45 yıllık yaşamımda ve doğup büyüdüğüm köyüm,ilçem,şehirim Akyurt ne kadar kıymetli bir yermiş yeni yeni fark etmeye başladım.
1970 öncesi nahiye, 70 sonrası Belediye,80 sonrası (ihtilal) büyük bir değişimin ardından 90 yılında nihayet ilçe.
Önce sen yaptın ben yaptım kavgası, sonraları iyi yapamadın, böyle olmamalıydı kavgası, şimdide paylaşamama kavgası. Gün geçtikçe rantın iyiden iyiye artığı ilçeme bağışlar ve yardımlar yağıyor. Ne kıymetli bir ilçemiz varmış ta fark edememişiz.
Birisi bacasız sanayi cenneti dedi, birisi adı konulmamış sanayi kenti dedi,hele birisi vardı ki o da devletin üst kademesinden, özel bir dergi çıkartarak eğitim kenti olduğunu vurguladı fakat bu çok kısa sürdü. Eğitim kenti adını Gazi Üniversitesi Meslek Yüksek Okulu’nun kurulmasıyla aldı ve burada eğitimin E’sine bile rastlamak mümkün gözükmüyor. Bu da yetmedi, bağış ve yardım cenneti oluverdi.
Akyurt belediyesi 2004 yerel seçimlerin hemen arkasından öyle bir göze geldi ki başkanın makamından, diğer kurumlardan, belediyeye araç filosundan tutun özel yardımlar, etkinliklere verilen destekle her bir yan malzeme, araç gereçlerle doldu taştı. Hatta bazı toplanan ya da yapılan yardımların bir kısmı depolarda bekletildiği dilden dile dolaşır oldu. Yani Akyurt belediyesi hazinesi büyük ihtimal yerel seçimlerde kendisini gösterecek gibi.
Bu dil ısırtan bağışları yapan kim? Akyurt’u neden bu kadar çok seviyorlar? Bu kişi yada kişiler gerçekten Akyurt sevdalısımı? Akyurt halkıyla hiçbir bağı yada ilişkisi bulunmayan bu yardımseverler neden kendilerini halka göstermezler? Yardımseverler yardımı dini inançlara göre gizli yapıyorlarsa yaptıkları işin başında neden bizzat durur da kendilerini gizlerler, buda ayrı bir soru işareti yaratıyor kafalarda.
Biz yinede herkes gibi düşünüp “Allah razı olsun taş üstüne taş koyandan”mı desek acaba.
Bunların hepsi güzel hoş ta, gerçek Akyurt sevdalıları neden görmezden gelinir. Bu davranış ve tutumlarla Akyurt’ta da teslimiyetçi bir tavır mı sergilenmeye çalışılıyor. Akyurt her kültürden asgari geçim standartlarının altında geçim derdine düşmüş insanların yoğunluğunun bulunduğu bir ilçe olduğu halde süratli bir şekilde hazine arazileri yanında villa inşaat projeleri neden hız kazandı? Başkanın dediği gibi “Akyurt’a zenginler gelsin diye yapıyoruz “sözünün altında yatan nedir? Hazine arazilerinin yanından geçirilmeyen esas hak sahipleri yarın bu ilçede nasıl bir yaşam tarzı içerisinde bulacak kendisini. Kimin kimsenin ne olduğu bilinmeyen, kentleşme adı altında kapısında bekçi bulunan kooperatif ve villa evleri içerisinde dönen yada dönecek işlerin Akyurt yada yaşayanına, kültürüne sosyal yaşamına ne kazandıracak.
Mevcut site ve villa tesislerinin Akyurt ilçesine katkıları şimdiye kadar ne olmuştur? ticaret mi artmış? Sosyal kültürel gelişimin önünü mü açmış? Eğitime, sağlığa,medeni gelişimin ışığı mı olmuştur?
Ya da mevcutların içerisinde eski olduğu için şimdiki yönetimin öcü gibi baktığı site yada villa sistemine kısasa kısas alternatif mi yaratılmaya çalışılıyor? Mevcutların durumu iyileştirilmeden, bunları ilçeye kazandırmadan, bunlardan sosyal ve kültürel açıdan yararlanmadan başka başka villa semtleri yaratmanın altında bir şeyler aramak en doğal hak haline geliyor böylece.
Daha önceleride belirttiğim gibi kendi zenginini yaratan bu anlayış bu defa kendi seçmenine de özel uygulama içine girdiğinin işaretlerini veriyor ve Akyurt elden gidiyor. Kendilerine yakın olmayanlara yaşama hakkı bile tanımıyorlar.