40
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
3403
Okunma
Yağmurlar yağdı buralara, karlar yağdı sen gideli. Sevindi çocuklar kardan adamlar yapıp, gözleri gülüyordu elleri üşüdüğü halde. Gülücükler ısıtıyor yüreklerini, unutuyorlar üşüdüklerini. Kendimi kardan adam yerine koyuyorum, hep üşüyorum burada, gülemiyorum çocuklar gibi.
Kardan adamın üzeri terlemiş, ısınmaya başladı havalar, eriyor yavaş yavaş karlar. Ya çocuklar tekrar gülmezse diye korkuyorum bahar gelince. Kardan adam çok sevindirdi onları çünkü. Hiç erimese kar, hep gülse çocuklar. Onları öyle cıvıl cıvıl görünce, sanıyorum ki başka hiçbir şey ile bu kadar eğlenemeyecekler.
Gökyüzüne bakıyorum, kuşları görüyorum çocuklar gibi. Kalabalıklar ve oynuyorlar, kuşdiliyle anlaşıyorlar. Onları görünce rahatlıyorum ve kış bitince çocukların yeni eğlenceler bulacağını hatırlıyorum. Şu kenarda eriyen beni, kardan adamı hatırlamayacaklar baharda. Rengârenk uçurtmalar uçuracaklar, mavi ufuklarda sevinç büyütecekler uçurtmalar gözden kaybolurken. Gençlerin kanları kaynayacak, âşık olacaklar belki.
Belki sen de geleceksin, tüm mevsimlerimi güldüreceksin. Belki de beni sevdiğini söyleyeceksin. Bu ihtimal yaşatıyor beni, işte bu ihtimal bir nebze ısıtıyor tenimi. Sen varsan katlanırım erimeye, sen varsan razıyım toprakta dirilmeye.
Bugün;
Mevsim bitti güzelim, son bir damlayım artık yerde ve hâlâ gözüm göklerde. El sallıyorum delikanlı kuşlara, çocukluğumu görüyorum, gençliğimi. Bir de aralarında biraz hoppa eski seni. Anlıyorum ki bedeni çoktan toprağa karışmış, yeryüzünde tek damla bir kalbim şimdi. Ne sen geleceksin, ne de ben güleceğim, kalbimi toprağa vereceğim.
Bahar Çanları
Kürklü eteklerini bellerinden katlayıp
Boylarını kısaltıyor ergen dişi kuşlar
Açıkta bırakıyorlar bacaklarını
Saçları jöleli hoppa bir delikanlı
Neşe içinde rüzgârla cilveleşirken
Müstehcen kanat şakaları yapıyor
Başları bulutlarda gezen yaşam göçebelerine
Islık çalarak laflar atıyor
Kuş dili inceliğiyle iltifatlar yağdırıyor
Çiçeklerin uyanma mevsiminde
Tebessümlü bir sabahı giyiniyor gün
Gümüş beyazı asfalt eriyor yavaş yavaş
Akıyor karlar kaldırımlardan
Parlıyor çıplak bir kardan adam
Mimikler hüzünlü, gözleri yaşlı
Gizli ağlıyor ve simsiyah
Göğsünde biriken kocaman bir ah
Teşekkür edemiyor ısındığına
Bakıyor bedeninin eriyip yandığına
Yaşamayacağına inanırken
İnandığını da yaşayamadı
Kış bitmeyecek sandı
Hayalleri çatırdıyor gövdesinde
Baharını boynundan asıyor
Son günün bilinciyle bir göz atıyor engin göklere
Ve görüyor geçmişini
Ergen kuşlar uçuyor başları havalarda
Yere değmiyor ayakları
2012 Müjgân Akyüz/MAJ