8
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
696
Okunma
O değil de;
İki kere yazdım ama bilgisayarın azizliğine uğradım. PC dondu ve makinayı resetlemek zorunda kaldım.
Yazmak zaten ızdıraptı, kaydetmek için hiç uğraşmadım bile. Yakındır ben bu PC’yi camdan aşağı atarım.
Demem o ki,
Artık ne yazarsam o’nla idare edeceksiniz bi zahmet.
O değil de;
Siyahların efendisi Cem Yılmaz söylemişti yanılmıyorsam. ’Güldürürken düşündürmek eğitmek gibi bir misyonum yok’ demişti. Yada buna benzer bir cümle kurmuştu.
Yol gösterici gibi yapılan her işte düşündürmeye çalışmanın esprisi yok bencede...
Bakın şimdi aklıma geldi, PC yine donarsa bu yazdıklarım da diğer ikisi gibi yalan olur.
Şimdi diyeceksiniz ki ’zaten ne yazdın!’
Bende farkındayım, yazdıklarım bilimsel değil... üstünde düşünmeye de değmez. Eğitici bir tarafı da yok.
Sadece okuyun diye yazıyorum zaten. Fazla teferruata gerek yok.
O değil de;
’Neden yazıyoruz?’ geyiği vardır. Herkes uzun uzun anlatmaya çalışır nedenini. Benimse yazmak için bahanem yok. Canım istedi yazdım.
O değil de;
Lafı böyle sündürmeye devam edersem yazsam da yayına alamayacağım. Hat iyice yavaşladı yine.
O değil de;
’ver bana düşlerimi/ver bana gülüşlerimi/yanarsın ah yanarsın/verirsen bana kendini’
O değil de;
İyi bayramlar.