- 2504 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
İSLAMDA KADIN
İSLAMDA KADIN
Her dini inançta uydurmalar, hikayeler, yalan, yanlış fikirler o inancı zayıflatmak için bilerek veya bilmeyerek eskiden olduğu gibi günümüzde de devam etmektedir. İslam inancında bile bir çok hadisler uydurulmuş hikayeler düzülmüş sünnet adı altında bazı uygulamalar dine ve peygambere mal edilerek dine sokulmuş ve halen sokulmaya devam edilmekte dir.
Dini malzeme olarak kullanan bu gibi sapık fikirli insanlar bilerek bazıları ise bunlara inanarak kin ve nefret duyguları ile dindar ve inançlı imanlı görünerek dine en büyük kötülüğü yapıyor ve yapmaya da devam ediliyor.
Bu gün İslam inancının içine düşürüldüğü çıkmazın ana sebebleri rant, siyaset, menfaat, dini yetersiz görenlerin uydurukları, güya dini insanlara daha iyi sevdirmek için dine yapılan uydurma ve ilaveler, mezhep adı altında cemaatlaşmış sapkın oluşumlar eliyle dine sokuşturulan ilave ve yalanlar. Zorlama ve baskı ile dine sokulan uydurma hadisler, halk arasında saygınlık, mevki, makam, manevi çıkar sağlama hırsı ile yapılan uydurma uygulamalar. Toplumun gelenek görenek örf ve adetlerini dinselleştirmek. Yahudilik Hıristiyanlık ve tarihin eski inançlarından aktarılan uydurma hikayelerinin islama yamamanın yarattığı olumsuzluklar. İşte bütün bu olumsuz etkiler inanç ve iman üzerinde saf bütün kötülüklerden arınmış sevgi üzerine kurulu, rehberi Kuran olan ve Allah’ın emirlerini bizlere Hz. Muhammed (s.a.v) vahy yoluyla ulaştırılan İslamiyet derin yaralar almıştır.
Bu açıklamaları ışığında islamiyetin kadına bakış açısını anlatmaya gayret göstereceğiz. En çok yanlış ve uydurma fikir ve görüşler dine kadınlar hakkında sokulmuştur.Kadına cinsel bir obje, evde hizmetçi, erkeğine bir nevi köle, sosyal yaşantıdan dışlanmış, çocuk doğurmaktan başka uğraşı olmayan, ikinci sınıf yaratık muamelesi öngörülmüştür.Bütün bu yanlış fikirler maalesef din diye uydurma hadisler, bazı mezhep inançlarının dinle uzaktan yakından alakası olmayan düşüncelerin izahının dine din gibi sokulmasından oluşmuştur. İslamda kadının gerçek yerinin ne olduğunu bilmeyen kadınlar bu karanlık tablonun içinde karanlık dünyalarını yaşamaya hapsedilmişlerdir.
Ne diyor muazzez peygamber Hz. Muhammed (s.a.v) Cennet annelerimizin ayakları altındadır. Peki uygulamada niye ikici sınıf yaratık gibi bakılıyor.Lafa gelince cilalı laflarla kadınlar annemiz bacımızdır diyoruz .Kuran’daki kadını unutup sapık fikirlerin peşinden koşuyoruz. Bunu da utanmadan din adına yapıyoruz.
Bakınız kadın hakkında hadis sapık bazı mezhep veya müfessir denilen zavallı zevatın uydurmalarına.
1-Kadın erkeğine kayıtsız şartsız itaat edendir .Bu uydurma hadis kadını erkeğine köle yapmaktadır.İslam da kölelik tarih olmuştur ve din retteder.
2-Dini konularda kitaplar yazan müfessirlerin eserlerine baktığımızda kadınlar hiçbir zaman kocalarının haklarını ödeyemezler. Peki kocalar kadınlarının haklarını nasıl ödeyecekler.
3-Eğer birisi birisine secde etmesi gerekseydi, kadınların erkeğine secde etmesini emrederdim. Allah’ın ağzıyla dine sokuşturulan saçma ifadeyi görüyormusunuz. Hiçbir hadis ve Kuran ayetinde böyle saçma bir konu yoktur. Dine sokuşturulan kadına yapılan hakarettir.
4-Asla dinde yeri olmayan kadınlar için uydurulan iftiraya bakarmısınız: Kocalarınıza nankörlük ediyorsunuz. Erkeğinin aklını çelen aklı ve dini eksik bir varlık görmedim. Bu sapık fikre Buhari nasıl varıyor. Elinde akıl ve din ölçen aletinmi var. Sen o zaman kendi aklını ve dinini ölçsen daha iyi olur.
5-Eğer bir kadının hayatta erkeğini memnun ve razı olduğu halde iken erkek ölmüşse o kadın cennete gider. Saçmalığın kaba tabir daniskası. Cennetin vizesi kadını aşağılayarak erkeğe veriliyor. Bu da bir din emri gibi sokuşturuluyor. Kuran da ve dinde olmayan böyle bir durumda Allah ve Kuran çekinilmeden devreden çıkarılıyor.
6-Erkeklerin yaramazlık, kötü huy gibi alışkanlıklarına sabreden kadının cennete girmesine sebeptir. Yalana bak. Erkek hırsız, hain, evinin eri değil, kadına işkence ve kötü muamelede berdevam, Irz ve namus mevhumu sıfır, Ailesine rızıkta vurdum duymaz, Kumar ve içki hastalık halinde kadın buna sabredecek ömrünü tüketecek Cennet vizesini bu erkeği verecek. Olmaz olsun böyle erkek ve vize. Asla Allah’ın hoş görüsüne ve insan mantığı ile çelişen dine sokuşturulmuş yalandan başka bir şey değildir.
Görüyoruz ki eskiden beri ve günümüzde halen devam eden bu erkek hakimiyeti ilkelliği dine mal edilerek Hz. Muhammed’in (s.a.v) ahrete intikalinden beri hadis sünnet diye bazı yıkıcı yozlaştırıcı fikirler dinimize yamanmaya çalışılmıştır .Kadınları cehennemlik, dini eksik, kötü yaratık, cinsel obje, çocuk makinası, erkeğin kölesi gibi gösterilmiştir.
Halbuki Kuran’da üstünlük ne erkek olmada ne de kadın olmada dır. Allah’a yakınlık ve dine gösterdiği titizlik ancak takva sahibi olmaya bağlıdır.
Hucurat suresi 49/13 ayetinde mealen Ey insanlar biz sizi bir erkek, bir dişiden yarattık ve birbirinizle tanışmak için sizi halklar ve kabileler kıldık.Şüphesiz Allah katında en üstün olanınız takvaca en ileride olanınızdır.
Ne dersiniz bu ayet emrine .Üstünlük erkeğe mi ait.Üstünlük ne kadının nede erkeğin nede bir zümrenin ırkın nede cins ve türe ait. Ancak takva sahibi olanlara ait. Allah zaten belirtiyor. Ayrım yapmadan. Biz sizi bir erkek bir dişiden yarattık birbirinize üstünlüğün yok diyor.
Erkek eğemenliği çoğunlukla ata erkil aile yapısı ve kıskançlık gibi etkenler kadınlar konusunda Kuran daki islamın kadınlar hakkındaki bilgilerin tam tersini dinselleştirip uygulamaya çalışılıyor. Eski zamanlarda kaleme alınmış bazı müfessirlerin görüşleri günümüze kadar intikal etmiş bunların şahsi görüşleri ve fikirleri din emri Kuran hükmü gibi algılanıp kabüllenilmiştir. Büyük bir yanılgı ve hataya düşülmüştür.
İmam Gazali, İmamı Şavani, Ebu Davut, Sahihi Buhari, Sahihi Müslüm, Tirmizi, İbni Hacer El Heytemi gibi müfessirlerin eserleri yukarıda ve aşağıda açıklamaya çalışacağımız saçmalılarla dolu. Eğer bu devirde yaşasalardı eserlerini yeniden yazarlardı. Sünni inanç sahibi gözükenler mezheplerinin imamı Ebu Hanife İmamı Azam’ın görüş ve fikirlerinin bile günümüzde % 80 nine bile uymamaktalar. Her nedense gerçek ve doğrulardan hep kaçınılır. Ama hikaye ve uydurmalara sıkı sıkıya sarılırlar.
İşte din gibi algılanan kadınlar hakkındaki bazı saçmalıklar. Namazı bozan üç şeyden birisi, Uğursuz sayılan üç şeyden birisi, Evde tutulması gereken, Makyaj yaptırılmaması lazım gelen, Peruk takması yasak olan, Tüy aldıran, Aşırı giyip doyurulmaması gereken, fazla sokağa salınmaması uygun olan, erkeklerden kaçınması ve konuşup sesinin duyulmaması icap eden, okumaması lazım olan, Erkeklerle bir arada bulunması yasak olan kimdir kadın. İşte bütün bunlar Kuran ve Allah’ın kadın hakkındaki emirlerine tamamen zıttır. İlgisi ve alakası yoktur. Hepside uydurmadır.
Tövbe suresi 9/71 de mealen Mümin erkeklerle mümin kadınlar birbirlerinin dostlarıdır. Bu dostlukları kadın köle gibi kapatılıp kulanılırsa dört duvar arasına kapatılırsa camiye bile gitmesi engellenirse vakit namazları neyse Cuma ve cenaze namazlarını erkelere hasmış gibi din dışı uygulamalar yaratılırsa kadın nasıl müminlerin dostu olur. Cemaatlaşmanın yarattığı haremlik selamlık dinin neresinde.
Kadınların tek başına birisi ile evli değilse gibi mazeretle hacca gitmesi uygun bulunmayışı dinin neresinde.Ay halinde namazı kılamayacağı, oruç tutamayacağı, Kuran okuyamayacağı görüşlerle dinde olmayan ibadet engellemeleri kabul edile bilecek fikirlermidir.
Kuran da Bakara suresi 2/222 ayetinde mealen peygambere hitap vardır. Sana kadınların aybaşı halini sorarlar. De ki: O bir eza dır. Aybaşı halinde kadınlardan uzak durun ve onlar temizleninciye kadar kendilerine yaklaşmayın.
Görülüyor ki ayet sadece böyle durumda kadınlarınızla cinsel ilişkiden uzak kalınmasını emrediyor. Diğer ibadetlerinden uzak kalınması için hiçbir öneri yok. Yahudilerin geleneğinde yer alan bu yasakları maalesef din diye bize empoze edilmiştir.
Uydurma bir hadiste kadınlara itaat eden helak olur deniyor. Kim ki karısına itaat ederse Allah onu yüzüstü cehenneme atar. Böyle saçmalık olurmu. Hadis diye bizlere yutturuluyor. Kocasından sevgi ve saygı görmeyen kadın erkeğine sevgi ve saygı gösterir mi. Başlarına bir kadını geçiren kavim asla iflah olmaz. Cemel vakasında orduya Hz. Aişe kumanda etmedi mi. Böyle saçma hadis olmaz ve yoktur.
Neml. Suresi 22 ve 44 ayetlerinde mealen Saba Melikesi Belkıs’ın kavmini yönetmesindeki becerisi, zekası, toplumunu doğru yönlendirmesi, yönetimde tetbirli davranışları anlatılır.Bunu örnek veren Kuran kadın yöneticilere niye karşı olsun.
Kadınlara yazıyı öğretmeyin. Dikiş ve Nur suresini öğretin hadisi ile kız çocukları haliyle kadınlar cahil bırakılmıştır. Olmayan böyle bir hadis yüzünden. Kuran’ın ilk suresi Alak oku değilmidir. Nerde kaldı bu ayet emri.
Neymiş efendim kocasının cinsel arzusunun karşılanmasından kaçınan kadının kocası kızar sinirli gecelerse sabaha kadar kadına melekler lanet eder. Böyle hadis olmaz. Böyle hadisi ancak sapıklar uydurur. Böyle yalanlarda kadını cinsel obje yapıp seks kölesi gibi kullanma arzusu yatar.
Bir kadın kocasından boşanırsa o kadına cennet kokusu haram olur. Niye boşanmak din ve Kuran ahkamına göre şart oluşmuşsa hem kadın hem erkek için bir haktır. Erkek sanki her şey ve durumdan ari yaratılmış gibi düşünülüyor. Bu konu Bakarası suresi 2/228-241 ayetlerinde bu uydurma hadis gibi açıklamıyor. İki eşten birisi gerektiğinde boşanma talebinde bulunabilir.
Erkek istediği gibi kokular sürünüp giyine bilir ama kadına gelince yasaklar ileri sürülür. İşte saçma sayılacak bir açıklama. Camiye giden kadın koku sürmüşse eve döndüğünde cünüplükten boy aptesti alıp yıkanmadıkça, Allah katında onun namazı kabul olmaz. Hangi hallerde boy abdesti alınacağı bellidir. Saçmalığın bu kadarı ise hastalık belirtisidir. Namazının kabulünün belirlenmesi sizin takdirinizemi bağlı Allah’ın bileceği bir konuda nasıl ahkam kesiyorsunuz.
Kadının kalktığı yere yer soğumadıkça erkek oturmamalıdır. Niye bir yerinize batacak kazık mı var. Son senelerde cemaatların uydurduğu bir konu . Bilhassa şehirlerde sapıkların uyduğu din bilinci zayıf zavallıların saçmalığı diyebiliriz. Kuran hem erkekler hem de kadınlara hitap eder. Tek kelime ile insana hitap eder. Çok ayetinde ey inananlar diye genel ifade yer alır. Kuran’ın bu hitap şekilleri Ahzap suresi 33/35 ayetinde görülebilir.Kuran genel bir coğrafya ya ve bu coğrafyalarda yaşayan insanlara hitap eder. Geçmişten misaller vererek geleceğide kapsayan bilgiler veriri. Kısaca her çağa uygun dininin kurlarını barındırır.
Her toplumun tarihten gelen bir örf gelenek ve adet yapısı vardır. Toplumların kaynaşması ile artan kültürel bir yapısı da vardır. İnsanlar yaşadıkları toplum yapısı gereği giyinme kuşanma yeme içme değişik kültür ve alışkanlıkları ile tebaruz etmişlerdir. Bunlar dinin yasakladığı ve tavsiye ettiği meseleler değildir. Sarığı, şalvarı, cüppeyi, sakalı dinselleştirmek din değildir. Pantolon, ceket, entari, kravat, eşarp, yemeni, tülbent, şapka giymekte dine aykırı ve yasak olan değildir. Kuran dini bir giyim tarzı empoze etmez. Bu konuda insanları gayri ahlaki olmamak kaydıyla özgür bırakır.
Din çok eşliği zaruret halinde uygun görmüştür. Tek eşlilik esastır. Zaruret hali deyince her kafasına esenin kadını üzerine sayısız kuma alması dinen uygun olmayan davranıştır. Birde bir erkeğin şahitliğine iki kadının şahitliği esastır uydurması vardır. Kuran böyle bir durumu öngörmez. Bir konuda eğer erkek yoksa şahit dört kadının şahitliği, kadın yoksa şahit iki erkeğin şahit olması esası vardır.
Miras konusunda da ölenin malı dikkate alınır. Ölenin vasiyeti dikkate alınırken tüm borçları ödendikten sonra kalan malı üzerinden iki pay erkek bir pay kadın şeklinde pay edilir. Burada gözetilen erkeğin ölenin aile halkına ve çocuklarının bakım ve nafakalarını temini onun üzerine olacağı öngörülmüştür. Bu bir öngörüdür. Tarafların rızası ile daha fazla da verilebilir. Günümüzde bu dini emre dahi uyulmayıp kızlar ve kadınlar erkekler tarafından daima mağdur edilmekteler.
Örneğin Nisa suresi 4/32 ayet mealinde erkekler kendi kazancından bir pay kadınlar kendi kazancından bir pay var dır. Buda herkesin sağlığında kendi edinimlerinin eşit paylaşılacağına işaret etmektedir.
Üstünlük cinsiyette değil iyi hal ve fiildedir.
Durmuş Karabağlı
2011
YORUMLAR
bilgileriniz için teşekkürler bizi aydınlattığınız için yalan yanlış uydurmalarla islamda kadının yerinin fazla olmadığını söyleyenler de okusun bir zahmet emeğinize sağlık Allah'ın emanet olarak gönderdiği bütün hanımların kadınlar günü kutlu olsun:)))))))