ŞİİR VE İNSAN
ŞİİR VE İNSAN
Söylesek te,sussak ta bu yaşamda,şiirle insanın birbirinden ayrılması mümkün değildir.Daha doğarken agu-agu gibi şiirsel seslerle başlarız yaşamaya,Hiçbir şey söylemeden annelerimize ya da sevgilimize olan bakışlarımız,sessiz bir şiirdir aslında.Yolda mırıldanırken ya da bir şarkı tutturmuşken kim bizi şiirden ayırabilir.Hazla baktığımız bütün güzelliklerin içimizdeki şiirini yaşamayan var mı?Susup ta dinlediğimiz her şey bir şiir değil midir?Hele genç kızların gözleri,evrenin en mükemmel şiirlerini yazar.Tabi okumasını bilen erkek bulabilirlerse.Şiirin balta,rende,törpü,tırpan keser gibi yontucu aletleri vardır.Evrenin bütün hoyratlıklarını
Düzeltmek ve sanatsal bir birey yaratmak için çırpınır durur.Bu tornaya girmeyenin vay haline.Şiir,evrenin en cesur olgusudur,En çok şairlerin öldürülmesine karşın o,cesaretini asla yitirmemiştir.Çünkü şiir,gerçek insan demektir.Yani şiirsel duygularımız olmasa,bizi olur-olmaz herhangi bir çöplük bile kabul etmez.
Şiir,şair ya da ozanlar tarafından yazılan KISA,ÖZLÜ ve ANLAMLI dizelerdir.Aslında şiir bir semboldür.Sanat dallarının içinde sadece şiirde,ŞAİR ve OKUR birlikte düşünür.Yani şiir yutulması gereken hazır bir lokma değildir.Günümüz evreninde artık daha çağdaş olan serbest şiir kullanılmaktadır.Uyaklar aralara serpiştirilir.Şair aruz, uyak redif gibi kavramlarla uğraşırken,özsel olmayan bir çok dolgu kullanmak zorunda kalacaktır.Oysa şiir,daha önceden kimsenin söylemediği,kullanmadığı ,bireyin tamamen özünden fışkıran söylemler olmalı.Şair,içinden geldiği gibi,ya da tasarladığı bir yaşam gibi serbestçe şiirini haykırabilmeli ya da yazabilmelidir.
İRFAN ÇELİK