- 1580 Okunma
- 5 Yorum
- 0 Beğeni
BAŞBAKANA ÖMÜR BİÇMEK
Sayın Başbakan Erdoğan’ın bir dizi ameliyatından sonra sağlığı polemik konusu yapıldı.
Kanser mi, değil mi, tartışmaları sürerken bazılarınca da iki yıl gibi bir yaşam süresi kaldığı ileri sürüldü. Güya doktorlar böyle bir kanaat belirtmişler, birileri de bunu ele geçirmiş ve manşete çekmiş.
Bizler inanmış insanlarız. Cenabı Allah’ın takdir ettiği ömür bitmeden kimsenin eceli gelmez. Ecel gelince de onu bir dakika bile öne almak veya tehir etmek mümkün değildir. Bu konudaki ayeti kerime şudur:
“İnsanların ecelleri geldiği zaman ne bir an geri kalabilirler, ne de öne geçebilirler.” Nahl Suresi:61
Bu ayette de belirtildiği gibi kullara ömür biçmek kulların işi değildir. Tamamen Allah’ın takdirinde bir konudur. İnsanlar ancak belirli bilgileri ile tahminlerde bulunabilirler. Bu tahminlerin doğru çıkıp çıkmaması da Allah’ın bileceği bir husustur.
Şahsen ben de Sayın Başbakan’ın daha uzun yıllar yaşayacağını ve bazı olayları göreceğini tahmin etmekteyim. Birileri kısa ömrü kaldığını doktor raporlarına göre tahmin ederken, ben de uzun yaşayacağı konusunda tahminimi bir Hadisi Şerif’e dayandırıyorum. İşte o Hadisi Şerif:
"(İnsanları haksız yere ) Kınamayınız, kınadığınız şey başınıza gelmedikçe ölmezsiniz" (Tirmizi 2507, Beyhaki, 2778)
Hatırlayalım. Hayatını bu Millet’in problemlerine çare bulmakla geçiren, son nefesine kadar inandığı davada azimli, gayretli ve yol gösterici çalışmalarını sürdüren güzel insana “beli iki büklüm olmuş, hala koltuk hırsı içinde, beyni sulanmış, torunlarını sevecek yaşa gelmiş hala elini eteğini çekip de kenara çıkmıyor” türünden kınamalarda bulunduğunu duymayan yok gibidir. 65 yaş tavanını, ya da üç dönemlik milletvekilliği sınırlamasını Millet’e ilan ede ede tüzüğüne koymak suretiyle, malum basının da şişirmesiyle baştan avantajlı gibi bir görünüm elde etmişti. Bunu izah ederken de ballandıra ballandıra hep o güzel insana ve etrafında bulunan hizmet ehli şahıslara göndermeler yaparak kınadığını hepimiz biliyoruz. Sonra herkes anladı ki, o kınanan insanın yaptıkları koltuk hırsından dolayı değil, Milletime nasıl faydalı olabilirim, diye olan düşüncesinden dolayıdır. Yine anlaşıldı ki onun beyni sulanmamış; aksine,Türkiye’nin ve İslam dünyasının dertleri için teşhis ve tedavileri içinde barındıran berrak bir beyindir. Nitekim 40 yıl önce dikkat çektiği tehlikeler bir bir ortaya çıkarken o, son nefesinde bile bu tehlikelerin hal çarelerini ortaya koymakla ömeşgul oldu. O dünya ve insanlığın problemlerine çareler üretmeyi torun sevmeye tercih etti. Zamanında sevip ilgi göstermeye fırsat bulamadığı evlatları ve torunları da bunu büyük bir hürmetle itiraf etmektedirler. Kendisine yapılan kınamaların ne kadar haksız olduğu gün gibi ortaya çıktı.
Yine hayatını, aldığı görevleri hakkıyla yerine getirmeye gayret eden, liderine sıkı sıkı bağlı olan, lideri yasaklı olduğu dönemlerde de aldığı görevleri onun talimatları doğrultusunda yapmanın derdinde olan bir güzel insana “sen çantacı mısın, genel başkan mısın?” türü hakarete varan kınamalarda bulunduğuna bizzat şahitlik ettiğimiz bir vakıadır. Sonra görüldü ki o insan da liderinden aldığı ışığı halkına ve İslam dünyasına yansıtmaya çalışan biridir. Günü geldiğinde de, hiç itirazsız, kaprissiz, liderinin işaretiyle genel başkanlık görevlerini devredip, bir nefer gibi hizmete devam etmeye çalışmaktadır. Tüm olumsuzluklara ve sağlık problemlerine rağmen. Görüldü ki ona yapılan kınamalar da haksız ve yakışıksız imiş.
Hadisi şerifi tekrar hatırlayalım: "(İnsanları haksız yere ) Kınamayınız, kınadığınız şey başınıza gelmedikçe ölmezsiniz" İşte ben de tahmin ediyorum ki Sayın Başbakan kınadığı şeyler başına gelmedikçe vefat etmeyecektir. Uzun yaşayıp yaşlılık ve çantacılık problemleri ile karşı karşıya kalacaktır. Daha uzun ömürleri olduğu tahminimin birinci sebebi budur.
İkincisi de, biz inanırız ki, Cenabı Allah sevdiği kebair ehli kullarına uzun ömür verirmiş. Tevbe etsin, şefaate nail olsun diye.
Sayın Başbakan, BOP Eşbaşkanlığı, NATO üyeliği, AB’ye boyun bükmesi, ya da ABD’nin stratejik ortaklığı dolayısıyla bir çok operasyona yeşil ışık yakmış ve türlü şekillerde destekler vermiştir. Neticeleri hepimiz biliyoruz. Bu operasyonları zulüme döndermiş bulunan NATO, AB ve ABD, Afganistan’da, Irak’ta, Libya’da ve başka İslam coğrafyasında milyonlarca Müslümanın katledilmesi, yüzbinlerce kadın ve kızın tecavüze uğraması, yüzbinlerce bebeğin bombalarla yakılması, İslam ülkelerinin talan edilmesi, aşağılanması gibi, kebairin de kebairi türünden suçları işlemişlerdir. Bu suçlara çeşitli şekillerde onay ve destek vermiş bulunan bir insanın da vebalinin herhalde kebair türünden bir vebal olacağı açıktır. Bırakınız milyonların kanını, yakılan bir tek bebeğin bile hesabının zor olacağı iyi bilinmelidir.
İşte Cenabı Allah Sayın Başbakan’a bundan dolayı uzun ömür vermek suretiyle, şefaatine nail olması için tevbe etmesine fırsat verecektir. Kul hakları hariç olmak üzere huzuruna tertemiz gelmesini irade edecektir. Kul haklarının affı ise hakkı alınan kulların rızası ve helalliği ile olacaktır. Yani tahminimi söylüyorum. Yoksa haşa Allah’ın işine karışıyorum anlamı çıkarılmamalıdır.
Sayın Başbakan’a iki yıl gibi kısa bir ömür biçenler bu hususları hiç düşünmüşler midir dersiniz?
Şifa ve şefaat kelimeleri aynı kökten türetilmiş iki kavramdır.
Sayın Başbakan’ın hastalığına “şifa” verecek olan Şafi sıfatıyla Cenabı Allah’tır. Yine ona uzun ömür verip “şefaat” ine nail edecek olan amelleri işlemesine fırsat verecek olan da yalnız odur.
Eski mesai arkadaşımız ve dostumuz Recep Tayyip Erdoğan’a geçmiş olsun, hayırlı ömürler nasip olsun diyoruz.
Ekrem Şama
ekremsama@
YORUMLAR
Allah sifasını versin dert verip de derman aratmasın bütün hastalarımıza derman arayanlar elleri boş dönmesin hastane kapılarından içinde Recep Tayyip Erdoğan da var Allahtan başka kimse bilemez ne kadar süresi kaldığını zaten doktorlarda Allah bilir ama sağlık durumuna bakınca değip tahminde bulunurlar
ben başbakanımız için tek bir şey söyleyeceğim
benzin 4.54 kr oldu akaryakıta zam geldimi her şeye zam geliyor demektir
ERAY ÖZGÖR SARIKAYA tarafından 3/11/2012 4:39:19 PM zamanında düzenlenmiştir.
siyasetle asla ilgilenmedim ama çaresizlik içinde iki kuruşa ihtiyaç duyan ve kangrenleşmiş
sorunlar içinde hortumcu, ergenekoncuların elinde can çekişen vatanımın selameti için her secdeye vardığımda ALLAHIM selamet diye artık seslice yalvarıyordum.,
bu nadide vatanı kanları canlarıyla bize emanet eden şühedaların evliyaların MUHAMMED MUSTAFA nın yüzü suyu hürmetine meded ya RABBİM nidalarıyla seccademde dua ederken
can havliyle tülbendim gözyaşlarımla sulanıyordu
ama şuna canı gönülden inanıyorumki sayın başbakanımız bu duaların tecellisidir
ŞAFİ olan RAHMAN olan RAHİM olan yüce RABBİMİZ ona indi ilahiden şifa göndersin
ve benim gibi düşünüp dua eden milyonlarca vatandaşımızdan ALLAH razı olsun
onun cesareti gecesini gündüzüne katıp çalışmasını tarih altın harflerle yazacaktır
o türkiye tarihinde milad oldu. ondan önce ve ondan sonra
hatırlarmısınız
çöp yığınlarını
akmayan suları
siyasetteki çirkinlikleri
her akşam zam haberlerini
sokaktaki umutsuz bakışları
ben hiç unutmadım,o yüzden bizim için ne kadar değerli olduğunu biliyorum
tüm kalbimle ona cenabı HAK tan acil şifalar diliyorum
ALLAH o nu başımızdan eksik etmesin
saygılarımla
Metinkaya
Benim size yazdığım ilk yorumda demek istediğimi sanırım anlamadınız veya karartılmış gözlerin bakışı gibi baktınız... Ben size ne dedim?..Onu okur musunuz?... Bu güzelim ülke, elindekini avucundakini Yahudiye Masona utanmazca peşkeş çekerken yarınlarda evladımıza neler bırakacağımızı düşündünüz mü?... AKP iktidarında vatandaşın cebine zorla sokuşturulan kredi kartları ile nasıl bir soygun düzenine iteklendirilmiş olduğumuzu idrak edebiliyormusunuz?... Yoksa; Nurcuların kör parmağım gözüne misali körü körüne bir Tayyip efendi hayranlığının hiçkimseye faydası olmaz güzel kardeşim..Ben de namazında niyazında bir insanım ve bu güzelülkemin yeraltındaki değerlerinin Yahudiye Masona peşkeş çekilmesini istemiyorum..
Bilmem anlatabildim mi?...
Saygıalrımla...
Sayın Şama...
Bugün yaşanılan olaylara akl-ı selim sahibi bir insan olarak bakabilecek kapasitede bulunan kişilerin gayet açıklıkla görebileceği gerçekleri idrak edemeyen, tarihinde 10.000 kişilik ordularıyla 100.000 kişilik orduları mahveden atalarının varlığından bi-haber, yüreğinde Allah'a olan imanı törpülenmiş, sadece kendisine lanse edildiği şekli ile ABD ve İsrail gibi vahşi, katil ve insanlık düşmanı ülkelerin gücünden korkup onlara râm olmayı medeniyet zanneden küçük yüreklilerce, kandırıldığının farkına varamayacak kadar alçalmış beyinlerce seçilip başımıza getirilen insanların yaptıklarının çok açık olduğunu göremeyecek kadar aptallaşmış olanları kınıyorum...
BOP denilen ucube programın sadece ve sadece Müslüman coğrafyasında katliamlara neden olacağı, İsrail denilen vahşi ülkeye yerleşim sahası açacağı, sözümona Hz. Musa(a.s.)ın 10 emrine atıf yapılarak "Vaad edilen topraklar" olarak lanse edilen toprakları bu Yahudi ülkeye vermeyi amaçladığı ayan beyan belli olan programı savunacak kadar Allah'tan korkmayan, siyaseti sadece çıkar için yaptıkları belli olanların ALLAH'ın rahmetinden uzak olmalarını can-ı gönülden niyaz ediyorum... Müslüman coğrafyasında ırzına geçilen, kutsal kitabını yakan, elinde avucunda ne var ne yok türlü yalanlarla türlü oyunlarla elinden alınan din kardeşlerine daha hala yapılmakta olan işkencelere yandaş olmak; acıların en büyüğünü çekerek, kıvrım kıvrım kıvranarak can vermesini istediğim insanların yapacağı şeylerdeir...
Eşbaşkaşkanlık yaptığını gerim gerim gerinerek beyan ettiği BOP planının altında ezilen mazlum insanların ahını alan kişiye ömür biçmek tabii ki bizim işimiz ve yetkimiz değildir..Ömrü biçmek yetkisine sahip olan Allah(c.c.), umarım insanlığa güzel bir ders olması açısından gereğini en güzel şekilde yapacak ve BOP a hizmet edenlerin, yaptığı bu hizmetin getirisi olan gözyaşlarında boğulup acı içinde göçüp cehennemin dibini boyladığını görmenin güzelliğini Rabbimiz (c.c.) bizlere nasip eder inşallah...
ummueytem
emin olmadığınız kesin bilmediğiniz konularda yanılmış olabileceğinizi düşünmelisiniz
maazllah iftira çok kötü bir günahtır
bütün arap yarımadasının telefonunun VAN MİNIT diye çaldığını biliyormusunuz
bu kadar insandan daha iyi bilmiyorsunuz herhalde
ALLAH salim kafayla düşünmeyi nasip etsin
saygılar
" Yoksa haşa Allah’ın işine karışıyorum anlamı çıkarılmamalıdır." demiş olsanız da " tır. "la biten cümleleriniz " İşte Cenabı Allah Sayın Başbakan’a bundan dolayı uzun ömür vermek suretiyle, şefaatine nail olması için tevbe etmesine fırsat verecektir. Kul hakları hariç olmak üzere huzuruna tertemiz gelmesini irade edecektir. Kul haklarının affı ise hakkı alınan kulların rızası ve helalliği ile olacaktır." ile iki yıl ömür biçenlerle çok farklı bir yaklaşım sergilemediniz Ekrem Bey.
Müslümanın târifi anlamında ashabı anlatan ve bize mesaj veren Fetih Sûresi'nin son âyetini tekrar okumanızı ve Bediuzzaman'ın :" - Euzu billahimineşşaytani ve minesssiyase " sözünün ne kadar gerçek ve doğru bir tesbit olduğunu hatırlamanızı isterdim.
Ama anlıyorum ki, bazı şeylerin halli ancak kıyamette olacak!
Orada görüşmek üzere
Oflu tarafından 3/11/2012 3:27:43 PM zamanında düzenlenmiştir.
bu ne güzel bir yazı kelimeler kifayetsiz kalıyor sanırım... Allah sayın başbakanımız Recep Tayyip ERDOĞAN'I BAŞIMIZDAN EKSİK ETMESİN....DERİN SAYGILARIMLA
Metinkaya
Bu güzelim ülkenin elinde avucunda ne var ne yok Yahudilere,masonlara peşkeş çekilmesine olanca gücü ile onay veren ve bunu büyük bir siyaset adamı edasıyla yaparken; yüreğinde birazcık insani duygu taşıyan, beyninde akıl denilen nimeti taşıyanların gördüğü şekilde ABD tarafından ortaya atılan BOP haritaları açık seçik ortada iken ve Müslüman olduğunu iddia eden, inancı gereği o şekilde bıyık bırakan, eşini çocuklarını giydiren bir pir-i fâni'nin(hemde siyaset ehli olan) bu yahudi ve masonların "nihai hedefimiz" dedikleri haritayı gerçekleştirmek için yapılmış olan BOP planına eşbaşkanlık etmesini ben anlayamıyorum... Eğer; siz anlayabiliyorsanız beni aydınlatırmısınız efendim...
Saygılarımı sunuyorum...