- 702 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Damlalar 005
GÖNÜL ÇALABIN TAHTI.
Büyükler küçüklerden,
Bütünler parçalardan oluştuğu gibi,
Uzun mesafeler de kısa
aralıklardan meydana gelmiştir.
Kısa mesafeleri küçümseyip yürümeyenler,
Hedefe ulaştıracak olan uzun mesafeleri kat edemezler.
Oysa hayat,
İnişi çıkışı çok olan engebeli ve tehlikelerle dolu uzun bir yoldur.
Bitmeyen bir sabır ve kararlılığa sahip olmayanlar
o yolun sonunda vadedilen büyük mükâfatlara ulaşamazlar.
Sabır ile aşılamayacak engel olmadığı gibi,
Tatlı dil, güler yüz ve cömertlik ile girilemeyecek gönül,
Diyalog ve hoş görü ile çözülemeyecek problem yoktur.
Kazanmak için yatırım yapılacak ise!
En büyük kazanç insan aklını ikna,
kalbi ihya olduğuna göre;
En önemli yatırım, insana yapılan yatırım olmalıdır.
Dünyayı ve dünyalığı,
Ahreti ve Ahretliği kazanmak için,
insanı ve insan gönlünü kazanmamız gerektiğinden olacak ki.
Büyük veli Yunus Emre;
Gönül çalabın tahtı,
Çalap gönüle baktı,
İki cihan bedbahtı,
Bir gönül yıktı isen.
Demiş.
________________________________________
DÜNYA İŞLERİ.
Evet, dünya işi bitmiyor.
Ta ki dünyanın bizimle olan işi bitinceye kadar.
Dün çalışıp çabalayanlar işlerini bitiremediler,
Bu gün, kendilerini bitirdiklerinin farkında olmadan mücadele verenlerde bitiremeyecek,
Yarın bitireceğim umudu ile sarılmak için sabırsızlıkla sırada bekleyenlerde;
Dünyaya her gelen,
Kendisini bekleyen bir ömür dolusu iş bulacak,
Neye uğradığını anlamadan,
O işe sarılacak, saldıracak.
İş onu çepeçevre sarıp sarmalayacak.
Kendisi ile olan bağlarını kesecek,
Her an ve zamanını dolduracak.
Hiç bir şeyi görmeyecek,
Hiç bir şeyin farkına varmasına fırsat vermeyecek bir yoğunlukta kuşatacak.
İşin biri bitmeden,
Arkasından çok daha önemli gibi görünen
bir kaç tanesinin onu beklediğini görecek.
Ta ki;
Hiç ummadığı bir anda,
Kabrin çukurunda hayatın gaflet uykusundan uyanıp kendisine gelinceye dek.
Bilemiyorum değerli dostlar;
İşlerini başkalarına havale eden bir tufeyli olmadan! (asalak, parazit)
Tembelliğe ve tenperverliğe kapı açmadan,
SADECE DÜNYA EKSENLİ bitmeyecek işler için,
insanın kendisini ve ebedi hayatını bitirmesinin bir anlamı varmı?
Not:
Dünya eksenli işler:
Sadece nefsin insan onuruna yakışmayan arzuların tatmini,
helal haram ölçülerini dikkate almadan,
Bencil duygularla hırs ve hasedin teskini adına yapılan işler.
Yoksa
İnsani İzzet, kıymet ve iffetini koruma,
İnsana, insanlığa ve insanlığın geleceği için nesle sahip çıkma ve yolunu açma adına yapılan yatırım, fedakârlık ve hizmetler,
Dünyada ve dünyalık gibi görünse de!
Dünyada faydası görülecek,
ahirette mükafatı verilecek,
Adil, Ahlaklı, Allaha ve insanlığa karşı sorumluluk duyguları içinde yapılan TÜM İŞLER AHİRET EKSENLİ işler cümlesindendir.
________________________________________
S E V G İ ! ! ! !
Hayatı sabote edip,
yaşamı zorlaştıran ve yaşanamaz hale getiren,
his ve duygularımızın yanlış ve hatalı kullanımından başka nedir ki
Hırsın, hasedin, öfkenin, garez ve düşmanlığın kimseye zarardan başka bir şey kazandırdığı söylenebilirmi?
Dünyada insan gibi,
Kardeşçe yaşayabilmek için,
Vazifemiz güzelliklerde bir birimize örnek ve yardımcı olmaktır.
Kötülükler çevremizde,
İmtihan sebebi olarak ta KÖTÜLÜK bizzat içimizde dururken;
İyilikte yardımlaşmak ihtiyaçtan da öte, insani bir sorumluluk olsa gerektir.
Evet,
Değerli Dostlar,
İyilikte hem yarışalım.
Hem yardımlaşalım.
Yunusun dediği gibi.
SEVELİM SEVİLELİM.
DÜNYA KİMSEYE KALMAZ.
Madem hepimiz ve her şey.
Bir ve Tek olan;
Allah tarafından yaratılmışız!
O zaman;
Elif okuyalım ötürü,
Pazar eyleyelim götürü,
Yaratılanı sevelim,
Yaratandan ötürü,
Sevgi sınır tanımayan bir duygu,
Sevgisiz kalmayalım.
Sevgilerimizi sınırlamayalım.
Sevgiye ve Sevgililere;
Sevgililer sevgilisi adına Sevgilerimle.
________________________________________
A Ş K.
Aşk;
Hayata anlam kazandıran,
Kalbe heyecan veren,
İlahi bir boyutta ebedi fırtınalar koparan,
Bir mutluluk kaynağı,
Tükenmeyen bir sevgi sağanağı ise Eyvallah.
Yok;
Beni,
Benim onu sevdiğim kadar sevmeyecek,
Sevgisi ömür boyu sürmeyecek,
Kavuşunca tükenip, ardından bin pişmanlık yaşatacak,
Bir şey kazandırmadan her şeyimi fatura olarak ödetecek,
Kölelik duygusunun his ve ifade yanılmasına AŞK DİYOR İSENİZ ben buna ancak HAYIRRR derim.
O aşk değil olsa, olsa hayatı zindan eden anlamsız bir aldanıştır.
________________________________________
BEN, SEN, BİZ, SİZ.
His ve duygulara farklı bir bakış ve alışılmışın dışında bir tarif.
Dikkatli okunur ise istifade edileceği kanaatindeyim.
Güç;
Taşıyabileceğiniz yük limiti,
Servet;
Alabileceğiniz mal sınırı.
Hafıza;
Geçmişin derinliklerine uzanabildiğiniz ezber dizisi.
Zekâ;
Müşkülleri çözme sezgisi,
Akıl;
İstikbalden görebildiğiniz manzaralar sergisi,
İrade;
Doğru veya yanlışları tercihte kendinize karşı verdiğiniz özgürlük mücadelesi.
Vicdan;
Batıla karşı kalkan,
hakka baktığınız adalet penceresi.
Ben;
Cildinizdeki kara leke kadar sırıtık iyonize bir his,
Varlıklara ve var edene karşı iddia edilen gurur kaynaklı kimlik iddiası.
Benim;
Emanet verilenleri gasp isteğinden kaynaklanan,
saçma bir sahiplenme duygusu.
İşte!
Ben ve Sen,
Biz ve Siz,
Ve İşte insanım diyen herkes.
________________________________________
ASİL MAHLÛK.
İnsanlık tarihinin,
Marifet ocağından gönül meşalesini tutuşturup;
Geleceğin karanlık hayat dehlizlerini,
Aydınlatma yolunda yanmayı göze alan fedakâr insanlara ne mutlu.
İnsan;
Galiba nefsi arzularını tatminden başka şey düşünemeyen bir varlık değil! ..
Neslin geleceğini teminat altında görme adına mücadele veren asil mahlûkun adı olsa gerektir.
________________________________________
İ N S A N! ! !
İnsan!
İnanç ve Amacı kadar
Büyük.
Aklı, irade ve azmi kadar
Başarılı.
Fedakarlığı kadar
Değerli,
İnsanlık ve insanlığın geleceği için yaşadığı kadar
İNSANDIR.
________________________________________
N E D E N? ? ?
Değerli Dostlar.
İrademizin dışında yaratılıp yaşatıldığımız;
Tüm kâinatın anlam kazanması adına istihdam olunduğumuz şu dünyada;
Hayatı bütün zorluk ve olumsuzluklarına rağmen yaşamak zorunda isek!
Neden İstihdam olunduğumuz bu büyük,
âli ve bir o kadar da, zorlu ve zorunlu hizmetimizin karşılığında,
Ruhumuzun şiddetle ihtiyaç duyduğu,
Arzu ettiği ve yaşamı boyunca aramakta olduğu;
Yüce Yaratıcımızın da vadettiği,
Cennet saadet ve nimetleri ile beraber,
Adına saadet-i ebediye denilen, gerçek ve sonsuz hayata talip olmayalım.
Rü-yeti cemalullah ile beraber kazanmayalım
Neden?
Not:
Yaratılmış olduğumuz vazifenin büyüklüğü hakkında tereddüdü olan Dostlar,
Bir an insansız bir kâinat olabilirmi?
Olsa bile neye yarayabileceğini düşünsünler.
İnsanın kâinatın yaratılmasına anlam kazandırdığını,
İnsansız bir kâinatın hiç bir anlam ifade etmeyeceğini göreceklerini sanıyorum.
________________________________________
İNANMADAN ! ! !
Allah’a ve ahirete inanmadan!
Hayatın her safhasında karşılaşılan,
Bela, sıkıntı, musibet, yokluk, darlık vs. gibi zorluklara karşı verilen mücadelenin,
Akıntıya karşı kürek çekmekten başka bir adı varmıdır?
Şiddetli ihtiyacı olduğu halde ücretsiz bir işle uğraşmanın!
Sonu olmayan yolda ağır yükler ile inadına yürümenin!
Mahsul vermeyecek bir tarlayı düşünmeden sürüp ekmenin,
Makul ve mantıklı bir izahı olamayacağı gibi!
Allah’a ve Ahirete inanmadan;
Dünya hayatının zorluklarına karşı verilen mücadelenin,
Mantığı ve mantıklı bir izahı olabilirmi?
________________________________________
YECÜC VE MECÜC!
Teknolojinin hızla gelişmesi, insanlığı heyecanlandırıyor.
Elimize tutuşturduğu oyuncaklarla oynamak hoşumuza gidiyor.
Onu geliştirme yarışı ve bu yarışı takip başımızı döndürüyor.
Birçoğumuz için bağımlılık yaptığından dolayı korkulu rüyamız olan uyuşturucudan da öte bağımlısı olduğumuz inkâr edilemez.
Hayatımıza kolaylıklar kazandırmasına rağmen,
yaşamın mutluluk oyununa nalsı etki ediyor?
Teknoloji ile bilginin izdivacından doğan robotlar da şu an insana bağımlı gelişmekte olsalar da!
Sanıyorum yakın bir gelecekte,
His ve duyguları olan,
kendisini düşünen ve üreten versiyonları dünyaya merhaba dediğinde,
eseri ile övünen insanın,
Eserinin esiri olmaktan kurtuluş yollarını aramaktan daha önemli bir işi olmayacaktır.
Mekanik ve metalik bir vücut,
Sınırsız bilgiye, zaman kayıpsız ulaşabilen hafıza,
Elektronikten de öte sınırsız iletişim imkânı,
Yüksek teknolojinin sağladığı insana göre sınırsız güç. Vs.
Kendisini dünyanın hâkimi gören insan!
Yakın bir gelecekte kendi eseri olan böyle bir düşman ile yüz yüze geleceğini acaba düşünüyormu?
Teknoloji insan hayatına ne getirdi?
Ne götürdü?
Bundan sonra ne getirebilir?
Neler götürebilir?
Kutsal metinlerde dünya ve insanlık için son tehdit olarak haber verilen,
Yecüc ve mecüc,
Başta BAĞIMSIZ HAREKET EDEN ROBOTLAR OLMAK ÜZERE teknoloji ve tehdit unsuru olan araç ve gereçleri olamaz mı?
%&%&%&%&%&%&%&%&%&%&
Hayat anlamsız yaşanacak kadar ucuz,
Amaçsız harcanacak kadar değersiz değildir.
Sonu yokluk olduğuna inananlara sormalı!..
Sadece yok olmak için bir ömür bu zorlu hayatı yaşamaya değermi ?.
Necdet EREM.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.