- 604 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
SİVAS'TAN ÇIKTIM YOLA....
BİRAZ FARKLI DÜŞÜNÜRSEK…………
SİVAS OLAYI VE ARKASINDAKİ OLAYLAR
Sivas katliamı ve arkasından gelişen olaylar, ülkemizdeki kırılma noktalarından biridir.
Düzenin arka sahipleri, görünürdeki halka, halk içinde duygularını alabora etmiş gruplara, bilinçli bilinçsiz görevler dağıtmıştır.
Düzenin arka sahipleri, silah tüccarlığı, ekonomik vurgunlar, siyasi ideolojik rantlar adına ülkemizde çok cana kıymışlardır
Hatırlanırsa birçok yazar, çizer, bilim adamı, fikir adamı öldürülmüş ama katilleri bulunamamıştır.
12 Eylül arkası bazı güçler toplumu derinden parçalamak için, mezhebi, ırki ayrımları dikkate alarak olayları tezgâhlamaya başlamışlardır.
Doğuda ırk ayrımı, Anadolu’nun ortalarında ise mezhep ayrımları, toplum içindeki çatışmalardan çıkar sağlayanlar için en önemli figürandır.
Bugün Ortadoğu’daki olaylardan da görmekteyiz ki, Müslüman toplumlar arasındaki Şii Sünni ayrımları, birinci dünya savaşı sırasında Türk Arap kavgaları, sürekli batılı sömürgecilerin çıkarına kullanılmıştır. Hala daha kullanılmaktadır.
Bugün PKK ayrımıyla Kürt halkını TC aleyhine kışkırtmaya çalışanlar, dün alevi Sünni kavgasını körüklemek için ellerinden geleni yaptılar.
Sivas olayı, istenilecek, olayların arkasından taraf olunacak değildir.
Ancak; olayların bu güne gelişini doğru değerlendirmek gerekir.
Olayın olduğu 1993 yılından bugüne, 19 yıl geçmiştir.
19 yıla kısaca bakalım.
1993 yılında Sivas olayı olduğunda 50. hükümet vardı.
50. hükümette Başbakan Tansu Çiller Yardımcıları Erdal İnönü, Hikmet Çetin
ANAP – SHP ortaklığı, dıştan CHP güvenoyu destekliydi.
Tam sağın ve solun birleşerek, mecliste CHP solunun destek verdiği bir dönemde Sivas katliamı oldu.
Bugün 61. hükümet var. Yani o günden bu yana 10 hükümet geldi. Bu hükümetlerin içinde Ecevit’in DSP, si var. Baykal’ın CHP’si var.
O zaman sormak gerekiyor.
1. Solu sağı o günden bu yana iktidar olurken, niçin yargı karara işi bağlamadı?
2. 28 Şubatta hükümet deviren sol kanat, niçin Sivas katliamını yapanları cezalandırmadı?
3. AKP’yi durdurmak için darbeler planlayanlar niçin Sivas katillerini cezalandırmadı?
4. 19 yılda bu davaya bakan hakimler niçin davayı sonuçlandırmadı?
5. AKP döneminde AKP’nin dümenine girdiği iddia edilen HYSK, önceden AKP’nin dümeninde değilken niçin Sivas’ın karara bağlanmasını sağlamadı?
Bütün bu sorgular, Sivas olayına, olayla ilgili mahkemeye şüpheyle bakmayı gerektiriyor. Sanki büyük bir güç, sağcı, solcu iktidarları, hakimleri, yargıyı, dernekleri susturmuş..
İşin en ilginç yanı, DSP ve CHP iktidarda iken, sayın alevi dernekleri Sivas Katliamını dillendirmemişler. Ne zaman sağ partiler iktidara geldi, hemen meydanlara dökülmüşler. Niçin?
19 yıl süren mahkeme, tutuklanan insanları cezaevinde tutuyor. Şimdi olayı hukuksal açıdan inceleyelim.
1. Anayasa gereği, hakkında mahkemelerce suçlu diye cezalandırılmayanların durumu “beraatı zimmet asıldır” ifadesi ile suçsuzdur.
2. Tutuklanan bu insanlar suçluysa şimdiye kadar niçin cezalandırılmadılar? Cezalandırmayan mahkeme, onları cezalandıracak delillerin oluştuğundan emin değil miydi?
3. Eğer tutukluları suçlayacak açık seçik delil yoksa, niçin mahkeme karar verip, delil yok diye salmadı?
4. Eğer suçlularsa, gerçekten haklarında delil varsa niçin cezalandırmadılar?
5. Eğer cezalandırsalardı ne olurdu? Ülkede idam cezası yok. Medeni olacağız diye kaldırdık. O zaman ağırlaştırılmış hapis cezası veya müebbet verilecekti. İster müebbet ister ağırlaştırılmış ceza verilseydi ceza 30yılı aşmayacaktı. 30 yıl cezanın ise infazı %40 idi, bu insanlar 12 yıl yatıp çıkacaklardı. Şimdi ise 19 yıl yattılar. Yani 7 yıl fazla.
Bu konuda benim aklıma gelenler….
1. Bir mahkemenin kararsız kalıp, insanları tutuklayarak 19 yıl sürmesi insanlık dışıdır. Çağ dışı bir anlayıştır. Zulümdür. Suç varsa cezalandırılmalıdır. Suçlular cezasını çekmelidir. Ama Sivas davasına bakan mahkeme ne yazık ki, suçlu diyemediği insanları 19 yıl yatırarak insanlık suçu işlemiştir. Eğer ben o yatanlardan birisi olsaydım, insan hakları mahkemesine çoktan müracaat ederek hakkımı aramıştım.
2. Sağı, solu bütün iktidarlar, sivil toplum kuruluşları, mahkeme, yargıçlar, bu davanın sonuçlanmasını istememişlerdir. Çünkü toplumu ayırmak için dinmeyen bir yaraya ihtiyaçları vardır. Böyle bir durum, insanlık dışı canilikten başka bir şey değildir.
3. Cezaevinde 19 yıl yatırılan insanların cezalandırılmayarak, ömür boyu haksız yere suçlu sayılmaları sağlanmıştır ki, bu durum adalet kavramına aykırıdır. Adalet kavramı, suçluya cezası verilir, çektirilir, topluma döndürülür. Ama bazıları diyorsa ki, bunların topluma dönme hakları yoktur. O zaman adalet kavramlarını, insanlıklarını gözden geçirmeleri gerekir.
4. Büyük ihtimalle, Sivas olayı, ülkede alevi Sünni kavgasını çıkarmak isteyen çıkarcılar tarafından, ajanlar kullanılarak çıkarılmıştır. Maalesef bu ajanların çoğu, bir çok olayda olduğu gibi düzen tarafından tezgâhlanmıştır.
5. 68 kuşağı olarak, sağcılarında, solcularında olaylar tırmandırmak, anarşi üretmek için, bizzat olayları tezgâhladığına şahit olduk. Sivas olayının faillerinin yakalanamaması da böyle bir çağrışımı yaptırmaktan öteye gitmiyor.
KISACA;
SİVAS OLAYI NEDENİYLE TUTUKLANAN İNSANLAR HAKKINDA 19 YIL BOYUNCA KARAR VEREMEYEN MAHKEME, İNSANLIK SUÇU İŞLEMİŞTİR. ANAYASAL HÜKÜM OLAN, “HERKES HAKKINDA SUÇLU OLDUĞUNA DAİR MAHKEME KARARI OLMADAN SUÇLU SAYILMAZ” AMİR HÜKMÜNCE, 19 YILDIR CEZAEVİNDE İNSANLARI TUTMAK ANAYASAYA AYKIRIDIR. BU MAHKEMEYE BAKAN HÂKİMLERİN YARGILANMASI GEREKİR.
SAĞCI, SOLCU BÜTÜN İKTİDARLAR, KENDİ DÖNEMLERİNDE SİVAS OLAYINI SÜRÜNCEMEDE BIRAKARAK İNSANLIK SUÇU İŞLEMİŞLERDİR.
19 YILDIR YARGILANIP, SUÇLU ZANNIYLA DIŞARIYA YASAL BOŞLUK NEDENİYLE BIRAKILARAK, BAŞKALARININ CEZA KESMESİNE NEDEN OLMAK İNSANLIK SUÇUDUR.
İŞTE YAZILAN ÇİZİLEN “CANİLER ARAMIZDA” SÖZÜNÜ SÖYLETEN BU DAVRANIŞLAR, ÇAĞDAŞ MEDENİ SAYILAN, DEVLETE, DÜZENE, YARGIYA YAKIŞMAMIŞTIR.
NE YAZIK Kİ, CANİ SAYILANLARI ARAMIZA GÖNDEREN, BU OLAYLARIN ÜZERİNDEN SİYASİ ÇIKAR SAĞLAMAK İSTEYEN, SOLCU İKTİDARLAR, SOLCU SİVİL TOPLUM KURULUŞLARIDIR. ZİRA ONLAR KENDİ DÖNEMLERİNDE BU DAVAYI SONUÇLANDIRMAYARAK, SÜREKLİ SAĞ PARTİLER DÖNEMİNDE KAŞIMIŞLARDIR.
BU GERÇEKLERİ GÖRMEMEK, KÖR OLMAKTAN DAHA BETER DİYE DÜŞÜNÜRÜM.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.