- 1297 Okunma
- 21 Yorum
- 0 Beğeni
Bir Yoruma İthafen
Bir Yoruma İthafen
Öncelikle selam ve saygılarımı sunuyorum, ve bu yazımı kalem dostu Osman Aksoy
beyin bir şiirine ithaf-en yazıyorum.Osman bey şiirin de, kardeşin kardeşe yardımlaşmak istememesi
vefasızlığından bahsediyordu..
Sayfasına uğrayarak, şiirine yorum yazmıştım ki, isin boyutları kardeşliğin salt aynı
anne ve babanın çocukları olmadığı ve bunun yani sıra; Vatan kardeşliği, millet kardeşliği ve inanç kardeşliğine kadar da gidiyordu..
Osman bey, benim bu milliyetçilik yaramı ise tam on iki den vurmuştu diyebilirim..
Nereden başlasam acaba? Bundan sonraki yazılarım belkide bu yönden olur kim bilir..
Ben Danimarka’dayım, ne yazık ki soydaşlarımız burada birbirlerini tutmuyor, bunu da utanarak yazıyorum, simdi aklınıza keşke tüm bireyler bir adim atsa da; toplumumuzu oluştursa, sesini biraz daha gür çıkarabilse dediğinizi duyar gibiyim..
Maalesef uzaktan davulun sesi hoş geliyor, yani Avrupa ülkelerindeki bizim toplumumuz ; kendilerine Müslüman! Türkiye’mizin kıymeti bilinmiyor oysaki ilim ve bilim adamlarıyla önde olan büyük bir ülke..Bakın; para nasıl ön plana çıkıyor, gecen senelerde Danimarka’nın Türkiye"den sadece ve sadece doktor, mühendis ve yüksek kariyer sahibi genç beyinlere ihtiyaç olduğu ve alacaklarını okumuştum, bu Ülkenin gücünü fazlasıyla zayıflatır ki, Allah muhafaza diyorum. Ve dahi para uğruna burada bulunduğu ülkenin vatandaşı olansa bir hayli fazla, siz buna refah yaşam mı dersiniz, yoksa modern hapis hayatı mı?! Aslında buda apayrı bir mevzuat,(( Keşke rahatsızlığım olmayıp tüm bozuk imla ile yazılan klavye hatalarımı düzelte bilsem))
Buna bazı kişilerin olumlu yaklaşımı olmuştu bulunduğum şehirde ama ben !! Hiç de sevinemem-istim.. Sebebi ise; öncelikle benim ülkem kalkın malıydı, hani para deniyor ya!
Dikkatinizi çekerim! zor şartlarla evladını okutan ebeveyn, evlatlarının hasretine dayanmayı göze alıyor ve okumuş tahsilli gençlerini Avrupa yollarına, daha fazla para kazanmak uğruna gönderiyorlar.. Burada eğitimin önemini vurguluyorum, ama, okuyanlar ne yazık ki dışarı, yani AVRUPA aşıklısı oluyor sırf para içinse bunca çekilen, ülkemin iş sahaları çoğalmalı.. Ülkem insanının kaçta kaçı üniversiteye gidiyor? Aileler kendi imkanlarıyla da olsa mecburi eğitimi zor karşılayabiliyor iken! Devletimiz öncelikle ailelerin yükünü hafiflet-sinde paralı eğitimi ortadan kaldırsın, iş Avrupa’yla boy ölçüşmek ise, hodri meydan diyor Avrupa ama SESSİZCE..Rahmetli anneciğimin bir lafı vardı herkes tarafından da bilinen ( Dışarıdan bakan alınır, içeride kalan çalınır)
Avrupa’nın; Okul basta olmak üzere tüm isleri sistemli ve kisiler insan hakları yönünden birbirlerine salisilik..
Bunları Asil ülkem içinde söylemeyi ne kadar çok isterdim..
Şöyle ki; TÜRKİYE"de adaletten hoşnut olmayanlar! Bu da ne demekse, ama anlayan anladı diyelim!
İNSAN HAKLARI KOMİSYONU"na bas vuruyorlar, ben bunu hiç doğru bulmuyorum..
Neden? bizleri dünya ülkelerinin gözünde küçük düşürsünler ki..Seneler senesi bir (AB) Avrupa Birliği türküsü gidiyor dillerde..
TÜRKİYE kimseden yardim almadan kendini bir değil, iki kez dahi besler, ( her yönden ) yeter ki karışıp kör dövüşe ortak edilmesin, özellikle politika konusunu baz alır isek, Danimarka’ya gelenler hep, kırsal kesim ve mülteci..
Vatan bölücüleri Avrupa da tüm devletlerde mevcut, tabi İskandinav ülkelerinde de; yani İsveç, Norveç ve Danimarka da da, bizim ülkemizi de de malum, adeta cirit atıyorlar..
Burada birbirlerini o kadar çok tutarlar ki, sanki kökenleri Türk değilmiş gibi, biz kürt’üz diyorlar..
Ne büyük bir acizlik, oysaki her kim olursa olsun, buna bende dahilim,
hepimizin soyunda sopunda geçmişinde mutlaka bir bağ vardır, bu ayrımcılığı yapanların iki yakası bir araya sanmıyorum ki gelsin, sonuçta nice evlatlar canını kaybettiler. Beyinleri yıkananlar. ANADOLU un haritada ki üçte birlik bölümünü yabancı güçler kürdistan diye çizmiş ve söz vermişler, ne menem bir söz ise
Keşke kimselerin maşası olmasalar da basları yanmasa devletle, hiç insan ekmeğini yediği
ülkesine hıyanetlik eder mi? Maalesef keşkelere yer yok yaşamımızda, eğer muvaffak olmak istiyorsak..Keşkelere yer olmamalı.
Ama yaz geldiğin de; cümbür cemaat Ülkeye dönmesini biliyorlar, dilerim bu yanlış yoldakiler yanlışlarından dönsünler..
Unutmamalı ki bu Ülkeden başka gidecek yerimizde maalesef yok..
Ne yazık ki dış mihraklar onları bal gibi de kullanıyor..
Türkiye de bir bakıyorum ortalığı karıştıran bir olay, ama sonradan
bir balon haber ve ortalık süt liman..
Neden Ülkem sömürülüp ya da farklı amaçlar için kullanılsın?
Ülkemin o kadar çok yer altı Kaynağı varken, neden bunlar açığa çıkmasın?
Neden ve niçinler ile olmaz, bunu da herkes biliyor, dilerim top yekin aydınlığa çıkar Ülkem en büyük arzularımdan birisi de budur sayın dostlar..
Osman Aksoy beyin bir yorumu beni nerelerden dem vurdurdu !
İnşallah konuyu iyi irdelemisimdir..
Okuma zahmetinde bulunan sizlere saygı ve selamlarımı gönderiyorum..
Danimarka"dan sizlere İyi geceler dilerim..
YORUMLAR
Gülsen Tunçkal
Herşeyin üstüne Para çıkmış,
Bizleri bir bilinmeze tıkmış.
Sorumsuzluğu üstümüze yıkmış,
Herşey para değildir dostlar...
Değerli Gulsen hanım,
Dış Ülkelerde çalışan yurtdaşlarımızın
eksik yönlerinden biriside oralarda birlik içinde hareket edememeleridir ki, satırlarda çok güzel dile getirilmiş.Tebrik ederim.
Gülsen Tunçkal
Slm arkadaşım.
Hem o güzel yazını hem aynı yaradan muzdarip arkadaşların yorumlarını okumaktan büyük keyf aldım.Nedeni ise hala pek çok kişinin hızla yol alan çarpıklıkların farkındalıkları ve yazına destekleri.Bir ucundan çekince çorap söküğü gibi ortaya dökülen gerçeklere kim duyarsız kalabilir ki...
Aynı şeyleri yazıp zamanını almak istemiyorum.Pek çok dış ülkeyi defalarca gezdim.Kardeşim olması nedeniyle sık sık Munih,e de giderim ama dönüşümde gerçekten çok mutlu olurum ve iyi ki bu ülkenin birreyiyim diye Rabbim,e şükrederim.Hala duyguları çıkarsız insanların ağırlıkta olduğu bir milletiz.Yönetim şanssızlığımız var sadece.Bizi değil kendilerini düşünüyor vekaletimizi verdiklerimiz.
Çokça kutlarım.Sevgilerimle kal.
Gülsen Tunçkal
DEĞERLİ GÜLSEN HANIM MERHABALAR;
ÖNCELİKLE BELİRTMEK İSTERİM Kİ ,YAZININZ KONUSUNDA OKUDUGUM TÜM YAZI VE YORUMLAR KAFAMDAKİ DÜŞÜNCELERİN TAA KENDİSİYDİ..DOLAYISIYLADA KONUYA DUYARLI VE HASSAS BAKAN YÜREKLERİ GORMEKTENDE MUTLU OLDUM...ASLINDA " haklı çoğunluk.." OLAN BİZLERİ ORANLAMAYA VURULDUĞUNDA TOPLU İĞNE UCU KADAR BİLE YER TUTMAYAN " haksız olan azınlık.." IN SESİNE BORAZANLIK YAPAN ÇOK ÇEİŞİTLİ GÜÇLER " nemelazımcı " ÇIKARCI, MENFAATÇI.. BİR KESİM OLUŞTURMAYA BAŞLADIĞI İÇİN SABIRLAR SİNDİRİLİYOR VE SINANIYOR DİYE DÜŞÜNÜYORUM..OSMAN KARDEŞİMİ ÇOK YAKINEN TANIDIĞIM İÇİN DUYARLILIĞINDAKİ SAMİMİYETİ BİLİYORUM..BU MANADA SİZİDE TANIMŞ OLDUM..GÖZÜMDE VE GÖNLÜMDE SAYGINLIĞINIZ DAHADA ARTTI DOĞRUSU..ÜZÜLDÜĞÜM NOKTA NE BİLİYORMUSUNUZ GÜLSEN HANIM? BU ÜLKEDE YAŞAYAN BİZLER İÇİNDE BULUNDUĞUMUZ NİMETİN FARKINDA OLMAYIPTA DAHA ÇOK DIŞARDA VE EZİLMİŞLİĞE HAKAIZLIĞA MUHATAP OLANLARIN BİZLERİ TUM UYARMALARINA RAĞMEN OLAYIN VAHAMETİNİN FARKINDA OLMAYIŞIMIZ ..KONUYU DAHA FAZLA DAĞITMAYA GEREK YOK..SİZE VE BUNA VESİLE OLAN OSMAN HEMŞEİME SELAM VE SAYGILARIMI SUNUYORUM..HER ŞEY BEKLEDİĞİNİZ GİBİ OLUR İNŞALLAH DİYORUM..
Gülsen Tunçkal
KNİSK
evet konu çoook derin..uzatacak değilim ..sadece sizi desteklediğim anlamında bir kaç söz edeceğim..öncelikle herkes iyi de diyecek ,kötü de diyrecek...eleştirecek yani...bu ne kadar hak ve demokratik bir yolsa, işin adap ve uslubunda , nezaket kuralları dahilinde olması da bir o kadar gereklilik..kişi bunlara uymuyorsa onu hiç önemsemeyin..o tür insanlar EGO larının tatminidelerdir..ünlü bir düşünürün de dediği gibi;" EN ÇOK BİLDİĞİM HİÇ BİR ŞEY BİLMEDİĞİM..." diyen insandan zarar gelmez..yani her şeyi ben bilirim ..ben daha iyi bilirim diyorsa bırakın onu bildiğini okusun..
asıl konuya gelince; (siz yada biz farketmez..)ne bilimsel bir yazı ve makale yazıyorsunuz nede edebi bir hikaye yada roman yazıyorsunuz..hayata dair gördülelen ve tesbit edilen eksik,yanlış yada olmaması gerektiğini düşündüğümüz değerler hakkında görüş düşünce ve duygularımızı paylaşmaya çalışıyoruz..daha doğrusu çalışıyorsunuz..ve yine kaldıki yazarlık ve şaiirlik iddiasında da değilsiniz..böyle bir saplantınızda yok..öyleyse fikren katılıp katılmadığmızı adabına uygun belirtmemiz hem bizi yüceltir, hemde karşıdaki kişiyi daha dikkatli vede araştırmacı olmaya sevk eder diye düşünüyorum..bakın iki çift laf demiştim kaptırdım gidiyorum..neyse özetle demem o dur ki; siz doğru bildiğiniz ama genel geçerli doğruları da rehber alarak devam edin lütfen..kimseye hesap vermek zorunda değilsiniz..herkes ,olumluluk yada olumsuzluk adına pastadan istediği kadar payını alır..osman aksoya gelince yakinen tanıdığınızda yazısıyla şiirleriyle nasılda birebir örtüştüğünü görecek ve mutlu olacaksınız..içi dışı bir olan , " YARATILANI SEVERİM YARATANDAN ÖTÜRÜ.." felsefesine biad etmiş, insanların iyiliği için çalışan, düşünen bir gönül adamı..ben seviyorum onu..görüşmek umut ve dileğiyle..hoşça kalın mutlu olun.
Yüreğinize saglik.. ince düşüncelerinize katılmamak mümkün degil.Kendimize eleştiri yapmak zor gelse de gercekleri görmek adına olması gerekendir.Biz sahip olduklarımızın farkına kaybettikten sonra varan fazla kaderci ve basımıza gelenlerden kimseyi sorumlu tutmak istemeyen bır zihniyette yetiştiriliyoruz.Genclerimiz su an da da böyle.Ben egitim ve danismanlik işlerinde gorev aldığım icin sık sık yurtdışı seyahatlerim oluyor ve okullarla, öğrencilerle ve egitimcilerle çok iç iceyim.Ve yurt dısında yasayan turk ailelerle de, sorun aslında şu insanlar Turkiye de emeklerinin karşılığını alamıyor.Patronlar egitimsiz ve genelde kendini gelistirememis insanlar ve 24 saat çalışan ve bunun karşılığında da komik takmamışsa sizi tutmak isteyen tipler.Yani para bu adamlarda nereden geldigi de belli degil ya orası ayrı bır konu.Bu şartlarda hangi cocuk yurt dısına egitim almaya gitmez.Ben kızımı devlet okulunda okutacağım kesin derdim ama kızım olunca dedim ki hayır yapamam bu şekildeki bır devlet okuluna gönderemem, is garantisi sosyal cevresi kuvvetli olan ve yurt dısında calisabalicegi acayip yuksek para ödediğim bır okula verdim ki sinav ve de kura ile olduğu icin ana okulu girişinde bile hepimiz mahvoldum ailece.İste o zaman bana sunulmuş olan yurt dısında calisma konusunu niye reddettim diye düşündüm utanarak söylüyorum.İnsanlar mecbur bırakılıyor Gülsen Hanım, insanlar ac kalıyor, mülteciyim deyip evinde Atatürk resmi tutan çok insan tanıyorum ..Haklı bulmuyorum ama ac kalana kimse el uzatmıyor...Herkes çoluk çocuğunu düşünmek zorunda.Doğuyu da zamanında ac bırakmasaydık onları ikinci sınıf insan gözüyle degil kardeşimiz gibi görseydik böyle olmazdı eminim.Ama hiç bır şey icin geç degil.Sizin gibi aydin düşünenler sayesinde tetiklenebilir bırden yardım elleri birbirine.
sevgi ve saygılarımla
GC7
Gülsen Tunçkal
yüreğinize sağlık diyorum..okuyan gençlerimizin değerini burdaki akademisyenler bilse böyle bir beyin göçü olmaz..üniversitede camiası .akademik kariyerlerinden çok siyasi kariyer yaptıklarından..ve ülke yönetimine ekonomik katkılarından çok illegal yönetim şekliyle müdahale ettiklerinden ve bu potansiyelin farkına da avrupa vardığından, para karşılığı cazibe merkezlerini oluşturmaları kaçınılmaz olmuştur.. ve böylece içten zayıflatma hareketleri başlamıştır..bakın..son zamanlarda artık üniversite kendi işlevlerine döndü ve Türkiyede tıp alanında özellikle çok başarılı ameliyatlar yapılmaktadır..yüz nakli gibi.şimdi gelelim diğer konulara..evet Türkiye çok güçlü bir devlettir. ve kendi kendine yeten bir devlettir..dışarıya açılmasında yararlar ve sakıncalardan uzun uzun bahsetmiyeceğim..sadece şunu şöylemek istiyorum...kültürel değerlerimize sahip çıktığımız sürece dünyanın lideri yine Türkiye olabilir..yeterki aramıza sokulan nifak tohumlarına karşı birlik ve beraberliğimizi koruyalım..
akrep zehirini rakibine bir fırsatını bulunca sokarak verir ..sıkışınca da kendini sokarak öldürür..biz bir olursak ..dünya akrep olsa ne yazar..Allah fırsat vermesin..kaleminiz daim olsun..saygılarımla
Gülsen Tunçkal
Gülsen hanımcığım, yabancılar bizim en kaymak yerlerimizi ele geçirdikleri gibi eğitimli insanlarımıza da göz dikmişler baksana. Ülkemiz bağımsız değil. En büyük sorunumuz bu bizim.
Amerika'dan,avrupadan pısıp sinmemeliyiz.Atatürk'ün Türk gençliğine hitabında söylediklerinin
tümü gerçekleşmiştir. Bütün değerlerimizi yok ediyorlar.Milli duygularımız, Atatürk'ümüz de buna
dahil. Yurdumuz elden gidiyor, eğitimli insanlarımızın lâfı mı olur bunun yanında.Kendine Kürt
diyenlerin de kökeni Türkmüş. Bu türklük, kürtlük sorunu da değil. Bizi birbirimize düşürüp bundan
yararlanmak isteyen Amerika'nın plânları bunlar. Milletimiz gözünü açmalı,kısır çekişmelerle zaman geçirmeyip, birlik olmalı,yani tek yumruk.Bizi zayıf düşürüyorlar,sonra bunu her türlü kulla
nıyorlar. Neyse şimdilik bu kadar..
Yukarda sözettiğin şiiri ben de okumuştum. Yaşasın milletimizin kardeşliği, birliği..
tebriklerimle,sevgilerimi gönderiyorum..
Gülsen Tunçkal
glenay
Bari hukuk normları uygulansa,ne gezer. Adaletsizlik adalet olmuş başımızda
Yine de umudumuzu kaybetmemeliyiz, ülkemizin iyiliğini,yükselmesini isteyen daha çok aydınımız var.
sevgiler canım, iyi geceler..
Kıymetli Dostum,
Değerli yazınızdan dolayı sizi kutlarım.
Yazınızın içeriğinde geçen konuların tartışmaya ve fikir beyan etmeye açık olduğu için izninizle bende yazınızda geçen konulara üst başlığıyla değinmek istiyorum.
Beyin göçü: İnsanların aldıkları eğitimin nezdinde ülkelerinde çalışma alanları
Bulamıyorlarsa başka ülkelerde faaliyet göstermeleri çok doğaldır.
Bizim ülkemizde gelişmişlik seviyesini artırdıkça beyin göçleri de son bulacaktır.
Avrupa insan hakları mahkemesi: Eğer bir ülkede yaşayan insanlar hukuki haklarını ülkelerindeki mahkemelerde çözemeyip A.H.İ.M gidip baş vuruyorlarsa bu onların suçu değil o, ülkedeki hukukun zaafından dır.
Buna bir örnek vermek gerekirse,
Okul yıllarından tanıdığım çok değerli Edebiyat Hocamla yıllar sonra bir akrabamın Elektronik pazarlama şirketinde tesadüfen karşılaştım.
Firmada pazarlama elamı olarak çalışıyormuş.
Çok şaşırdım Öğretmenliği bırakmak zorunda kalmış,
Kendisi ile yaptığımız uzun sohbetten öğrendiğim kadarı ile Öğretmenlik yıllarında kendisi de milyonlarca insan gibi on iki eylül mağdurlarındandır.
Dört buçuk yıl insan hakları ihlali maruz kaldığı bir hapis hayatı olmuş insan hakları ihlaline uğradığı yetmezmiş gibi hapis hayatı sonrası bir de sakıncalı memur fişlemesiyle öğretmenlikten atılmış, başka bir mesleği olmadığı içinde uzunca bir süre AÇ kalmış, değerli Edebiyat hocam benim hayatımda tanıdığım en kibar en bilgili müthiş bir entelektüeldi. Ne suç işlemiş’dide eziyet dolu dört buçuk yıl hapis yatmıştı,öğrendiğim kadarıyla tek suçu evine yapılan bir baskında buldukları kitaplarıymış,yani ne tuhaf değil mi?
Bir Edebiyat öğretmeninin evinde kitap olmasından daha doğal ne olabilir ki,
Bir kitap bir öğretmenin ve milyonlarca insanın ziyan olan hayatı çok acı değil mi?
Benim içimi acıtan böylesine değerli bir öğretmeni uygulanan insanlık dışı muamele,
Türkiye’nin bölünmesi: meselesine gelince bu konuda rahat olun ülkemiz bölünmez bunun nedeni ülke insanımızın pek belli etmese de birbirini sevmesidir çünkü üç aşağı beş yukarı ülkenin her yöresinin insanı az ya da çok zulüm görmüştür.
Bir ülke düşünün otuz yıldır bir terör örgütünün binlerce insanı öldürmesine rağmen ve milyonlarca dolar ekonomik zarara rağmen bölünmemişse
İnanın bu ülkeyi kimse bölemez,
İnsanların kendi etnik kimliğini ve kültürünü yaşama isteği çok doğaldır. Bunda korkulacak bir şey yoktur.
Bu konuda Avrupa’da yaşayan birisi olarak en iyi siz bilirsiniz,
Bizim ülkemizde gelişmiş demokrasiye sahip olması hepimizin arzusudur.
Yıllar yılı baskı ve otoritenin zulmüne maruz kalmış, toplumumuzun demokrasi kültürünü geliştirmesi biraz zaman alacaktır.
Yazımın biraz uzadığının farkındayım özür dileyerek sözlerime son veriyorum…
En derin saygı sevgi selamlarımla,
Serhat BİNGÖL tarafından 2/27/2012 2:53:52 PM zamanında düzenlenmiştir.
Gülsen Tunçkal
Gulsen Hanım güzel ve manidar yazınızı ilgiyle okudum efendim...
Dediğiniz her konuya tamamen katılmakla beraber,asıl üzerinde duracağım şey,yüzyıllar boyunca ekmeğini yedikleri,bayrağında ısındıkları,istilalardan ve soykırımlardan korundukları aziz vatan topraklarını bölmeye çalışan,Türklüğünden utanan haysiyetsizlerdir.Çanakkalye'yi geçemeyen İtilaf devletleri,Sevr'i ecdadımıza onaylatamayan şer güçleri neden güçlü ve müreffeh bir Türkiye istesinler ki.Çanakkale'nin anamın ak sütü kadar helal ve mübarek suları şaha kalktıktan sonra,ecdadımın sillesini yedikten sonra iflah olmaz koplekslere gark olan malum devletler,neden güçlü bir Türkiye istesinler ki...
"Ben ezelden beridir hür yaşadım,hür yaşarım,
Hangi çılgın bana zincir vuracakmış?Şaşarım!
Kükremiş sel gibiyim bendimi çiğner,aşarım.
Yırtarım dağları enginlere sığmam,taşarım."
diyen mısraların şairi Merhum Mehmet Âkif ERSOY'u,Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü ve tüm şehitlerimizi de bu vesileyle rahmetle anıyorum.Efendim ruhları şad,mekanları cennet olsun dilerim Rabb'imden.
Yine Gulsen Hanım sözü çok uzatmadan,vaktinizi almak istemem,lakin,şunu hrer Türk çocuğu asla unutmamalıdır ki Türk'ün Türk'ten başka dostu yoktur.İçimizdeki hainler mi?..Onlar Gençliğe Hitabede belirtildiği gibi gereken cevapları her zaman aldıkları gibi,bundan sonra da almaya devam edeceklerdir.
Bu vesileyle Avrupa'nın değişik yerlerinde vatan ve soydaşının hasretini çeken tüm kardeşlerime de sevgi ve saygılarımı sunarım.
Esen kalınız...
Gülsen Tunçkal
Hangi çılgın bana zincir vuracakmış?Şaşarım!
Kükremiş sel gibiyim bendimi çiğner,aşarım.
Yırtarım dağları enginlere sığmam,taşarım."
diyen mısraların şairi Merhum Mehmet Âkif ERSOY'u,Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü ve tüm şehitlerimizi de bu vesileyle rahmetle anıyorum.Efendim ruhları şad,mekanları cennet olsun dilerim Rabb'imden.
..........................................................................................................
sayin üstadim sizin yorumunuzu okumadan ønce, rahmetli Mehmet Akif Ersoy"un bu dizelerini koymayi isterken ! siden geldi adeta bir hediye gibi...Allah cc, gani gani rahmet etsin, tüm ahiret hayatina gøc eden vatanseverlerin...sizin yapmis oldugunuz essiz ve degerli yorumun üzerine ise ne ekleyebilirim ki efendim...dørt basi mamur yazmissiniz saygilarimi gønderiyorum size kucak dolusu, hayirli günler dilerim...
Mevlüt GÖZDE
Emeğinize ve yüreğinize sağlık,sosyal,toplumsal ve siyasal olduğu kadar milli bir konuyu gündeme getirdiğiniz için de teşekkürler...
Danimarka'ya selam ve saygılarımla...
Gülsen Tunçkal
strateji hep aynı. 2. dünya savaşından itibaren başlayarak geleceğinin parlak görülen gençlerine hep davetiye gönderirerek üniversitelerinde çalışmalarını istemişler. ve gelmeyenlere de yüklü miktarlarda para vererek ülkelerinde kalmalrını ve edindikleri bilgileri satmalarını istemişler. bunu da sözde Atatürkçü ilkelerini savunarak yapmaları için yol göstermişler. maalesef çok değerli kişilerimiz böyle bir kaosun içine sürüklenmişler. çünkü; o dönemde ülkede gerçekten para yok. ve ne yazık ki Atatürküm yarattığı milleyetçilik duygusuna da sahip değiller.
ülke paylaşımı, değer eritimi daha o zamanlardan. çünkü Atatürk onlara canını dişine takarak toprak paylaşımına izin vermemiş.
şimdiyse senin yazdıkların bu olayın bir dalgası galiba.
ve ; biz gençlere düşen çok büyük bir görev kalıyor. UYANIK OLMAK VE ÜLKEMİZİ EURO, DOLAR GİBİ PARALARA SATMAMAK.
değer bildiren bir yazıydı.
sevgiler ablacımm...
Gülsen Tunçkal
bu tezi cürütmek ise bu saatten sonra olasi disi, git gidede tüm degerleri yavas yavas kaybediyoruz...bazen yazmis oldugum ask siirlerinde özlemle bahsediyorum eski sevdali tutkulu asklardan, cevrem adeta robotlasmis insanlarla dolu ..buralarda; özellikle avrupada ask cok yüzeysel siirlerimi danimarkacaya tam ceviri yapamiyor, tercüme edenler, ama okuduklarinda ise, hayran kaliyorlar...nereden nereye geldi mevzu bak canim...tesekkür ederim canim emek verip okudugun icin sevgiyle kucakliyorum seni selamlar :)
atatürkün gençlige hitabesi ni anlayarak okusak yeter,güzel yazınız için tşk ederim,danimarkaya sevgiler,,
Gülsen Tunçkal
mertce_1963
Yazınızı buldum okudum bendeki endişeler sizdede mevcut,bunu kısaca yazınızı okuduğumu
bildirmek için yazıyorum ilerde uzun bir yorum yazmak kaydıyla teşekkürlerimi bildiriyor
ve size hayırlı ve huzurlu bir uyku temenni ediyorum
selamlarımla O.A
Gülsen Tunçkal
osman aksoy
çok gerilere gittim,bin yıllık tarihimizi gönül ölçülerimle ölçtüm tarttım,
bu millet üzerinde çok büyük oyunlar oynanmış içve dış mihraklar sonunda
bu ülkeyi yalnızlaştırarak,kurtuluş savaşının eşiğine getirmişler.
Özetliyecek olursak dört yıl süren kurtuluş savaşıyla,ALLAH bu millete
ayakta kalmayı ve bütünleşmeyi bahşetmiş.Lakin içimizde fitneler fesatlar
hiç eksilmeyip bu milletin mehametinden istifade ederek nifak tohumları
saçmaya devam etmişlerdir.Ardından haçlılar dışardan uşakları içerden
Türkiyemizi çok büyük sekteye uğrattılar,koskoca Osmanlı imparatorluğu
sıfırlandı, ve cumhuriyet kuruldu.Bu günki partilerde olduğu gibi verilen
sözlerin çoğu muallakta kaldı.Dünyayı idare eden bir millet devletini
idare edemez hallere düştü,bu ülkenin insanının kanun yapma gücü
yokmuydu da haçlılardan kanun dilenerek cumhuriyeti meydana getirdiler.
avrupadan ital edilen kanunlarda bu milleti arpa buğday gibi ayırıp
ırkcılığı körükledi,ve böylecede kardeş kavgalarını başlatmış oldular.Hedef
bu idi zaten,milletin kültürü değiştirilip,manevi değerleri ellerinden alınarak
Avrupalılar gibi yaşanmaya zorlandı.Siz şu anda avrupada yaşayan biri
olarak,nasıl bir yaşantı buldunuz buralarda ? Kölelerin kapılarına köleliğe geldik
hak hukuk muş ondört yıl firmada delegelik yaptım bunlardan daha hırsız
daha acımasız insan diyemiyorum merhametten yoksun küçük fravular
diyebiliriz.buralarda çalıştık didindik,parmız oldu ama çocuklarımızı bir türlü
üniverstelerde okutamadık.koejden sonra çocuklarımızı sanat okuluna
ayırdılar.köleleşmiş insanlara,hangi insan hakları hangi demokrasi kucak
açtı,bizler buralarda en son sınıf insanlar idik halada öyleyiz.Malesef bizden
sonrakilerde hamallıktan ileriye geçemediler.oda işe alınması için son çare
adı Ahmet mehmet olanların işi yok .Bizim Fatih Yavuz Ulubatlı Hasan
ve Koca Seyitler Sabit Muzafferler daha nice kahramanların yerleini alacak
olan gençliğimiz bu gavur ellerde köleleşmeye mahkum olmuşlardır.
türkiyede almancı avrupacı avrupada sefil türkler diye çağrılarak kedileimizi
hiç bir yere mal edemedik.bir millete bundan daha ağır bir darbe olamaz
Bakışlar ve görüşler bizleri irdedi.bizler buralarda buralarda peişan ülkemiz
orda peişan,bizlerin aktardığı dövizlerle türkiye zirvede olması gerekmezmiydi ?
Cevapsız kalan sorular,ordu vedevlet içinde çoklarının siyonist ve emperyalist-
lerin oltalarına takılam balıklar olduğu aşikardır.
Bu konular mesajlarla bitmez nacizane ben iki taraflı ayna tutarak geniş
bir şekilde kaynaklarıyla kitaplaştırmaya çalışıyorum,inşallah yakında piyasaya
süreceğim.ikinci baskıya giren kitapta da kısmen yer verdim.
kitabın adını merak ederseniz,YANKI YAPAN SESLER VE UNUTULMAYAN-
GERÇEKLER. Yazarsanız enternette kaşınıza çıkar ANKARA alter yayıncılık.
Sizdeki endişeler benimde yüreğimde 15 şiddetinde bir deprem gibi sarsılıyor
Görelim MEVLA Neyler neylerse güzel eyler diyor,
ALLAH dansağlık sihhat huzur ve güven dolu bir yaşam temenni ederim
Selamlarımla Osman AKSOY
Gülsen Tunçkal
Gülsen Tunçkal
Daha öncekileri es geçelim, başta terör olmak üzere üstüne oyunlar oynanan bizim ülkemiz gibi başka bir diyar yok. Sebebini incelemek için tarihin sayfalarını etraflıca karıştırmak gerek.Kuyruk acısı var nicelerinin ve nihayet bulmayan özlem dolu emelleri. Bizim unuttuklarımızı bizden olmayanlar çok iyi biliyor. Çevremizde yakılan ateş çemberinde karamsarlığın esaretine girip bir akrep misali kendi kendine nihayetlenmemiz isteniyor zira onlar basit hesaplarıyla bedeli başkalarına ödetiyorlar.Yanılıyorlar, yanılıyorlar. Hangi inançtan olurlarsa olsunlar çok iyi biliyorlar ki gökten inen bir asa var. Su uyur, düşman uyumaz denilen sözün gerçekleşmesine şahidim geride kalan günlerimde. Eğitim ile alınacak çok yolumuz var daha medeniyetin ülkesinde...
Çok güzel bir paylaşımdı yazınız.Tebrik ediyor, gönül dolusu selam ve saygılarımı sunuyorum...
Gülsen Tunçkal
" Kedi uzanamadığı ciğere mundar dermiş!" Bu bir ata sözümüz ve boşa söylenmemiştir. Bazı kişiler elde edemedikleri ülkemizi (kendi çıkarları doğruldusunda) karalamayı seçiyorlar. Kolay geliyor bu onlara. Ama aynen söylediğiniz gibi içlerinde bir kor ateş var daima.
Hiç bir ülkede kendi vatanındaki kadar rahat edemez insan.İsterse bir eli, yağda diğeri balda olsun. Çünkü hiç bir zaman o ülkeye ait olamaz ve yabancı olmaktan kurtulamaz.
Yetişmiş insanlarımızın başka ülkelere gitmesine gelince; Buna ben de üzülüyorum. Gitsinler, bilgilerine bilgi katıp geri gelsinler istiyor gönül. Tıp alanında son günlerde ne mucizilere adım atıyor doktorlarımız. Dünya kıskandı onları. İnşallah birileri gözlerini boyayıp, elimizden almaz :)
Sevgiler,
Burcum akrep, öyle güzel ki koyduğunuz resim. Olsa da yakama taksam istedim görünce :))
Billur T. Phelps tarafından 2/27/2012 1:02:12 AM zamanında düzenlenmiştir.
Gülsen Tunçkal
merhaba meleğim eveet haklısın bizler bu yaşımıza kadar hiç kımseyi ayırt etmedik ne kürt dedik ne laz ne çerkez ama maalesef şimdi bazı şeyleri görüyorumki ya bizler yanlış egitildik yada türkiyede yaşayıp nufusunda türk yazarken ırkcılık yapanlar işte bende bunu analamıyorum nasıl bunu düşünmeden yapıyorlar ve kardeşi kardeşe vurdurduklarını düşünemiyorlar bu ne menen bir beyin yıkanmasıdır anlamıyorum neden bir başkasının sözü ile kendi öz vatanına hainlik yapa biliyorlar bunu analamıyorum bitanem evet yurt dışına gidenlerimiz şimidiyi söylemiyorum ama önceleri şehir yüzü görmeyenler gitti ve burdaki köylerini oraya götürmeye çalıştılar tabıkı bu oralarda yagırgandı haklı olarak ve bizleri öyle tanıdı dünya ülkeleri zatende işlerine gelir bizleri kötü tanımak ve öyle anlamak onlarım işine gelir tatilde yaşadığım bir olayı anlatayım sana çeşmede altın kumdayız ve sahilde bizlerle birlikte birçok turist var o arada bir romorkla tarlada çalışan bayanlar geldi şalvarlı ve başları örtülü denize girdiler güneşlenen turist kalktı ve onlarım poz poz resimlerini çekti ben buna çok sınırlendim bizlerde ordayız neden bizleri değilde onları çekti ters ters baktım gözlerinin içine ama tabiki türkler işte böyle diye onları götürdü ülkesine işte ben bunlara kızıyorum meleğim neden hep kötü yanımızı alıyorlarda iyi olanları almıyorlar söylenecek çok söz varda hadi yine insanlık bende kalsın meleğim beyenerek okusum bitanem sevgi ile kal