- 609 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
UYANMAK VAKTİ !..
TABLO
İletişim çağının getirdiği hızlı öğrenme; toplumların milli ve geleneksel kültür dokusunu evrensel kültür değerleriyle kuşatmış; ailevi hayatı, dolayısıyla sosyolojik ilişkileri yeniden şekillendirmiştir.
Televizyon ve internet dünyası sınırları kaldırmıştır. Gittikçe makineleşen hayatımızda artık çocuklarımızı bile sevgi ile eğitebilme direncimiz her geçen gün zayıflıyor. Kuşaklar arasında meydana gelen uçurum derinleşiyor. Kontrolsüz ve denetimsiz öğrenme, özellikle çocuklarımızın beyinlerinde onarılması çok zor tahribatlar meydana getiriyor. Eğitim süreci ile birlikte neyin doğru neyin yanlış olduğu öğretilemediği için çocuklarımızın bireysel ve toplumsal hayatlarında ciddi sorunlar yaşanıyor. Kişiliği kuşatan tahammülsüzlük, bireyin dünyasında kurduğu kabuk bilgilerle bunalımlara yol açıyor.
Çocuğun ilk öğretmeni annesi ve babasıdır. Bu nedenle nitelikli anne ve babaları öncelikle yetiştirmek zorundayız. Bu da ancak iyi bir eğitim sistemiyle başarılabilir. Aksi takdirde gittikçe ve küçülen bir topluma dönüşür ve yok oluruz.Milletleri yok etmek için artık atom bombasına ihtiyaç yok! Evrensel niteliklerini, başkalarına zarar vermeden paylaşması gereken kültür, emperyalist bir silaha dönüştürüldü…
Bu sinsi ve korkunç silah ölümcül bir virüs gibi dolaşıyor toplumun içinde. İnsanları dolayısıyla toplumları “değiştiriyor, dönüştürüyor” ve “sürü bilinci” aşılıyor. Sonuçta milli kültür asimile ediliyor; milletin kültür ağacı, şer odaklarını ve getirim kompradorlarını planladığı süreçte kurutulmak suretiyle toplum karanlık bir geleceğe itiliyor. Çocuklarımıza emanet edeceğimiz ve bizi biz yapan değerler şuurlu bir şekilde hafızalardan siliniyor.
Gelişmiş batı ülkeleri, geri kalmış ve gelişmekte olan ülkeleri, yüzüne sahte bir maske takarak insan hak ve özgürlükleri bağlamında sözde evrensel kültürle kandırırken; kendi varlıklarını da son derece kemikleşmiş bir milliyetçilik anlayışıyla arka planda korumaya ve yaşatmaya çalışıyorlar.
Bireysel hak ve özgürlükler milli özgürlüğün önüne geçilmeye çalışıyor. Unutmayalım ki bir toplumda bireysel hak ve özgürlüklerin teminatı, millet olarak yaşayabilme şartına bağlıdır.
PROFİLİMİZ
İdealler küçüldü. Umutlar derin dondurucuda. Çalınan hayallerimizin ve geleceğimizin farkında bile değiliz. Ruhumuz madde ile kuşatılmış. Gençlik, bugünü yaşamak ve mutlu olmaktan başka amaç taşımıyor. Ekran başında dizilere köle yapılan aileler ve gençler için “gelecek”, ekonomik açıdan kapitalizmin vereceği mutluluktan ibaret.
Özendirilen hayatla uyuşturulan beyinler, borç hapishanesindeki mahkûmiyetlerinin maalesef farkında bile değil.
Eskiden yaşamak için yerdik; şimdi yemek için yaşıyoruz! “Biz” demeyi terk ettik. “Ben” demeye mahkûm edildik. Bencil bir dünya kurduk kendimize. Komşumuz aç iken tok uyumak artık umurumuzda değil. Analar ne Fatih’ler doğuruyor ne de kınalı kuzular. “Git oğul! Şehit olmadan gelirsen sütümü sana helal etmem.” diyen anaların sütü kesildi.
En kaliteli (!) eroin, televole, paparazzi gibi programlarla Türk Gençliği her gün uyuşturuluyor, eğlence ve sefahate sürükleniyor. Ve böylece hiç kanıksamadan bir yandan şehit haberlerini seyrederken, kısa bir “vah vah” lı üzüntünün ardından bir diziye ya da eğlence programına teslim oluyor insanımız.
Çocuklarımıza sözümüz geçmiyor artık. Saygı ve sevgi bağları, çağdaşlık uğruna terk edildi. Bir şey koptu içimizden! Bizi biz yapan bir şey! Mürşitlerin, üstatların asırlarca ciğerlerinden kalemlerine mürekkep yerine kan çekerek yazdığı ve gönül burçlarımıza çektiği irşat bayrağı, mahzun mahzun manevi bir rüzgâr bekliyor.
SONUÇ
Tespitler yapılmadan çözümler üretilemez. Bu kalemden dökülenler, başta gençlerimiz olmak üzere insanımızı kamçılamak ve uyandırmak amacını taşıyor.
Sevgili gençler! Uyanın ve sizi siz yapan değerlerinize odaklanın, öğrenin ve ona göre yaşayın. Unutmayın! Yenileşmek için yıkmak zorunda değiliz. Yenilik faydalı ve güzel olanı elde etme uğruna yapılmalıdır.
Artık karanlıklara küfür etmek zamanı geçmiştir! Şimdi okuma, öğrenme ve bilgi ışığıyla aydınlatma zamanıdır.
Gençler! Hepiniz bir bayraksınız! Ve bayrak leke götürmez:
Silkinin! Uyanın! Okuyun! Çalışın! Üretin!
Feyyaz ALBAYRAK
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.