- 923 Okunma
- 9 Yorum
- 0 Beğeni
Nirvana
martılar geçiyor olmalı
birazdan kızıllaşacak çığlıkları
kımıltısız ve soğukkanlı bir güzellik var acımda
öpücük makamı şarkılara yol alıyor bulutlar
sessiz bir düş yağmuru bekliyorum
sayısını unuttuğum yeni bir ölüme geçtim...
Kalemim kıpır kıpır.Haydi durma yaz, haydi durma yaz diye fısıldıyor.
Suskunum, sesim kalemimin ucunda.Fakat aklım pek beceriksiz bu gece
Gözlerim ihtişam hala ama. Gülümser onlar geceye aya ve yıldızlara
Körfeze bakıp düşlemeyi pek severler.Geçen bir gemi varsa eğer biner giderler.
Şimdi motorlu atlı birlikler geçiyor içimden.Kalemim sabırsız.Ruhum bekleme salonu birbirinden geçimsiz hastalarla dolu.Bir kalabalık bir kargaşa.Ne bu acele, bu telaş?
yolun sonu aynı nokta...
Kadın
kır zincirlerini ya da sev zincirlerini
Kadın irdeleme
mutlu muyum mutsuz muyum.Uzak denizlere özlem niye?
Genç kızlığında kalmalıydı bu telaş.Aşka ne merakla bakardın.Ne meraklıydı dudakların.Ya ellerin, kuş kanadı ellerin.Konsam mı, konmasam mı?Yuvaya geç kaldım.
Babam kızar mı?Uçsam mı uçmasam mı?
sessizlik lütfen!
Düşünüyor kadın.
Aşka dair çok az anılarım var.Sırlarım yok, tenin yangınlarına dair.Yakınımdadır belki özlediklerim.Özlenenim belki yakınımdakiler için.Hayatla geçimsizim, bir özlem var ama nedir bilmiyorum.Hayat yorgunluğu sanırım , bir ben değil herkes tutsak rolüne.Ah bu insanlar, parmak uçlarına kadar birikmiş karaları var.Yılan gibi çöreklenmiş herbirimize yılgın travmalar.Aradığımız dünyalar hiç birimizde gördüklerimiz yaşadıklarımız olmamıştır.Hep yeni bir öyküye gitme isteği.Gidilebilinir tabi, cesareti olan için iki adım yerküre.Rus ruleti yaşamak.Anlık korkular,anlık çoşku ve bakışlarda merak.Ama sayfayı çevirdiğin gibi bulunmuyor doğru öykü.Ve florasan ışığı değil güneş. Bozuk ciltleri gösterbildiği gibi, bozuk ruhları gösterebilir mi?
Kalemimin ucunu kemiriyorum, gözlerim kimbilir nerede.Hayata dair daha önce yazılmayan ne yazabilirim ki diye düşünüyorum.İç organlarım dolu ama içimde bir boşluk.Bu bedende bu gece bir anormallik var.Tek normal olan şey kalemim, onu da kemirip durursam kendime benzeteceğim.Akacak mürekkebi, oraya buraya damlayacak.Yazamayacak.Yaşayamayacak...
Sizi ısıranlar olmadı mı?
kanamadınız mı?
ağlamadınız mı?
Damlamadınız mı oraya buraya?
Hayat kimimiz için bize saldıran vahşi bir hayvan.
kimileri susar saklanır.Sesi soluğu çıkmaz, çıt çıkarmadan yaşar gider.
Kimimiz içinse hayat avuçlarında tuttukları minicik bir kuştur.Geleceği onların elinde olan bir kuş...
Cici kuş
Artık tanışalım mı?
Ben Nilgün...
YORUMLAR
Cici kuş emin ellere konmuş olabilir mi?
Bak nasıl atıyor pıt pıt diye yüreği.
Merhaba diyecek de cesareti yok.
Kafese kapatılmaktan korkuyor belki de kim bilir?
çöldeki kelebek
Belki de kimbilir
güzeldi
samimi kaygılar ve sorular
yazamamanın yazısı
sonuçta ne istediğini bilen bir duruşun sürüklenmesi var...
tebrik ederim bir yudum çay gibi akıp gitti
selamlarımla...
çöldeki kelebek
okuyanın beni anlaması benimle yakınlaşması
kendi ile özeleştiri yapabilmesi bu paylaşımın amacıydı.
Sanırım bunu başarmışım gibi..
Teşvik edici yorumuna çok teşekkür ederim Ustam.
Noyan Safi Sel
muhteşem bir yazı nilgün söyle nirvanaya çıkmak için hangi basamaktasın ve nerede durmak lazım soluklanmak için selamlarımla
çöldeki kelebek
Anları kaçırmamak lazım
ne güzeldi diyeceğimize
anın tadını doya doya yaşayıp
ne güzel diyebilmekte belki de sır.
Teşekkür ederim Ziyaretinize Atilla bey
bende sevilay..
merhaba nilgün..
ilk kez okudum sizi.
beğeniyle..
satırların arasında kendimden bir şeyler buldum..
aynaya bakar gibi...
yüreğine sağlık..
sevgilerimle.
SEVİLAY DİLBER tarafından 2/28/2012 10:58:10 PM zamanında düzenlenmiştir.
çöldeki kelebek
Teşekkür ederim ziyaretinize
çöldeki kelebek
belki hepimiz
Yorgunluk ruha yapılan baskıdır ağırlıktır.
Bir çıkarabilsek ağırlık yapan çamurlu gömleklerimizi..((
Yazma çırpınışları arasına çaktırmadan hayati aforizmalar serpiştirilmiş. Yazar yazamıyorum, diyor. Bir de yazabilseymiş, neler görürmüşüz acaba? Bir de yazının kahramanına benden nacizane bir tavsiye: Hayat seni ısırmadan sen onu ısırmalısın. Maça moralle başlamış olursun hiç değilse.
Seni okumak hep çok özel. Şiir ve nesir bileşimi denemelerin ruhumu dinlendiriyor. Belki dingin bir huzursuzluğı anlattığın için...Belki kendime pek yakın cümleler bulduğum için. Ama toplamda senin çekiciliğin bu.
Kutluyorum güzel yazarım:)
Başarılar ve sevgiler...
çöldeki kelebek
Hayat dişlerimizi dökmeden bu tavsiyeye uygulamalıyız!!
Meditasyonda en az profosyönelleri kadar başarılıyım.O beynimi boşalttığım sadece ruhumu dinlediğim özümle karşılaştığım anlardan
biraz karmaşık olanını yazıya döktün ustam.Beğeniniz onurdur..
Sevgim saygımla
Aynur Engindeniz
Duruşunuzu, kaleminizi, profilinizi dahi seviyorum:)
Çok çok başarılar ve mutluluklar diliyorum size.
Süperdi... Başlığı okuyunca aklıma ilk gelen, malum Nirvana... Ve elbette Kurt Cobain ki hastasıyım, nur içinde yatsın:)) Ayrıca meşhur albümün olağansütü kapak görüntüsü-okyanus içerisindeki bebek...
Bu kadar pozitif motivasyonla yazıya sarılınca insan ve bir de sizin doyumsuz anlatım biçimlerinizle yüzleşince keyif ikiye katlanıyor muhakkak. Kutlarım, uygulanan metot ve yazının fiyakası on numaraydı bence. Tebrikler.
çöldeki kelebek
seni görmek şaşırttı ve çok daha mutlu etti..
O müthiş öykülerin ve destekleyici yorumlarınla
Umarım hep buralardasındır artık..
Çok sevindim yaw))
çöldeki kelebek
Off demek de cesaret..
onu dahi diyemeyenler var:)))