Ben yine çok Özledim
Saatin tik takları 8’e yönelmiş ilerliyor...
Dışarıda Mart ayını mahcup bırakmıyacak bir hava var.Hani derler ya ’’ mart kapıdan baktırır kazma kürek yaktırır ’’ diye. Sıcak yatağımdan kalkıp bu tuhaf yere geleli fazla olmadı tahminen biraz sonra alışırım zaten başka çaremde yok gibi görünüyor ara sıra aklıma çılgınca fikirler gelmiyor değil , yerimden kıpırdıyamadığıma göre bu fikirler düşüncelerimi harekete geçirmeye yetmiyor demek oysa şöyle çılgın biri olsaydımda arkama bile bakmadan kaçıp gitseydim burdan sıcak yatağıma geri dönseydim vs vs . Her gün aynı şeyleri yaşamakmı yoksa farklı şeyleri yaşayamamak mı yordu beni bilmiyorum , odanın ışıkları bana inat en ışıltılı haliyle parıldıyor, Karanlığa alışmış gözlerim yavaş yavaş yine karanlığa yalpalanıyor. Burası bazen sessiz bazende işlek bir cadde gibi gürültülü olabiliyor. Bir adam var burada her zaman olduğu gibi kalabalığa inat odaklandığı işi yapıyor onunda yapabileceği başka bişi yok zaten , kısıtlı kısıtlamalarımızdan dolayı bu hale getirdiğimiz hayatımızın sorumlusu kim onlar mı ? biz mi ? neyse...
Bu aralar gökyüzü pek neşeli değil durup durup ağlıyor Özledikleri var demekki, Özlediklerim gibi... Burası öyle büyük bir yer değil ufakta sayılmaz gerçi dolup dolup taşan bir alışveriş merkezinden farksız.Gözümle sürekli takip ettiğim şu kahverengi kapıda pek esrarengiz...Bu zamana kadar o kapıdan genci yaşlısı herkes girdide beklediklerim hiç gelmedi istediklerim hiç gerçekleşmedi..Bende hergün o kapıdan girer o kapıdan çıkarım kimse farketmiyordur belkide varlığımı...
Her gün tepe tepe geldiğim yollarda pek farkında olmam aslında ayaklarım beni nereye götürürse mecburiyetlerim neyse oraya yönelirim ama akşamları o kapıdan çıkarken sanki herşeyle vedalaşırım herşeyden uzaklaşırım etrafa yalan tebessümler yollayıp içten içe ağlarım işte yine akşam oluyor vedalaşma vakti geliyor aynı şeyleri hep aynı yaşadığım şu küçük dünyam yine ummansız düşlere dalıyor...Fazla uzak değil aslında 2 yıl önce yine aynı yerde farklı duygularla farklı şeyler yaşarken o kapıdan çıktığım an o kısa koridoru küçük adımlarla uzatmaya çalıştığım zaman , iki mavi gözdü her şeyin sebebi heyecandı,mutluluktu,ufak telaşlardı ve beklide bu aşk’tı. Her zaman sessizliğe mahkum bir aşk işte başka ne olabilirdi ki . Öyle büyük umutlarım yoktu ama kurduğum hayaller her şeye bedeldi güzeldi işte her şey çok güzeldi … Şimdi ben hala oradayım orada kalmışlıklarım var …Herşey değişti herkes gitti o bitti..Yüreğimde dolup taşan onca şeyin birkaç satıra sığdırılmaya çalışılması ne kötü …Hayatımda kötü giden onca şey varken bunun pek önemi olmaz heralde onlara göre ‘’Geçip gider zaten ’’ değimli. Gitmiyor işte gitmiyor bir türlü bitmiyor içime gömüyorum ama o anılar her defasında tekrar karşıma çıkıyor. Hani bahsettiğim o koridor varya şimdilerde o kadar uzadı ki büyük adımlar bile atsam acı çektirmek ister gibi uzadıkça uzuyor. Acı çekmeyi seviyoruz biz galiba ,bile bile halen burada duruyorsam nedeni olmalı…
Yollar uzadıkça kelimeler büyüyor ağzımda.. Özledim Özledim ve Ben yine Çok ÖZLEDİM…!