- 2810 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
İstiklal Marşı'nın Türk gençliği'nce anlamı..
İN DEVRİMCİ tarafından eklendi
İstiklâl Marşı, bugünün gençliğine,bugünün Türkiye’sine neler söylemektedir?”sorusunu soralım şimdi.. İstiklâl Marşı’nın toplumsal algısı, metnin bütününden kaynaklanan bir duygusal ve düşünsel paylaşıma dayanmıyor. Yerli yersiz, varlı vakitsiz bir mekanizmadan duyulan iki dörtlükten ibaret bestelenmiş kısmı; istiklâl Marşı’nın tamamına eğilmemize,derin dokuya nüfuz etmemize mani oluyor. Marşımızın bir millî mutabakat metni olarak kabul görmes iiçin, metnin tamamıyla sıkça yüzleşmemiz ve ondaki millî motifler sayabileceğimiz kavramlar üzerine düşünmemiz gerekiyor.İlköretimden mezun olan bir öğrencinin gücünü, bir milletin varlık ve yokluk savaşından alan millî marşını bütün yönleriyle bilmesi, önemini kavraması ve vatanı için ne ifade ettiğinin farkında olması gerekir. Eğitim-öğretiminin ilk ve orta kademesinde, öğrencilerin haftanın ilk ve son ders günleri beraberce okudukları, Türkçe ve Türk Dili ve Edebiyatı derslerinde konu olarak gördükleri “İstiklâl Marşı” ile ilgili görüşlerine başvurmak, milli marşın tekrar gözden geçirilerek değerinin belirtilmesine, yeni düşüncelere ve farklı öğrenme yöntemlerine de kapı aralayacaktır.İnsanları bir araya getiren, onların ortak değerlerinden oluşan ve millet olma bilincini sağlayan unsurlar vardır. Bu unsurlar bireyleri ve toplulukları birbirine bağlayan, bir arada tutan ve dayanışmalarını sağlayan somut veya soyut değerlerdir.İstiklâl Marşı da, milletin yaşantılarından, ortak paydalarından doğmuş en önemli değerlerden birisidir. Türk milletinin millî marşı olan istiklâl Marşı birçok zaferleri,fedakârlıkları, acı olayları, hayalleri ve milletin ideallerini içinde barındırır. İstiklâl Marşı’nda millet olma bilinci bütünüyle ve en derin şekliyle hissedilir.stiklâl Marşı’nın ahengi, kokusu ve rengi ile bir milletin var olma mücadelesinde nortaya çıkmış, ondan yansıyan yönüyle “millî” bir şiir ve “marş” olmuştur. Bu, aynı zamanda bir milletin kahramanlığının destansı anlatımı ve hikâyesidir. Bir marş niteliğinde manzume olmasının ötesinde milletin geçmiş, şimdi ve gelecek zamanlardaki durumunun en güzel şekilde şiirleştirilmiş hâlidir. Aynı zamanda milletin ortak bir paydada bulaşabileceği, üzerinde ittifak edebilecği bir dayanışmanın timsalidir.
O dönemdeki ortam incelendiğinde şiirin “eser-devir, eser-toplum” ilişkisi birlikte düşünülmelidir. Çünkü:İstiklâl Marşı “millî mücadele yıllarının en zor günlerinde, ordumuz ve milletimizin şiddetle ihtiyaç duyduğu kendine güven, millî heyecan, şevk ve imanın manzum dili olmak üzere doğmuştur.Milletin istiklal, vatan, bayrak, din, hürriyet sevgisinin topyekûn haykırıı olmaklabirlikte “Millî mücadele”ye şevk veren, onun ruhuna tesir eden bir şiir olması açısından da önemlidir.
.........İstiklâl Marşı’nın Tarihî ve Edebî Değeri................
İstiklâl Marşı, iki yönü -daha dorusu iki değeri- ile ön plana çıkar. Birincisi tarihî oluşundan kaynaklanan değeri, ikincisi de edebî metin olarak taşıdığı değerdir “Kahraman Ordumuza” ithaf edilen İstiklâl Marşı, “ordumuz”özelinde Türk milletine ithaf ve armağan edilmiştir. Şiirin adının “istiklâl Marşı” olması da, koyulan başlığın şiirin bütününe uygunluğuna, içeriğinin derinliğine ve engin ufkuna işaret etmektedir. Bu aynı zamanda bir milletin karakter yapısının, yaşama biçiminin ve hür olma arzusunun farkl ıyansımalarıdır.
Edebî değeri açısından stiklâl Marşı muhteva, yapı, dil ve üslup özellikleriyle de dikkat çeken bir şiirdir. İstiklâl Marşı’nın muhtevasının iki ana temel üzerine inşa edilmiştir...Şiirin son mısrası olan “HakkıdırHakk’a tapan milletimin istiklâl” ile de Türk milletinin kayıtsız şartsız zafere ulaşacağını müjdelemiştir. Kıtalar arasındaki coşkun ruh hâli, dinamiklik ve duyguların bütünlüğü şairin üslup özelliğini ve şiirin millet üzerindeki tesirini göstermektedir. Zaferin kazanılacağına olan inanç, milletin iman gücü ve Allah inancıyla pekiştirilmiş, böylelikle stiklâl Marşı bir nevi askerinin ve halkının göstermiş olduğu savunmanın arka planındaki manevi güç olmutur.
Şiiri inceleyecek olursak;
İstiklâl Marşı, dış yapı olarak dokuz kıtası dörder, bir kıtası beşer mısradan olmak üzere toplam on kıta ve kırk bir mısradan meydana gelmiştir. Nazım birimi dörtlük olan şiirde, sonkıtanın be mısra ile kurulması vurguyu güçlendirme adına yapılmıtır. Aruz vezninin fâilâtün(feilâtün)/feilâtün/feilâtün/feilün (fa’lün) kalıbıyla yazılan şiirde çoğunlukla tam kafiye kullanılmıştır. Yer yer zengin kafiye ve redif kullanımına da başvurulmuştur. Her mısra bir sonraki mısranın akışına uygun, kıtaların tertibi şiirin temasıyla ve verilmek istenen duyguyla uyumludur. şiirdeki seslerin tonu, vurgulamalar bu hissiyatı oluşturacak şekilde düzenlenerek ahenk sağlanmış, şiir bir coşku üzerine kurulmuştur.Yapısal olarak bakıldığında ise,İstiklâl Marşı kuruluşunun bir kompozisyon dâhilinde düzenlendiği görülür. Birinci ve ikinci dörtlüğü “giriş”, üç ve dokuzuncu dörtlükler arasını“gelişme”, son kıtayı da “sonuç” bölümü olarak değerlendirmek mümkündür. Mısralar düzenli cümle olarak kurulduğunda ya da cümle cümle düşünüldüğünde bu kompozisyon yapısı daha iyi anlaşılmaktadır.
İlk iki kıtada bayrağa seslenen şair, onun bağımsızlığın simgesi olması sebebiyle Türk milletinin ebediyete kadar bayrağıyla birlikte var olacağını ifade etmiş olur:
Korkma, sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak;Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak.O benim milletimin yıldızıdır, parlayacak;O benimdir, o benim milletimindir ancak.Çatma, kurban olayım, çehreni ey nazlı hilâl!Kahraman ırkıma bir gül, ne bu şiddet, bu celâl?Sana olmaz dökülen kanlarımız sonra helâl;Hakkıdır, Hakk’a tapan milletimin istiklâl!
“Korkma” nidası ve emriyle şiirine başlayan Mehmet Âkif, burada bir endişeyi sezdirmek, sonrasında ise halkın endişeye kapılmasına gerek olmadığını ve ümitlerini korumas ıgerektiğini duyurmak ister. İkinci kıtadaki “Çatma” nidası/çağrısı her ne kadar bir emircümlesi özelliği taşısa da içinde bir yalvarışın, yakarışın olduğu bir mısradır. Şair bayrağaseslenerek “çehreni çatma” diyerek bütün olumsuzluklara ramen halkın ümidini koruması vemoral değeri açısından bunun önemli olduğunu vurgular. Bu bağlamda istiklalin sembolü olanbayrağının “kahraman ırkına” gülmesini ister. Zafer ve istiklalin, “Hakkıdır Hakk’a tapanmilletimin istiklâl” diyerek milletinin inancıyla kazanılacağına işaret eder. Bu mısra onuncukıtanın sonunda, yani şiirin bitiminde zaferin kazanılacaını müjdelemesi ve sezdirmesi için birkez daha tekrarlanır.
Öğrencilerle bu konuda yapılanaraştırmalarda.
İstiklâl Marşı’nın önemiyle ilgili soruya verilen yanıtlardan hareketle, öğrencilerin çoğunluunun (% 50,88) İstiklâl Marşı’nı, bağımsızlığın simgesi olarak gördükleri tespitedilmiştir. Ayrıca öĞrencilerden bazılarının (% 9,78),i stiklâl Marşı’nı “Türk milletinin kurtuluş mücadelesini yansıtan ayna” olarak gördükleri, diğer örencilerin ise daha çok millî birlik veberaberliği güçlendiren, vatan sevgisini ve önemini vurgulayan, geçmiş ve geleceğimize ışıktutan, o dönemde yaşananları tüm çıplaklığıyla anlatan bir destan olarak nitelendirmişlerdir.Örencilerin (% 2,93)’ü ise, bu soruyu yanıtsız bırakmıştır.
İstiklâl marşına toplum olarak gereken değeri veriyor muyuz?
Bu konudak idüşünceleriniz nelerdir?
Öğrencilerin, “İstiklâl marşına toplum olarak gereken değeri veriyor muyuz? Bukonudaki düşünceleriniz nelerdir?” sorusuna verdikleri cevaplar gruplandırılmış,verilen yanıtlar ise....Değer veriliyor fakat tam olarak önemsenmiyor. 56 10,95...Gereken değer verilmiyor. 293 57,33.....İstiklâl Marşı’nın anlamı benimsenmiyor.... 42 8,21....Gereken değer veriliyor. ...47 9,19.....Değer verenlerde var, vermeyenlerde... 14 2,73....Gereken önemi vermiyoruz. Pazartesi ve Cumagünlerinde söylenen sıradan bir şiir gibi bakıyoruz....28 5,47...Verilmiyor, ezbere bile bilinmiyor.... 20 3,91...Yanıtsız ..11 2,15....Yanıt vermeyen sayı küçümsenecek gibi değil.Üzerinde düşünülmesi gereken bir durum olduğunu düşünüyorum..
İstiklâl Marşı’nın anlamının tam olarak kavranmasıyla ilgili soruya verilen yanıtlardan hareketle, öğrencilerin büyük kısmının (yaklaşık % 77),İ stiklâl Marşı’nın anlamının tam olarak kavranmadığı görüşünde oldukları tespit edilmiştir.İstiklâl Marşı’nın anlamının tam olarak kavranamamasının nedeni olarak öğrenciler yabancı sözcüklerin anlamının bilinmemesi (% 31,50) ve gerektiği gibi öğretilmemesi (% 17,80) olarakgörüş belirtmişlerdir. Öğrencilerin (% 1,56)’sı ise bu soruya yanıt vermemiştir.
İstiklâl Marşı’nın hayatımızdaki yeri nedir?
Ankete katılanların “İstiklâl Marşı’nın hayatımızdaki yeri nedir?” sorusuna verilen cevaplar ise şöyle..Bize geçmişimizi hatırlatır.... 86 16,82Bağımsızlığı ifade eder. .......175 34,24...Vatanın değerini anlatır. ......61 11,93...Sadece okullarda okutulan,önemli günlerde hatırladığımız sembolik şeylerdir...73 14,28...Geleceimize ışık tutar. ...90 17,61...Hayatımızın ta kendisidir...... 19 3,71...Yanıtsız ..71,36 Hayaımızın ta kendisi dir diyen kaç kişi dikkat çekmek gereken bir durum...
Sonuç olarak:İstiklâl Marşı’nı, bağımsızlığın simgesi olarak gördükleri ortaya çıkmıştır. Ayrıca öğrencilerin İstiklâl Marşını; Türk milletinin kurtuluş mücadelesini yansıtan, millî birlik ve beraberliğini güçlendiren, vatan sevgisini ve önemini vurgulayan, geçmiş ve geleceğimize ayna tutan, o dönemde yaşananları tüm çıplaklığıyla anlatan bir destan olarak nitelendirdikleri tespit edilmiştir. Bu veri, bize öğrencilerin İstiklâl Marşı’nın önemini kavradıklarını göstermektedir.İstiklâl Marşı’na toplum olarak gereken değer verilmediği konusunda hem fikir oldukları ortaya çıkmıştır. Öğrencilerin İstiklâl Marşı’nın toplum tarafından sadece törenlerde okunan sıradan bir şiir gibi algılandığını belirtmesi oldukça düşündürücü bir durumdur.İstiklâl Marşı’nda Türk gençliğine verilmek istenen mesajlardan hareketle, Türkgençliğinin geçmişini bilmesi ve gelecekte de miras bırakılan değerlerimize sahip çıkılmas ıgerektii görüşünde oldukları ortaya çıkmıştır. Öğrencilerden bazılarının toplumun bu mesajları göremediğini ifade etmesi de dikkate değer bir durumdur.
İstiklâl Marşı’nın öğretimi ile ilgili olarak neler yapılması gerektii konusunda,öğrencilerin çoğunun İstiklâl Marşı’nın ayrı bir ders olarak okutulması üzerinde hem fikiroldukları tespit edilmiştir. Dğier öğrencilerin ise, İstiklâl Marşı konusu işlenirken her kelimenin anlamının derinlemesine incelenerek, ezbercilikten kaçınılması gerektiğini, konu üzerinde daha fazla durulması, konuyla ilgili görseller, belgeseller, tiyatrolar, yarışmalar hazırlanmasıgerektiğini ve her şeyden öte öğretmenlerde İstiklâl Marşı bilinci oluşturulması gerekliliğinibelirtmişlerdir.
....Öneriler...
Okullarımızda İstiklâl Marşı’nın öğretiminde ezberden öteye geçilememekte, anlam üzerinde durulmamaktadır. Hâlbuki stiklâl Marşı öğretilirken, kelimelerin anlamı üzerinde tek tek durulmalı, konu tarihî ve millî değerlerle bütünleştirilerek anlatılmalıdır. Yapılan literatür incelemesinde İstiklâl Marşı konusunun sadece Millî Eitim Bakanlığının 1–5. sınıflar Türkçedersi müfredat programında yer aldığı görülmütür. 6–7–8. sınıflar Türkçe dersi müfredatprogramında İstiklâl Marşı konusunun ele alınmaması ciddi bir eksikliktir.İstiklâl Marşı konusu, eğitimin tüm kademelerinde -üniversitelerde okutulan Türkçe veTürk Dili ve Edebiyatı ile ilgili dersler de dâhil olmak üzere- yer almalıdır. Çünkü Türk MillîEğitimi’nin genel amaçlarından ilki “Atatürk ilke ve inkılâplarına ve Anayasa’da ifadesini bulanAtatürk milliyetçiliğne bağlı; Türk milletinin millî, ahlaki, insani, manevi ve kültürel deerlerinibenimseyen, koruyan ve geliştiren; ailesini, vatanını, milletini seven ve daima yüceltmeye çalışan; insanhaklarına ve Anayasanın başlangıcındaki temel ilkelere dayanan demokratik; laik ve sosyal bir hukukdevleti olan Türkiye Cumhuriyeti’ne karşı görev ve sorumluluklarını bilen ve bunları davranış halinegetirmiş yurttaşlar olarak yetiştirmektir. Türk milletinin millî, ahlaki, insani,manevi ve kültürel değerlerini benimseyen, koruyan ve geliştiren; ailesini, vatanını, milletiniseven ve daima yüceltmeye çalışan bireyler yetiştirilmesi isteniyorsa, önceliklebağımsızlıımızın ve millî değerlerimizin simgesi olan İstiklâl Marşı’nın bütün yönleriyleöretilmesi gerekir.Bu konuda önemli görev düşen diğer bir kurum da Eğitim Fakülteleri’dir. ÖzellikleTürkçe Öretmenliği, Sınıf Öğretmenliği ve Okul Öncesi Öretmenliği branşlarıyla, diğer branşların Türkçe ve Türk Dili ile ilgili derslerini veren öğretim elemanlarının stiklâl Marşıkonusunu ayrıntılarıyla işlemeleri gereklidir. Çünkü araştırmacılar tarafından stiklâl Marşıkonusu ele alınırken, örencilerin çoğunun stiklâl Marşı’nın tamamını ezbere dahibilmedikleri, şiirde geçen yabancı sözcüklerin anlamlarını ise hiç bilmedikleri gözlemlenmitir.Bu da geleceğimiz için oldukça vahim bir durum olarak görülmektedir.stiklâl Marşı konusuyla ile ilgili sorumluluk sahibi diğer bir kurum ise ÖSYM’dir. TürkEdebiyatı dergisinde yayımlanan bir yazıya göre bugüne kadar ÖSYM’nin yaptıı sınavlardastiklâl Marşı’yla ilgili hiçbir soru sorulmadığı tespit edilmitir. Bütün ders kitaplarının ilksayfasında yer alan, millî ve özel günlerde okunan, hayatın içinde olan İstiklâl Marşı ne yazık kiÖrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) tarafından sınavlarda görmezden gelinmiştir.Peki, bir milletin yazdığı destanı kaleme döken büyük şairle ilgili durum ne? Onun da cevabıhiç iç açıcı deil. Mehmet Âkif Ersoy ile ilgili de 1976 yılından beri bir tek soru çıkmış ÖSS’de.Şimdi soruyorum size yeni eğitim sistemimiz bu ülke çocuklarına ne kazandıracak ve hangi değerleri yok edecek..
Bu ülkede barış ve demokrasiyi suya vuranlar eğitim oyunları ile nereye varacaklar..Yapılacak işler dini gençlik yetiştirerek milleti bir başka boyuta çekmekten ve demokrasiye balta vurmaktan başka bir şey değil.Zorbacılıkla,emri vakiyle bu halka yapılan zulüm bir gün size ters tepecektir bunu da unutmayın..Saygılarımla...
kAYNAK..araştırma yazıları.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.