NEREYE KADAR
Hayat bizi tenha bir köy değirmeninde öğütürken,biz neleri kaybediyoruz farkındamıyız acaba? Hergün yanıbaşımızda kaç nefes durur,kaç insan kadere isyan’
Bu isyan kadere değildir aslında,çevresinde gördüğü çirkinliklere,adaletsizliklere,vurdum duymazlıklara,bananecileredir.Hani yıllarca mektep sıralarında bize öğretilen,şimdi de bizim
öğrettiğimizi sandığımız günümüz insanın ne olduğundan bihaber olduğu ’’ERDEM’’ adlı yaldızlı
bir kavram var.Güya insana özgü bir kavram...Hangi insana? Hayvanları hemcinslerine tercih eden insana mı! Herşey şikayet eden lakin şikayet ettiklerini değiştirmek için birşey yapmayan, tek başıma ne yapabilirim bahanesine sığınan insana mı!..Kaçımız bu kavramın anlamını biliyoruz ki ? Bir dağbaşı yalnızlığı istiyor bazen insan.Kimsenin olmadığı,sadece kuşların,börtü böceğin olduğu, bir de her uğuldadığında insanın içini ürperten ruzgarın olduğu... İşte ben de kaçtım ’’erdem’’ denilen insana özgü kavramdan!..İyi de bu kaçış nereye
kadar!...
İstanbul/3 Mart 2012
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.