- 716 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
TÜRKİYE’NİN SURİYE ÇELİŞKİSİ
Ak Parti döneminde dış politikada ciddi mesafeler katettiğimiz bir gerçektir.
Gerek İslam ülkeleri ve gerekse Avrupa ülkeleri açısından dünyada söz sahibi bir ülke olma yolunda etkili adımlar atıldığı da bir gerçektir mevcut iktidar döneminde.
İtibar ve prestij yükselmesini de inkar edemeyiz.
Önceki iktidarlar dönemindeki pasif siyaset anlayışının yerini çok daha atak ve aktif bir siyaset anlayışı almıştır.
Bundan on yıl öncesine kadar içine kapalı bir ülkeyken, bugün dünyanın herhangi bir yerindeki bir doğal felakette, toplumsal olayda çözüm bulmak adına en önde Türkiye’yi görüyoruz.
Düne kadar Clinton’un önünde esas duruşta bekleyen Başbakanlarımızı hatırlayınca, dik duruşumuzu takdir etmemek de elde değildir.
Türkiye dış siyaset alanında yıldızı parlayan bir ülkedir son yıllarda.
Lakin dış siyaset alanında sanki son günlerde bir çelişki hali hakim, bir tutarsızlık ve basiretsizlik var ortada.
Düne kadar kardeş olduğumuz Suriye’ye karşı ani ve sert bir manevra ile taraf değiştirmiş gibiyiz,düne kadar ilişkilerimizi iyice geliştirdiğimiz Esad, bir anda can düşmanımız oluverdi ?
Irak’ta ölen kardeşlerimiz için göstermediğimiz duyarlılığı bir anda Suriye’de ölenler için göstermeye başladık, sanki birileri istediği için böyle oluyormuş gibi bir intiba, birilerinin bizi gaza getirmesi gibi bir manzara hakim ortama, nereye koşuyoruz sahi ?
Bir anda ne oldu da Esad can düşmanımız oldu ?
Neden bir anda ABD ve İsrail eksenli düşünmeye başladık ?
Bizi kimler nereye sürüklemek istiyor ?
Adına ne derseniz deyin; yok Esad terörü destekliyor, yok kendi halkını öldürüyor, yok muhaliflerle anlaşmaya yanaşmıyor, yok reform yapmıyor yani ne derseniz deyin, bu bizim savaşımız ve sorunumuz değildir.
Bu kendi iç meselesi ve bizi ilgilendirmez, eğer Suriye’ye dair bir hamle olacaksa, bu hamle onu diğer ülkelerle beraber ezmek şeklinde değil, bu ülkeye düşmanlık yapan ülkeler karşısında onu savunmak şeklinde olmalıdır.
Son on yılda sorun yaşamadığımız bir ülkeyle aramızı açmak, ABD, İsrail ve yandaşlarının çarkına entegre olmak, Irak için sessiz kalıp Suriye’de öldürülenler için feryat edip Esad’a savaş açmak ülkemizin menfaatine değildir, din kardeşliği hukukuna uygun değildir,hele hele akıllıca bir dış siyaset hiç değildir.
Vesselam bu bizim savaşımız değildir ve Suriye bizim kardeşimizdir, Esad’ın ahmaklığının faturasını ne bize, nede Suriyeli kardeşlerimize ödetemezsiniz, buna hakkınız yoktur.
Büyük devlet olacaksak etrafımızdaki devletleri de ticari, askeri alanlarda kendimize entegre ederek büyümeli, tarihten gelen misyonlarımızı unutmamalıyız.
Başka ülkeleri memnun etmek adına komşularımızla kavgalı olmak akıllıca bir siyaset değildir.
Hele bize yakışan bir dış politika hiç değildir.
Tunar Çalışkan
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.