasspor takımı sahadan zor kaçırılıyor. 18 bin seyirce arasında taşlı-sopalı büyük bir savaş başlıyor… Ve, tam 43 ölü…
Yıllar yılı sürüyor iki komşu kent arasındaki gerginlik.
X X X
1965 yılında kurulan Sivasspor, ikinci ve üçüncü lig arasında defalarca gelip gittikten ve birkaç kez de birinci lige çıktıktan sonra; son olarak 2004-2005 sezonunda İkinci Lig A kategorisini şampiyon bitirerek, Süper Lig’e çıkar. 2007-2008 sezonunda da ilk yarıyı gol averajıyla Fenerbahçe’nin önünde lider bitirir. İkinci yarının ilk iki maçını da kazanarak, liderliğini sürdürür.
Son 2 aya kadar “şampiyonlukta iddialı değiliz” diyen teknik direktör Bülent Uygun, ikinci yarıyla birlikte, hedeflerinin şampiyonluk olduğunu dillendirmeye başlar. Kentte ve tüm Türkiye’de ilk kez, Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş ve Trabzonspor’un dışında bir Anadolu takımının şampiyonluğu konuşulur.
Yapılan anketlerde hangi takımın taraftarı olursa olsun, Sivasspor’un şampiyon olmasını isteyenlerin oranı yüzde 70’lere ulaşır.
Ben Fenerbahçeli’yim. Fanatik değil ama, iyi Fenerbahçeli’yim.
Ben de Sivas’ın şampiyon olmasını istiyorum. (İkinci de Fenerbahçe olsun)
1992’de Kocaelispor şampiyonluğa çok yaklaşmıştı, son üç maçta kaybetti.
3-4 yıl önce de Gaziantepspor şampiyonluk yolunda önemli mesafe almıştı ama, onlar da son maçlarda şanslarını iyi kullanamadılar.
Şimdi gözler Sivas’ta. Sivas havayı yakaladı. Ciddi maddi sorunları olsa da, her bölgeden, her takımdan müthiş bir kamuoyu desteği var.
Belki de bir ilki gerçekleştirecekler. Trabzon’dan sonra futbolda Anadolu’nun başkaldırısının öncülüğünü yapacaklar.
Türkiye’nin buna ihtiyacı var, Anadolu’nun buna ihtiyacı var.
Onun için hepimiz Sivaslıyız.
Bu yıl hepimiz Sivassporluyuz.
YORUMLAR
sivasta kaldığım günlere doyamamış bir şanlıurfalıyım. 1967 ve 1992 tarihli menfur olayları hatırlamak bile gerilmeme yetiyor. ancak bana sert gelen bu başkaldırı (ki anlamı İSYAN'dır) kelimesinin ne anlamda kullanılmaya ihtiyaç duyulduğunu anlamış değilim. futbolda başkaldırının (yani isyanın) türkiyeye veya ilimiz sivasa ne getirisi olacak onu da anlamış değilim. elbette trabzon'un, g.antep'in, kayseri'nin ve bu yılki şanlıurfa'mızın başarıları bizi mutlu ediyor. ama eğer "türkiyenin bu başkaldırıya ihtiyacı var" derseniz bu başta sivasımızı ve daha sonra da benim gibi hassas vatandaşlarımızı rahatsız eder. ben yazınızda bir artniyet olduğunu düşünmüyorum ama sanırım maksadını aşan ifadeler kullanılmış. hangi takımı tuttuğum bana kalsın ama sivassporu adeta günlük takip etmekteyim. YİĞİDOLARI SEVMEM Mİ...? bu arada aşık veysel gibi bir değeri de rahmetle yad etmiş olalım.
eşiktekiadam tarafından 1/23/2008 10:03:55 AM zamanında düzenlenmiştir.
Erzincan'lıyım,Haziran ayın da bir dostun düğünü için Erzurum'a düşmüştü beş yıl evvel yolum.Soğuktu Erzurum,dönüşte Sivasa bir selam vakti kadar uğramışlığım oldu.İlk ayazı çarptı yüzüme,oyyy dedim Erzurumdan da soğuk.Dediler;"soğuğun vatanı Erzurum amma Sivastır yaşadığı ili"Çok sevmiştim bu tanımlamayı.Sivasın soğuğuna inat o bir selamlık vakitte sıcacıktı hanesine mihman olduğum yürekler.Sivas denince unutmadıklarımın yanına yüzüme çarpan ayazını ve ayazına inat sıcak yürekleri canları da eklemiştim o zamandan beri.Anadolum sıcak yürekli insanlarımın diyarı...Anadolum ezik ve yanık yüreklerimin diyarı...Anadolum yoksulluğun yakasına yapıştığı yoksun bırakılan canların diyarı...Yazınız girişi gelişmesi ve finaliyle güzeldi...Anadolunun buna ihtiyacı var,hepimizin buna ihtiyacı var...Fenerbahçeliyim ama düşüncenize yoldaşlık ediyor ve diyorum ki:Hepimiz sivaslı olalım sivassporlu olalım...Kutlarım yüreğinizi...Saygı ve sevgilerimle...