TESTİ VE İNSAN
TOPRAK TESTİ ve İNSAN
Bilir misiniz, bilmem. Bilmeyenlerin söyleyince anlayacağınızı umuyorum. Genellikle köylerde kullanılan bir alettir. Adına toprak testi denir. Arazide çalışan köylüler bu testilere suyu doldurup, tarlaya götürürler. O testi anların buzdolaplarıdır. Son zamanlarda termos bu işlevi görmeye başlamıştır.
Benim değinmek istediğim, testinin özelliklerine haiz insanların varlığıdır. İşte o özellikler.
Toprak testi üç çeşittir. Süs için yapılmışlar hariç.
Birincisi; bu testinin bir özelliği vardır. İçine koyduğunuz suyu tarlaya vardığınızda bulamazsınız. Buharlaşıp gitmiştir. Bu testiye güvenenler susuz kalmaya mahkûmdur.
İkincisi; bu testinin özelliği ise içine doldurduğunuz suyu tarlaya kadar götürür, ama size kan gibi su ikram eder. İçtikçe içiniz yanar. Buna güvenirseniz susuz kalmaz, ama su ile hararetinizi söndüremezsiniz.
Üçüncüsü ise, iyi fırınlanmış olup, testi sahibi tarafından da dış yüzeyi betonla sıvazlanmıştır. Hatta bunu da kâfi görmeyerek, bir de özel kılıf dikilmiştir. Bu kılıfı dışarıdan ıslatarak, içindeki suyun soğuk olmasına yardımcı olmuştur. Arazide içiniz yandıkça bu su size tekrar çalışma şevki verir. Dinlendirir insanı.
İnsanın bu testi ile ne gibi özellikleri var derseniz?
Okuyalım görelim var mı yok mu?
Bugün varız yarın yoğuz. Doğduk ki öleceğiz. Buna kimse mani olamaz. Olamayacakta.
Birinci testinin özelliği şu insanlara benzer; Öyle insanlar var ki; İnandığını söyler ama inançları doğrultusunda bir hayat düsturları yoktur. Bayramdan bayrama, insanlar desin diye cemaat içine katılıp, camiye veya mescide giderler. Çokbilmişlik taslayıp, çok yanıldıklarının farkında olmazlar. Desinler diye yaptıkları her iş, boş bir iş olduğunu çok geç anlayacak olan bu insanlara güven olmaz. Tıpkı, birinci testinin tarlada susuz bırakması gibidir. Kalıbına güvenirsen aldanırsın.
İkici testinin özelliği de şu insanlara benzer; Onlarda dini bayram günleri ve Cuma günleri cemaat içine katılıp, desinler sevdasındadırlar. Evlatlarına ve çevresine iyi örnek olmakta başarısızdırlar. Onlara güvendikçe için yanar. Kalıpları sayesinde ve davranışlarına aldandıkça, başınız hep belaya girer. Fitne çıkarmakta mahirdirler. İkinci testi gibi su ihtiyacınızı giderir ama içinizi yakarlar. Duydukları ile amel etmeye kalkarlar. Gerçek mecradan konuyu araştırmak gibi bir özellikleri yoktur. İşittik iman ettik diyemez. İşittik ama derler? Kendi yorumlarını katmaya kalkarlar. Çünkü yaşantılarına engel olarak imanı görürler.
Üçüncü testinin özelliği ise şu insanlara benzer; Onlar ki, hem içi hem dışı bir olan insanlardır. Gönüllerinde Allah (cc) aşkı vardır. Onların dudağından sanki bal akar. Allah (cc) için söyler, Allah (cc) için yaşarlar. İman esaslarına harfiyen uyarlar. Rahatlatan bir özellikleri vardır. Tıpkı üçüncü testinin suyu gibidir onlar. İçtikçe içiniz soğur, yüreğinizdeki ateş söner. Daha çok çalışma şevkine varırsınız. Çünkü onlar üçüncü testinin dışı gibi iman nuru ile sıvazlanmışlardır.
Allah (cc) hepimizi üçüncü testinin özelliklerine haiz kılsın.
Allah’a emanet olun. Abdullah Yaşar ERDOĞAN